MENÜ

Hiç yakışmadı!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Süper Lig’e çıkan ilk takım belli oldu. Bursaspor, sezonu başladığı gibi bitirdi. Yeşil-Beyazlılar uzun ince bir yolda 32. haftanın bitiminde Süper Lig’e çıkışını resmen ilan etti. Biraz buruk bir gündü. Antalyaspor karşısında alınan yenilgi, sahadaki futbolcuları ve tribündeki taraftarı(!) üzdü. Gönül isterdi ki, en azından Bursaspor böyle bir günde kazanmasa da kaybetmemeliydi. Çünkü Bursa kenti, aylardır bugünü bekliyordu ve şehir bir gelin gibi süslenmişti. Hedefe varıldı ama sevinç aynı güzellikte olmadı. Ben isterdim ki, sezon başından beri övdüğümüz Bursa taraftarı, maç bitiminde takımlarını tribünlere çağırıp tebrik etsin ve çiçeklerle uğurlasın soyunma odasına. Ama onlar öyle yapmadı, çirkini tercih etti ve 32 haftadır emek veren, takımı Süper Lig’e taşıyan futbolcularına “Satılmışlar” diye bağırdı. Bakın böyle bir günde ben de bu sütunlarda güzellikleri yazmak isterdim. Ama onlar böyle istedi. Oysa başta Başkan Levent Kızıl, teknik direktör Raşit Çetiner ve futbolcular, bu başarı için büyük bir stres yaşadılar ve iki yıllık aradan sonra Süper Lig’e geri döndüler. Kimse kusura bakmasın, böyle bir günde eleştiri ve çirkinlik olmaz. Böyle bir gün doyasıya kutlanır ve daha sonra da oturulur; artılar ve eksiler tartışılır. Bursa taraftarı, artık amatör küme takımının taraftarı olmadığını anlamalı. Bu takım önümüzdeki sezon Süper Lig’de oynayacak. Dışarıda kazanacak, içeride kaybedecek, futbolun doğasında her zaman olan şeyler. Bir İspanya, bir İngiltere Ligi’ni görmüyor musunuz? Adamların takımı küme düşüyor, tribünler ayakta alkışlıyor. Hakikaten beni de etrafa karşı mahçup etti Bursaspor seyircisi. Çünkü her ortamda, her platformda örnek gösteriyordum. Yine de tüm iyi niyetimle yaklaşıp, bu olayı duygusal bir şokun kontrolsüz tepkisi olarak görmek istiyorum. Bursa camiasını ve Bursaspor’u kutluyor yeni sezonda başarılar diliyorum. Antalya’ya bahar geldi Antalyaspor öyle bir 3 puan aldı ki, turnayı gözünden vurdu. Altay’ın, Mardin’de aldığı 3-0’lık yenilgi üzerine, bu 3 puan Akdeniz ekibini bir anda Süper Lig’in kapısına getirdi. Oysa Bursa’da bir puan alınsaydı, önümüzdeki hafta Sakarya’da 3 puan için sahaya çıkacaklardı. Şimdi ise Sakarya’dan alınacak bir puan ve son maçta evlerinde Türk Telekom’u yendikleri takdirde Süper Lig’deler. Açıkçası son haftalarda Altay’dan yana esen rüzgar birden bire Antalyaspor’a döndü. Ancak son iki hafta bitmeden konuşmak yine de erken. Çünkü Lig A, Süper Lig gibi değil, her sonuç beklendiği gibi çıkmıyor! Altay cephesinde üzüntü hakim Mardin’i kutluyorum. Lig’de hiç bir iddiası olmadığı halde çıktı, oynadı ve kazandı. Mardin’i, şimdiye kadar gelen takımlara göstermiş olduğu konukseverlikle anıyorduk. Ama aynı konukseverliği Altay’a karşı göstermedikleri için üzüldüm. Özellikle maçtan bir gün evvel Altay antrenmanında yapılanlar, hiç de hoş değildi. Altay’ın genel menaceri Serdar Berkin’e yapılan saldırı ve misafir futbolculara karşı olan tavır, Mardin’in konukseverliğine gölge düşürdü. Belki, “İlk maçta yaşanlar sebebiyle” diyebilirler. Ama o zaman da, senin onlardan ne farkın kalıyor. Böyle güzel gollerin ve güzel futbolun sonucunda alınan haklı 3 puan sonrasında, Mardinspor hakkında, bu tür bir yazı yazmak istemezdim. Başkan Süleyman Bölünmez’in yine de bu