Arama

Popüler aramalar

Eller aya...

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

22 adam, 1 futbol topu, 1 saha ve 4 hakemin varsa sorun yok. Oynarsın bu dünyanın en güzel oyununu, yani futbolu.

Bakmayın bizim ‘bir takım’ kadar hakemi, sahaya çıkarttığımıza. Olmasa da olur aslında o ikisi ve zaten geldikleri günden beri faydasından çok zararını gördük onların.

Bakın, kural o kadar basit ki; Topu, karşı kaleye kim daha fazla gönderirse o kazanır!

Hâl böyleyken, son derbi ardından konuşulan saçmalıklara bakın lütfen.

O kale okunmuş! (Ah benim saf kardeşim; İki takım kalecisi de iki kaleye geçmiyor mu? Yani bu oyun iki devre oynanmıyor mu? Hangi kaleyi okuyacaklar ve hangi devre için! Hiç aklın alıyor mu?)

Bu statta büyü var! (Ah benim saf kardeşim. Sene 2015, elin oğlu Mars’ta ev kurmanın peşinde koşuyor, sen halâ üfürükçülerin arkasına saklanıyorsun. Henüz keşfedilmemiş bir coğrafyadan gelmiş olsan, medeniyet denilen şeyden hiç nasibini almamış olsan anlayacağım ama.)

Burak’ın topu tele takıldı! (Diyelim ki doğru! Fenerbahçe böyle bir cinlik yaptı! Ama ah benim saf kardeşim, ya Emenike böyle bir aşırma yapsa ve top tele takılsa! Ki, Emenike’nin bu sezon topu kale hariç her yere vurduğu dikkate alınırsa; orada tel olsa, Emenike’nin o teli bulamama ihtimali olur muydu!)

Bir derbi oynandı.

Kadıköy’e 4 puan farkla gelen Galatasaray kaybetti, fakat halen ligin zirvesinde Sarı-Kırmızılılar.

Beraberlik halinde bile şampiyonluk şansı (bana göre) kalmayacak olan Fenerbahçe kazandı ve ligin zirvesinde kıran kırana bir yarış yeniden başladı.

Sonuç özetle bu aslında!

İlle derbiyi konuşacaksak halâ, bir sürü konu var.

Mesela; Fenerbahçe kart görmeden bitirdi derbiyi; Galatasaray ise futbol içinde yapılması gereken hareketler nedeniyle sarı gördü sadece. (Burak’ın itirazı nedeniyle gördüğü sarı ise artık derbinin tuzu biberi.)

“Kırmızı da gösterir, penaltı da çalar” denilen Cüneyt Çakır ne penaltı çaldı ne de kırmızı çıkarttı. Çünkü koskoca 90 dakikada sadece 10 saniye gerginlik yaşandı. Önce birbirine giren Emre ile Chedjou daha sonra hakeme bile gerek duymadan çözdüler problemi.

Ne Volkan (kendi ifadesiyle) saçmalık yaptı, ne Emre gerginlik çıkardı, ne Sabri’den falsolu bir hareket geldi ne de Burak’tan.

Oysa ki daha önce her derbide dibine kadar gerilim çıkartan bu adamlar sahadaydı; bu derbiyi de, bu maçları hep yöneten Cüneyt Çakır yönetiyordu; yine bir tarafta Fenerbahçe bir tarafta Galatasaray vardı.

Peki ‘kavga’ ‘dövüş’ ‘gerilim’ için tüm şartlar mevcutken, neden şeker tadında bir derbi izledik?

Benim aklımda bir şık var, ama yazmayacağım. Sizlerden ricam, aklınızdaki şıkları yazmanız. Haftaya bu köşede sonuçları açıklayacağım.