Arama

Popüler aramalar

Teknik adam değil, sihirbaz olsa!..

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Çünkü şu meşhur, “Kariyeri belli” tanımlaması içinde de binbir çeşidi var, bu teknik direktörlerin...Yönetim koşullarını kayıtsız, şartsız kabul eden, nabza göre şerbet dağıtımında usta olanlar... Bir başka deyişle; takımın değil, anlaştıkları yönetimin ömrünü uzatmayı hedefleyerek, görevi kabul edenler...Biliniyor ki, Yıldırım Demirören büyük sıkıntıda. Başkanlık koltuğundaki ikinci sezonunda da, takımı lige başlamadan havlu attı ve 1.5 yılda üçüncü teknik direktörünü ağırlamaya hazırlanıyor.Ancak gerçekten Beşiktaş’ı çok seviyorsa, bu kez kendisi ve yönetimine bir siper değil, Beşiktaş’ın futbol geleceği adına bir teknik adam üstünde yoğunlaşmalı. Sadece bu da yetmez. Yıldırım Demirören’in, yeni teknik direktörünün işbaşı yapması ile beraber, yeni bir düzeni de devreye sokması gerekiyor.Kendi yönetiminin hiyerarşik yapısındaki çarpıklığa kayıtsız kalmamalı bundan sonra.Futbol Şubesi mi kaldı artık çağdaş kulüp yapılarında...Ne demek, kulübün başına bir sportif direktör gelecek de, görevlerinden birisi de Futbol Şube Sorumlusu’nu asiste etmek olacak.Dinlemeli Demirören... Görüştüğü bazı teknik direktörler kendisine bir takım koşullar sunuyor. Sanılmasın ki, bunları kendi egoları için şart koşuyorlar. Bu bir düzen doğruluğuna ait isteklerdir. Siz kendi düzeninizi dokunulmaz sayarsanız ve bu düzene uygun bir isim arayışında olursanız, değil kariyerli teknik direktör, sihirbaz bile gelse, nafile...Görmüyor musunuz sahadaki takımı... Kendini kaybedercesine, kendine oynayanların takımı olmuş. Yalnız bir takım... Arkadaş saygısının sıfırlandığı, “Kimseye hesap verecek halim yok” diyenlerin takımı...Bu durum, bir teknik direktör eli ya da oyuncu inisiyatifi ile olmaz. Olsa olsa, çarpık düzenin vıcık vıcık ilişkilerinin ürünüdür...