Kongre var, para yok

Haberin Devamı ›
Ortasında kongre olan sezonlar pek yaramaz Beşiktaş’a... Bu geleneksellik 2000 yılından sonra daha da belirginleşti.Biraz düşünelim... Cebinden 25 milyon dolar verdiği halde kulübünü mali darboğazdan hâlâ kurtaramamış bir Başkan aynı anda bir de sportif başarısızlıklarla boğuşurken, kendisi için hayli önem taşıyan kongre öncesinde para musluklarını nasıl eskisi gibi çalıştırabilir...Tigana, “20 maçtır para alamayan takımım” dediğine göre, bugüne dek 26 resmi maç yapan Beşiktaş’ta anlaşılan o ki, Başkan Demirören kongre gardını yaklaşık olarak eylül sonunda almış.Tigana’nın, ‘Para yok, disiplin de yok’ açıklamasının ardından Başkan eğer yanında olsaydı muhtemelen Fransız hocaya, ‘Kongre var, para yok’ karşılığını verecekti.Mali dönüşü de bu karşılığı nasıl alacak bekleyip hep birlikte göreceğiz.Biz şimdi madalyonun diğer yüzüne bakalım. Peki 6 ay sonra kendisini bekleyen çok önemli bir seçim varken, bir yönetim nasıl olur da çok iddialı bir takım kurma amacı ile başta taraftarını büyük beklentilere sevk ederek hiç beceremediği transfere yine ölçüsüzce yatırım yapar... Yani riskin büyüğünü alır, sonra da işlerin yolunda gitmeyeceği sezildiğinde en kolay yol ödemeyi kesmeye yönelir... Adama sorarlar 2.Lig’den aldığınız oyuncuların o kulüplerde kaç paraya oynadığını zaten çok iyi biliyordunuz. Peki, aynı oyuncu bir büyük takıma geldiği halde performansının nasıl gelişeceği belli değilken niye büyük paralar karşılığı imzalara yanaşılır. Hangi kulüp, hangi takım ya da hangi herhangi bir oluşum bu mantıkta yönetme erkine ulaşabilir?Çok açık görüldüğü üzere Beşiktaş’ın saatlerce tartışılabilecek teknik direktör ve kadro sorunlarından öte, yönetilme biçiminin problemleri önceliği korumaktadır.Demirören 3 senedir çektiği sıkıntıdan yeterince ders almışsa öncelikle ocakta, Akaretler’de güçlü bir yönetim takımı kurmayı hedeflemelidir.