MENÜ

Mustafa Denizli'nin ikinci şansı

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

CSKA Moskova maçı Mustafa Hoca’nın ayağına gelen ikinci fırsat. İnişteki takımına dip yaptırıp sıçratma fırsatını Galatasaray karşısında kaçırmıştı. Şimdi ikinci bir ‘U’ dönüşü için CSKA maçı ideal bir sınav... Beşiktaş’ı benzer bir düşüş trendi yaşayan Wolfsburg da Moskova temsilcisini yenerek kötü gidişini sonlandırıp Bundesliga’da tırmanmaya başladı. Bu söylediklerimden CSKA’yı grubun keki olarak gördüğüm anlaşılmasın... Onlar da Kartal’a benzer konumda bir süreç yaşıyorlar. Tek farklılıkları, teknik direktörlerini yeni değiştirmiş olmaları... Ramos, uluslararası alanda kendini ispatlamış birisi. O yüzden Avrupa arenasını Rusya Ligi’nden daha önde tutacaktır. Dolayısıyla Zenit maçı Beşiktaş cephesinden ciddi bir ölçü olarak alınmamalı.

Defolarının fazlalığı söz konusu olduğunda teknik direktörler genelde liglerini yamamayı öne alırlar. Ramos bunu yapacaktır. Mesela Denizli’nin temkin sınırlarını çizmesinde...

Kalabalık ve mücadeleye dirençli bir orta alan gerekiyor. Sağ kanat etkinliği CSKA’nın en güçlü hücum yöne... Krasiç’i savunacak en ideal oyuncu da İbrahim Üzülmez. Yalnız öndeki partneri de savunma desteğine çok iyi eşlik etmeli. Siyah-Beyazlılar’ın problemi golde değil, gol yollarında... İlk bir saat Beşiktaş maça ortaksa, oyunun ondan sonraki bölümünde bu yollar da elverişli hale gelebilir. O bölümü de Filip Holosko saklanırsa, istenilen sonuç alınabilir.

Son haftaların formsuz, daha doğrusu hazırlıksız oyuncusu İbrahim Kaş’ta ısrar etmemeli Denizli... Nihat Kahveci ve Yusuf Şimşek de, saha şartları nasıl olursa olsun ikinci bölümde kullanılması gereken oyuncular olarak seçilmeli...

İlk gece önemli

Sorumlu bir sporcu maç bitimindeki geceyi evinde geçirir ve ne kadar çabuk uyursa, o kadar iyidir... Bizde ise tam tersi... Maç bitiyor, çoğu futbolcu arkadaşlar kendini izinli sayıp, gecelere akıyor. Yorucu bir 90 dakikadan sonra 3-4 saat ayakta durmak dahi futbolcu kesiminin sermayeden yemesi demek. ‘Milyon milyon’ dolar alan oyunculara sorumlulukları hatırlatılmalı. Güzellikle olmuyorsa, maç sonrası kampı zorunlu tutmalı. Bu, maç öncesi kamptan çok daha faydalıdır. Bu sayede nedeni anlaşılamayan sakatlıklar ortadan kalkar ve sağlık ekipleri de zan altında kalmaktan kurtulur.

Yeni transferler
Galatasaray ve Fenerbahçe’nin transferleri ‘yıldız’ olarak sansasyon yaratırken, Beşiktaş’ın yaptıkları ödenen bonservis paraları nedeniyle gürültü çıkardı. Yeni transferlerin takıma yerleşimi ve verimi açısından şu ana kadar gelinen noktaya bakıldığında, Beşiktaş’a haksızlık ediliyor gibi. Kaldı ki, Beşiktaş’taki sorunlardan bir tanesi Denizli’nin çok erkenci davranmasıydı. Diğer teknik direktörler bu konuda ısrarcı olmadıkları halde, biraz Keita’yı kenara alırsak, Elano, Gökhan Zan, Mehmet Topuz, Özer Hurmacı, Cristian, Dos Santos’un, bilindikleri ya da tanıtıldıkları ölçüde beklentileri henüz gerçekleştirdiklerinden bahsedemeyiz. Kısaca henüz bir Ernst bulunamamıştır.

Arda’nın yükselişi
Arda’nın sezona muhteşem bir giriş yapması onu çok genç yaşta efsane oyuncular arasına soktu. Ama popülaritesinin fişek hızıyla yükselmesinden giydiği forma ve oynadığı futbol kadar Aziz Yıldırım’ın Arda hayranlığını gizleyememesi de göz ardı edilmemeli.

En golcü ekip
Ne Fenerbahçe’nin 7’de 7 yapması, ne de Galatasaray’ın leblebi gibi gol atması kimseyi yanıtmasın. Tanju Çolak’tan sonra Hakan Şükür’ün transferiyle ülkenin hücum zenginliği en yüksek ekibi Fanatik Gazetesi oldu.

YORUM YAZ