MENÜ

Gençler 2.

Abone Ol Google News

“Amerika Açık”ta ilk haftadan aklımızda başlıca iki konu kalıyor. İlki 5 setlik maçların çokluğu…Diğeri de (Djokovic hariç) hem kadınlarda hem de erkeklerde gerçek bir nöbet değişimi olduğu. Kadınlarda bu bir süredir kendisini hissettiriyordu ama erkeklerde hiç bu denli bariz olmamıştı. Çeyrek finaller geldi ve ortalık 18’lik pırıl pırıl yeteneklerle kaynıyor. Ne güzel. Bir Alcaraz, bir Fernandez, Raducanu, Sviatek, Andreescu, Sinner, Aliassime bu güzel sporun geleceği için umutla bakılan yıldız adayları. En büyükleri 20 yaşında!

Haberin Devamı

Grand-slam oynamaya hak kazanmış bir genç tenisci daha sahaya çıkmadan yitirimli. Çoğu ilk kez böyle bir turnuvada yer aldığından 5 setlik bir maçın nasıl oynanması gerektiğine dair ne bir fikre ne de plana sahip değildir. İlk grand-slam”ine gelene kadar gün içinde sadece 3 setlik maçlar oynamışken, burada daha nefes bile almadan karşısına sabahın ilk ışıklarına kadar süren 5 setlik maçlar çıkar. Şimdiye kadar azami 2 saat maç oynamış bu genç şimdi 3-4 saat kortta kalacaktır. Taş çatlasa 100-200 kişiye turnuva oynamışken şimdi etrafında binlerce seyirci vardır (Sakkari-Andreescu maçı bu sabah 02:20’de bitti ve 3.5 saat sürdü…Normal bir kadın maçının süresi bir saati biraz aşkındır).

Haberin Devamı

Sudan çıkmış balık gibidir bu genç delikanlı/kızcağız. Yemeğini bile seçerken zorlanır. Çoğu daha yeni para yüzü görmüştür. Yanında taşıyacağı bir koç ya da mentoru kaldıracak finansmanı yoktur. İşte bu yüzden yukarıda saydıklarım gibi gençler ve niceleri daha da kıymete biniyor. Zira onlar o yaşta özgüvenlidirler. Ağır-abi ve ablalardan çekinmezler.

Unutmayın ki 2010 yılında, Djokovic, 23 yaşındayken bile üç setlik maçlarda sahada kusuyor ve bu astım krizi sanılıyordu. Kıbrıs Rum Kesiminden bir doktor televizyondan maçı izlerken bunun yediği içtiği saçmalıklardan ileri geldiğini teşhis edip, tüm diyetini baştan düzenleyince adama sanki sihirli değnek dokundu ! Geliş o geliş.

Okuyun Djokovic’in kitabını (Serve To Win!). Acılarla bezenmiş bir gençlikten bugüne seyreden, okutan bir kitaptır. “Kazanmak için Varım” diye Türkçeye de çevrilmiş.

Hoş kalın.

Hamiş...

Hadi işin içine biraz eğlence katalım. Sizlerle bir tahmin yapalım. Bana göre kadınları Krejcikova-Sabalenka galibi kazanır. Sürpriz Sakkari( - Pliskova galibi ) olur. Sakkari ilginç bir kızcağız. Güldüğü vakit öyle bir tebessümü var ki yüzünde melekler açıyor! Konsantre olduğundaysa karşınızda acımasızca abus bir çehre var! Onun fiziği karşısında sakatlıklardan yeni çıkmış ve hala kilolu Andreescu dayanamadı. Pliskova’nın da pes edeceğini sanıyorum ama bu kadının sağı solu belli olmuyor !

YORUM YAZ