Sivas'la başladı Sivas'ta bitti
90 dakikaya baktığınızda daha çok isteyen, daha çok koşan, daha iyi oynayan kazandı. Sivasspor geçen sezon son maçını bu statta oynamış ve kaybetmişti. Dün gece çok iyi motive olmuş bir Sivasspor izledik. Yiğidolar, Fenerbahçe gibi ligde 27 haftadır kaybetmeyen bir takıma karşı oldukça ofansif bir 11’le mücadele etti. Rıza Çalımbay, Mersin karşısında nasıl oynattıysa, Fenerbahçe maçında da aynı bakış açısındaydı. Ama bunu sahada uygulamak önemliydi ve Çalımbay’ın öğrencileri, harfiyen uyguladılar hocalarının istediklerini... Peki Fenerbahçe’ye ne oldu? Bu kadar etkisiz ve teslimiyet içinde olmalarının nedeni neydi! Bir oyuncunun yokluğu bu kadar mı etkiler bir takımı... Alex’ten bahsetmiyorum, geçen hafta onsuz 86 dakika mücadele etti aynı takım ve Karabükspor’u 1-0 yendi. Bence Ziegler’in oyundan çıkmasıyla takımın bütün dengeleri alt üst oldu. Büyük bir takım için bu tablo düşündürücü. Lider ve bu maça kadar yenilgisiz bir takımın, bir oyuncusunun sakatlanıp çıkmasıyla çöküş yaşamaması lazım. Caner savunmanın soluna döndükten sonra, oyuna giren Stoch’un sıfır katkısı Aykut Hoca’nın da planlarını bozan faktörlerin başında geldi.
Haberin Devamı ›
Sözü fazla uzatmayalım, ilk gol milimetrik ofsaytta olsa Grosicki ile gelen 2. Sivasspor golü bir anlamda 3 puanın hakkını perçinliyordu. Aslında Sivasspor’u yakından takip edenler, bu sonuca sürpriz demeyecekler. Çünkü bu takım ve bu kadronun kapasitesi, bu tür sonuçları alabilecek güçte, yeter ki oynasınlar...
Ve Fenerbahçe’nin Sivasspor ile Kadıköy’de başlayan serisi, Sivas’ta bitti...