Beşiktaşlı generallerin gecesi

Haberin Devamı ›
Tigana’nın sahaya sürdüğü 11’e baktığımızda bu maçı 3 puana kurguladığı açık açık belliydi. Mehmet Sedef’in deneyimsizliği hariç seçtiği ilk 11 de maç içinde sırıtmadı. Maçın gerçek belirleyiciliği ise Beşiktaş’ın aslarının asker anlayışıyla ortaya koyduğu mükemmel mücadelede gizliydi. Kalede Cordoba, Kleberson, Tümer ve elbette Sergen farklılığı Beşiktaş’a belki de göstere göstere bir galibiyeti de hak ettirmişti. Ama aynı Beşiktaş göstere göstere sahayı yenik de terk edebilirdi. Şampiyonluğa oynayan Fenerbahçe’nin yediği iki gol var ki, bunlar şampiyonluk yolunda ders alabilecekleri en ciddi sinyaller. Sergen’in iki golünde de Fener savunması körler ve sağırları oynadı adeta. 90 dakikanın bütününde Fener baskısı izlenimi veren oyun aslında Beşiktaş’ın daha net gol şansları elde etmesini de engelleyemedi. Genç Gökhan’ın sadece arkasındaki Tümer ve Sergen’e pozisyon yaratma amaçlı oynaması Tigana’nın tek ofansif planı idi ve Beşiktaş’ın da başka ofansif lüksü yoktu. Bu plan da 90 dakika boyunca Daum tarafından hiç önlem alınamadan seyredildi. İlk 15-20 dakika hariç Fenerbahçe pozisyon bulmada sıkıntı çekti, gollerini de kendi klasiğine ait olan serbest atış golleriyle buldu. Tümer-Sergen birlikteliğinin etkinliğini Tigana tutturdu götürüyor. Dün bu iki oyuncunun futboldan beklentilerinin sonuna yaklaştıkları halde Fenerbahçe’nin yıldızlarına ders verircesine oynamaları yerli yabancı yıldız ayırımında da ayrı bir paragraf açtıracak gibi. Ayrıca Beşikaş’ın fiziki dirençte yetersiz oyuncu fazlalığına rağmen bu boyutta Fenerbahçe’nin üstüne çıkması da altı çizilecek detaylardandı. Yükselen formuyla dikkat çeken Selçuk Dereli zaman zaman çok kritik hareketleri atladı ancak maça tesir eden bir pozisyona imza atmadığı için 90 dakikayı şanslı tamamladı.