Çatır çatır...

Haberin Devamı ›
Sürprizi Mustafa hoca yapmıştı. Bozuk ve ağır zemine rağmen kimsenin beklemediği Yusuf’u ilk 11’de başlattı. Ve o Yusuf, Beşiktaş’ı Sivas’ta taşıyan isim oldu. Önde Bobo, Bilica ve İbrahim Dağaşan’nın hava üstünlüğünü yok etmek düşüncesiyle yanında ise Holosko; Sivas’ın bırakacağı boşlukları kullansın diye sahaya sürülmüştü. Bu düşünceyi genelde iki oyuncu da gerçekleştiremedi. Mücadele ettiler, iyi niyetliydiler ancak onlardan beklenen katkıyı sahaya yansıtamadılar.
Her iki 45 dakikanın başlangıcında Sivas tempo yükseltti. Beşiktaş ise, paniklemeden ayağa topla büyük takıma yakışır sakinlikte önce rakibini durduttu sonra da oyun kontrolünü ele geçirdi. Aslında bakarsak Sivasspor, maç boyunca daha diri daha çok koşan, topla daha çok buluşan görüntüdeydi ama, bu yanıltmamalı... Daha çok gol pozisyonu bulanlar da Siyah-Beyazlılar’dı. Beşiktaş’ın en büyük handikapı; dönen topları ve kayıp topları hep Sivas’a bıraktılar, sonra da kazanmak için aşırı efor sarfettiler. Yapabileceklerinin daha azını yorgun düştükleri için yaptılar. Kartallar hızlı ve tek topla oynadıklarında Sivas’ı zora soktular. Anadolu’nun yıldızı sahaya doğru yayılıp, doğru parsellediği için onları açıp, geride dengesiz yakalamanın tek yolu da işte bu çabuk toplardı. Ama hem zemin hem de Sivas’ın çok koşan ayakları Beşiktaş’a bu fırsatı çok vermediler.
Trabzon ve Fenerbahçe’nin sonuçlarına bakarsak ve deplasman olduğunu da hesaplarsak Beşiktaş, şampiyonluk yolundaki rakibine bizce çelme taktı. Gönlünü sahaya koydu, zor gecenin kârlısı oldu.