45'lik

Haberin Devamı ›
Sonra çubuklu formalı çocuklar; onlar da kendi mabetlerinde, romantik kar yağışı altında, gerçekçi futbol oynadılar. Futbol doğrularını hep birlikte sahaya yansıttılar. Daha önce topla oynarken tehlikeli olan Kanaryalar, top rakipteyken basmıyorlardı, dün geceki ilk 45’likte sonuna kadar bastılar. Rakibe alan bırakıyor, top yapmasına müsade ediyorlardı, ilk 45’likte bu ezberi de bozdular. Rakip alana yığıldılar, dönen topaların hepsini aldılar. Temposu yüksek Emre ve Ziegler yokken tempoyu da yükselttiler. Mersin neye uğradığını anlamadan da golü bulunca, rakibin şaşkınlığını Stoch’un bu seferki sol füzesi maçta mutlak galibiyet görüntüsüne getirdi.
Sow’un geliş mesajı, hem tribünlere, hem takımın içine iyi yansımış. Moral motivasyonu yükseltmiş. Bu havada ilk 45’lik bittiğinde 45’lik plağın bozuk olan ters yüzünü ikinci yarıda seyrettik. Futbol doğrularının hepsi çöp sepetine gitti.. Fenerbahçe rakibi bekleyerek oynamamalı. Bir kontratak futbolcusu kadroda olamalı. Hep, ‘Fenerbahçe fizik olarak mı oyundan düşüyor, yoksa moral çöküntüsü fiziklerini mi etkiliyor?’ diye düşünürdük. Dün gece cevabını Sarı-Lacivertliler ikinci 45’te verdiler. Sakatlara bakarsak ilk 45’teki oyuncu coşkusunun ikinci 45’teki geldiği noktayı sorgularsak, galiba ‘Kanaryalar’ın fizik gücünde sorun var’ diyebiliriz! Galatasaray’ın kayıp haftasında alınan 3 puan, gelen 1000. galibiyet üst üste maçlar öncesi iyi moral oldu.