Arama

Popüler aramalar

Gönül gecesi

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Hem özgüven hem de oynama isteği, aslında dün geceki Fenerbahçe’’yi net skora götürdü. 13. dakikada gelen golden sonra Fenerbahçe farkı daha da çabuk yakalardı. Oyuna baskıya koyduğu anda golü rahat buldular. Golden sonra niye durakladıkları ise soru işaretiydi. Her iki takım da sahanın tamamını kullanarak presli oynamaya çalıştı. Rakiplerden birinin kalitesi yüksek olunca diğeri için son kaçınılmazdır. Zaten öyle de oldu, Beşiktaş Feda senesinde farklı skorla boyun eğdi. Bal yapmayan arı görüntüsündeydi Siyah-Beyazlılar. Topla çok oynadıkları anlar, Fenerbahçe için hiç tehlikeli olmayan dakikalardı. Fenerbahçe ise dikine ve çabuk oynadığı anlarda kalitesini de üstüne koyunca gol alanına çok çabuk çoğalarak gidebildi. Siyah-Beyazlılar, Almeida ile oynuyorlar, onu pivot santrfor olarak koyuyorlar ama ona göre oyun planları yok. Almeida varsa ya yaslanır şişirirsin ve onun indirdiklerine giren topçularla oynarsın ya da onu duvar olarak 2’ye 1’lerde kullanırsın. Kara Kartal bunların hiçbirini yapmıyor, oyunu da anlamsızlaşıyor. Samet Hoca sol tarafa bir türlü ayar veremedi. Geceyi de aslında Gökhan’ın ‘koskocaman’ gönlü süsledi. Gecenin kahramanı oldu, hem attırdı hem attı. Sow ve Kuyt’ın değişerek oynadığı alan Beşiktaş’a kabus yaşattı. Meireles ekstralarını sahaya yansıttı. Topal ise Fernandes’in üstünde kara bulut gibiydi, orta sahayı da kontrol edendi.