Futbol mu, eziyet mi?

Haberin Devamı ›
Tümer, Kleberson, Ailton ve İbrahim Akınlı bir takımın agresif bir mücadele sergileme şansı mı vardı? Üstelik bu oyuncular üç gün önceki Sevilla maçında yorgunluktan sedyelik hale gelmemiş miydi maç sonunda! Bu takım atmosferinde aynı 11’de dayattı Tigana. Bizce pas hatasına şans tanımayacak kadar yavaş bir oyunu seçmesine rağmen olağanüstü top kayıpları içinde kaldı Siyah Beyazlı oyuncular. O zaman zaten berbat olan fizik gücünü nasıl ekonomik kulanacaktı ki bu takım. Neyse ki Malatyaspor’da henüz organize zorluğu içinde çırpındığı için aynı pas yanlışlarıyla oynayınca Beşiktaş için tek şans bu oldu. Tümer ve Kleberson gibi teknik kapasitesi en yüksek iki oyun kurucusunun en çok pas hatası içine dalması da ilginçti Siyah Beyazlılar’da. Bu durumda diğerlerinin yönlendiriciliğe hemen hemen hiç yanaşmamasıyla kopuk takım görüntüleri geçmişteki gibi aynen sürdü. Effa yalnızken Beşiktaş savunması Cordoba’nın öne çıkan katkılarıyla zar zor idare ediyordu. Okan da forvete dahil olunca Beşiktaş savunması yerleşimde zorlandı bu kez ve o golün geldiği pozisyonda adam paylaşımını başaramadıklarından geriye düşmeyi de engelleyemediler. Malatyaspor’un telaşı, Tigana’nın tüm kozlarını forvetten yana kullanması karman çorman bir ceza alanı kargaşası yarattı. O kargaşadan Beşiktaş bir gol bularak bir puanı kendine kar saydı. 90 dakikanın bütününde futbol adına konuşulacak çok az şey vardı. İki takımın da sergilemeye çalıştığı bu oyun ne yazık ki tedavülden kalkmış bir oyundu. Keyif vermesi bir yana eziyete neden oldu.