Nobre gitsin Ali Kuçik kalsın!

Haberin Devamı ›
Yereceğim; karşılaşma öncesi ağzından salyalar akarak birbirlerine bıçakla, sopayla saldıran, sporun içinde rant kavgasına girişen kendini bilmezler! Sadece Beşiktaşlı futbolcular değil Bernd Schuster de kazanma zorunluluğu fazlası ile algılamış olacak ki bu kez oyuncularını motive etmeyi başarmış. Topa daha çok sahip olan Beşiktaş sakatlıklar nedeni ile ilk kez savunmanın önünde üç kesici ile oynadı zorunlu olarak, bu da üstünlüğü ele geçirmesinde önemli etken oldu. Beşiktaş’a katkısı olmadığını savunduğum Mehmet Aurelio kusursuza yakın oyun sergiledi ve beni tekzip etti gündüz gözüyle! Fabian Ernst ile yerini Rodrigo Tabata’ya bırakana kadar Necip Uysal da uyum sağladı sisteme. İlk yarıda, dört savunma elemanın önündeki üç stoper ile oyunu kendi alanında kabul etmiş gibi gözükse de Beşiktaş, kontrolü elinde tutan taraf olup çıkıverdi. Guti top kayıplarına karşın deneyimi, Filip Holosko Bobo’nun yokluğunda golcü kimliği, Ali Kuçik ise istemi ile göze battı. Ali Kuçik’in her halini Mert Nobre’ye tercih ederim! Hatta daha da ileri gidip; ‘Mert Nobre gitsin Ali Kuçik kalsın’ derim... Filip Holosko, Roberto Hilbert’i mükemmel pasında attığı golle Beşiktaş’taki kaos ortamına nokta koydu. Ozan İpek’in saha içindeki ‘manipülasyonlarına’ kanmayan Beşiktaşlı futbolcuları ayrıca kutlamak gerek! Kendisi, gösterdiği kart için kutlayan Volkan Şen’i oyun dışında bırakan hakem Fırat Aydınus da başarılılar arasındaydı. Beşiktaş uzunca sürenin ardından kazanmak için oynadı ve bunu da başardı.