Arama

Popüler aramalar

Kartal hasretle

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Aragones maçtan bir gün önce, ‘iki kere yendiğin bir takımı üçüncü kez yenmek zordur’ derken, galiba haklıydı. Tüm planlarıyla Beşiktaş’ı iki kez yenerken, deşifre olmuştu zira Fenerbahçe. Buna karşılık, Mustafa Denizli’nin alternatifleri güçlü olmalıydı. Son haftaların formda ismi Holosko, Fenerbahçe’yi tehdit eden en güçlü Beşiktaş aktörüydü ilk yarıda.
Futbolun sağı solu belli olmuyor. Futbolcunun da öyle. Bobo ikinci golü atana kadar, takımının pasif oyuncusuydu. Keza Yusuf’ta Beşiktaş’ı öne geçirdikten sonra, üstlenmesi gereken görevlerin uzağındaydı. Ama dediğimiz gibi işte. Bir saatlik dilimi verimsiz görüntülerle geride bırakan bu iki Beşiktaşlı, son yılların en farklı galibiyetine imza koyup çıktılar maçtan. Maçın büyük bölümünde oyunu karşılayan taraftı Beşiktaş. Ama ikinci golü attıktan sonra, rakibinin üstüne çok gitti. Sağlı sollu ataklarlada, Sarı-Lacivertli savunmayı canından bezdirdi.
Beşiktaş’ın her galibiyetinde önde oynayan oyuncuları kadar, defansif aktörlerinin de rol aldığını görüyoruz. Dün gecede Gökhan Zan, savunmadaki büyük başarısıyla öne çıktı. Oyun berabereyken Hakan Arıkan’ın kritik kurtarışları da, Beşiktaş’ın geriye düşmemesinde pay sahibiydi. Sonuçta kaliteli, hareketli ve bol pozisyonlu ismine yakışır bir final izledik. Beşiktaş özellikle de, ikinci yarı performansıyla bu farklı galibiyeti hak etti. Ve müdavimi olduğu kupayı bir kez daha müzesine taşıdı. Bünyamin Gezer, uydurma penaltıyı çalmasa, notunu yüksek tutabilirdi.