Hazin tablo

Haberin Devamı ›
Beşiktaşlı oyuncular, faule maruz kalmıyor, faul dileniyorlar. Rakip tek forvetli bir düzene yakın diye, Beşiktaş’ın stoperlerinden İbrahim Toraman, sağ kenar gibi oynuyor. Sağ kanat etkinliğine güvenilen Ali Tandoğan’ın ise ne oynadığını bilen, ne de gören var. Gole nasıl gideceğinin, orta alanı nasıl paylaşacağının bir planı olmaz mı bir takımın! Sadece ileriye gitsin diye gelişi güzel topa vurmakla oynanmıyor bu basit denilen oyun. Kayseri, çok basitçe kalabalık tuttuğu orta alanıyla, rakibi yakın takip ederek kolay kilitleyiverdi Kartal’ı. Kenarları çalışmıyor diyeceğiz Beşiktaş’ın. Ki gerçekten de çalışmıyor. Ama çalışsa ne olacak ki! Kim kafa vuracak, kim ön direk-arka direk yapacak? Vazgeçtik kurgusu oturmuş bir takımdan, pozisyon icabı oynamanın bile bir ruhu, bir becerisi olur azıcık... O da yok. Sadece Ailton’un önüne tesadüfi düşen 2-3 top ve onun da şanına yakışmayan vuruşlar. Kayseri ikinci yarıda daha çok golü düşünen atakları ile devrede... Beşiktaş savunmasını göstere göstere sağa sola çekiştiriyorlar. Ceza alanının içine girmelerine ramak kala ise sert faullerle ancak durdurulabiliyorlar. Faul yapan Beşiktaşlılar’ın hepsi de kart görüyor. Biraz Beşiktaş’ın nasıl bir futbol aczi içinde olduğunun ölçüsü bu galiba.Bir diğer portreye gelince... Bir yandan Beşiktaş’ın milli kahramanı Tümer’i yetersiz bularak oyundan alacak kadar birikimli saymak, diğer yandan cumartesi menacer, pazar futbolcu olarak karşımıza çıkan kaptan Tayfur’u ise Kartal’ın en iyi oyuncusu olarak görmek... Hazin değil mi? Ve son nokta... Beş senedir ilk defa tribünlerden çıkan feryat: Yönetim istifa.