Arama

Popüler aramalar

Barcelona Trabzon şubesi

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Açayım...
Şu an sadece Tolga Zengin ve Mustafa Yumlu gibi 2 altyapı futbolcusu oynatan Trabzon’un kendi kaynaklarından beklenen verimi alamadığı gerçek. Eğer liglerin geneline bakarsanız, Trabzon orijinli bir çok oyuncu görmeniz mümkünken, bunların değerlendirilememesi ciddi kayıp. Bu yeteneklerin keşfi-kullanımı-zaman ve şans verilmesi gibi evrelere ihtiyaç duyulduğu, mevcut sadece maç kazanmaya endeksli genel yapıda da bu halin lüks olduğu gerçek. Ancak Trabzon’un artık özel durumu var. 1461 Trabzon, yani pilot takım adını 1.Lig’e yazdırıp büyük bir başarı elde etti. Hocası, geçen sezon Tavşanlı’ya Bank Asya 1.Lig’de Play-Off oynatıp ardından birçok teklif almasına rağmen seçimini yuvası Trabzon’dan yana kullanan, bir idealist Mustafa Akçay... Daha da önemlisi Akçay’ın altyapı konusundaki uzmanlığı. Bu işin mabedi kabul edilen Hollanda’da Ajax kulübünde bulunup kendisini daha da geliştirmiş bir isim.

1.Lig’in yayınlarla, üst düzey yarışmacı durumuyla, Süper Lig’e terfi etmiş sayısız yeteneğin getirdiği moralle Trabzonspor adına büyük kısmet olduğu kesin. Sadece Akçay da değil, Trabzonspor’un elindeki koz... Kulüp bünyesinde ya da yakınlarda böyle bir atılım için kullanılabilecek, aktifleştirilebilecek çok sayıda futbol adamına sahip bir camiadan bahsettiğimizi de belirtelim. O nedenle bu Akyazı Projesi bir an önce bitmeli, bitirilmeli.

Başkandan tam destek

Altyapı hamlesi noktasında Başkan Sadri Şener’in de tutumu açık, net. Daha önce yaptığımız bir sohbette, “Evet, altyapıdan istediğimiz verimi alamıyoruz. Benim başkan olarak yükümlülüklerim paralarını ödemek, iyi tesisleri hayata geçirmek, destek vermektir. Elimden geleni yapıyorum, yapmaya da devam edeceğim. Hatta bu işi en iyi nerede öğrenecekse gerekirse hocalarımızı oraya da gönderir gerekli donanımı sağlarız” demişti. İşin merkezinin La Maisa, yani Barcelona’nın futbol akademizi olduğu biliniyor. Tabi ki hemen yarın bir La Masia kurulamaz, 5 sene içinde üst yapıya, sonra da ülke futboluna sayısız yetenek kazandırılamaz. Ancak adımı atmak bile bir devrim olur.

Erken keşif şart...

Trabzon kültürüyle gençler yetiştirmenin, sporcu kazandırmanın gururu bir yana, işin ekonomik yönü de çok değerli. Devlerin peşinden koştuğu gurbetçi yeteneklerin Bundesliga’ya çıktığında ya da Real, Bayern, Arsenal, İnter’in listesine girdiğinde Türkiye’yi seçmesini beklemek çok fazla iyimserlik olur. Ancak Trabzon’da kurulacak bir akademinin ‘yetenek avcıları’ bu oyuncuları malum pazarlarda çok daha genç yaşlarda keşfedip gerek pilot takımda direkt sahaya sürerek, gerekse altyapıda olgunlaşmasını bekleyerek hem özendirici olur hem de yakın gelecekte bir cazibe merkezi haline gelebilir. Tabi ki bunun için sportif ve mali sabır, yönetimler, yani kişiler değişse de değişmeyecek sistem ve mantık şart. Trabzonspor’u yönetenlerin bu konuya olumlu bakışını, hatta ufak ufak ilk adımların da atıldığını bilerek ülke futbolu adına heyecanlanıyor, adımların sıklaşıp yürümenin gerçekleşmesini bekliyoruz.