olaylardan haberi olmadığını tahmin ediyorum. Süper Lig hesabı şaşan Altay, şimdi ne yapar? İki maçını kazanıp Antalyaspor’un en azından bir maç kaybetmesini bekleyecek ya da Play-Off’a kalıp, Süper Lig şansını buradan zorlayacak. Akçaabat’ta neler oluyor! Bugün pek iyi şeyler yazamıyoruz, daha doğrusu gelişen olaylar bizi böyle yazdırıyor. “Cumhuriyet’in Takımı” dediğimiz, sevgili Selami Yardım’ın nerelerden nerelere getirdiği ve de herkesin sempatiyle baktığı Akçaabat Sebatspor’a ne oldu. Akçaabat’a giden her takım, bin bir dertle geri dönüyordu. Sakarya’dan, Kocaeli’den daha doğrusu bir çok takımdan bir sürü serzeniş, yakınma alıyorduk ama yine toz kondurmak istemiyorduk. Ancak pazar gecesi Lig TV’deki görüntüler, maalesef bize evvelki maçlarda neler olduğu konusunda önemli ipuçları verdi. Zavallı Uşakspor, sahada mahsur kalmıştı. Tek suçu futbol oynamak olan Ege ekibi, 90 dakikanın genelinde ve sonunda ağır bir tacize uğradı. Hem saha içinde futbolcuların davranışı hem de sahaya inen bir takım şahısların tavırları, herşeyi anlatıyor. Bu anlayış bana göre; “Lig’de kalalım da sahamız seneye 5 maç kapansın, önemli değil” diyen zihniyetin bir uzantısıydı. Sahada polislere saldıran futbolcular ve biber gazı sıkan güvenlik güçleri. Sen 1-0 galipsin ve boş kaleye topu vuramıyorsun. Atsan 2-0 olacak. Kalk ondan sonra Uşaksporlu futbolculara saldır. Bravo Tolga Özkalfa’ya... Penaltıyı gözünü kırpmadan verdi. Bizler gerçekten zor ve önemli bir iş yapıyoruz. Çünkü bütün maçları izleyemiyoruz. Ama televizyon kameraları olunca, herşey ortada. Bakalım Sebatlılar bu görüntüler karşısında neyi savunacaklar, çok merak ediyorum. Şampiyon olurken, üst liglere çıkarken yazdıklarımız, röportajlarımız arşivlerde duruyor. Ama kaybetmeyi de hazmetmeliyiz. Yazık oldu Cumhuriyet ile yaşıt olan Sebatspor’a. Herhalde Sevgili Selami Yardım’ın ne kadar üzüldüğünü ve yeşertip büyüttüğü kulübünün böyle anılmasından ne kadar rahatsız olduğunu, tahmin edebiliyorum. Akçaabat’ta sağduyulu insanların olduğunu biliyorum. Bu kulüp, bu imajı haketmiyor. Biran evvel aklı başında Sebatsporlular’ın kulübe sahip çıkmaları gerekir. Bir takım düşer - çıkar, ama bir takımın isminin üzerine düşen lekeyi silmek çok zor iştir. Ben açıkçası Sebatspor’a yakıştıramadım bu görüntüleri. Uşakspor’u da profesyonelce ve centilmence yaptıkları temiz futbol mücadelesinden dolayı kutluyorum. Mersin ateşle oynuyor Mersin’de çok kritik bir 90 dakika vardı. İstanbulspor beraberlikle döndü ve Play-Off’u garantiledi. Ama geçmiş yıllarda Mersin’in yine böyle küme düşme potasındayken bir karşılaşmasını izlemiştim ve çok ağır bir yazı yazmıştım. Ama pazar günü sahasında berabere kalan Mersin İdmanyurdu, bu defa tam bir centilmenlik örneği gösterdi. Maçın başından sonuna kadar İstanbulspor’a karşı hiç bir çirkinlik yapılmadan karşılaşma bitti. Aslında doğru olan da bu... Mersin belki önemli iki puan kaybetti ama olumlu yönde önemli bir puan kazandı bana göre... Bugün “Lig A için bu kadar” diyorum. Çünkü yazdıklarımla kendi motivasyonumu da etkiledim. Kısaca içimden fazla bir şey gelmiyor. Lig A’nın yenileri Önümüzdeki sezon Lig A’da oynayacak olan üç takımdan ikisi belli oldu. Biri başkentten, biri İstanbul’dan iki takım, yeni sezonda Süper Lig için mücadele edecek. Kasımpaşa ve ASAŞ’ı kutluyor yeni sezonda başarılar diliyorum.

YORUM YAZ