Hangisi!

Haberin Devamı ›
İkincisi ise; yürekli, azimli, mücadele etmek isteyen, doğru pas alışverişi yapabilen, kanatları da oyuna sokan, Fernandes’i de oyunun içine daha çok katacak yardımlaşmayı becerebilen...
Bir takım, geçtiğimiz haftanın ardından her şeyi yoluna koymuşken, bir tek Oğuzhan’ın yokluğunda bu kadar kötü bir görüntüye bürünemez. Demek ki, hafta içinde hazırlıklar tam yapılmamış... Her iki takım da çabuk stoperleri tercih etmişlerdi. Hem hızlı hücumcuları durdurmak hem de savunmalarını önde kurup topu öndeki oyuncularına daha çabuk taşımak için... Maçın iki ayrı bölümünde istediklerini yapabildiler. Bir tek farkla; Bursa 90 dakika değişmeyen performansıyla oynadı, Beşiktaş ise siyahla beyaz kadar ayrı görüntüde maçı götürdü... Daha doğrusu oyunun tamamında geri düşüşü, kendi hatalarından öne geçmeyi de kendi becerilerinden sağladılar. Kısacası; oyunun kaderini Beşiktaş çizdi. Agresif başlayan Bursaspor’a ikinci 45’in başında aynı agresiflikle cevap verince Beşiktaş, geceyi zor da olsa kurtardı. İşin ilginç tarafı, ilk 45 dakikanın son 3 dakikasında maç Bursa lehine sonlanabilirdi. İkinci 45 dakikanın ilk 3 dakikasında da maçı Beşiktaş erken bitirebilirdi. İki takıma da yaptıkları mücadele ve verdikleri futbol heyecanı için teşekkürler.