Sihirbazlık hangisinde
Haberin Devamı ›
Milletçe abartıyı sevdiğimiz için, her alanda olduğu gibi sporda da sözde kahraman yaratıyoruz. Bunlardan biri de Galatasaray Futbol Şube Sorumlusu Haldun Üstünel... Özellikle aldığı yabancı oyuncular için kendisine ‘transfer sihirbazı’ lakabı takıldı. Oysa Üstünel’in ‘büyük bomba’ diye lanse ettiği oyuncuları, Beşiktaş kapısından içeri sokmadı. Sezon başı Elano önerildi. 10 milyon Euro’yu geçen maliyeti yüzünden devre dışı bırakıldı. Ardından Dos Santos geldi gündeme. O da benzer sebeplerden alınmadı. Yine aynı şekilde önerilen Jo ise sürekliliği olmadığı için üzerinde durulmadı... Şimdi bu oyuncuları alanlar kahraman ilan edilirken, almayanlar nerdeyse düşman gösterildi. Bir Tabata’nın maliyeti yüzünden gösterilmedik tepki kalmadı. Sakatlıktan sezonu kapamasına rağmen, Tabata hepsinden daha verimli olabilirdi.
Beyaz masa: Adalı
Devre arası kampında gündeme geldi, sözleşmesi bitenlerin belirsizliği. Araya kongre girdi, sular duruldu. Seçim sonrası yine fırtına başladı. O dönem, ‘dışardan küçük gibi görülse de, içerdeki yangın büyük...’ diyerek dikkat çekmek istemiştik. Futbol komitesinin başına getirilen Serdal Adalı ilk iş olarak buna eğildi. Adalı’nın şansı, ekibinde yer alan Emin Önal, Cengiz Zülfikaroğlu gibi isimlerin yardım ve tecrübeleriydi. İbrahim Üzülmez, Rüştü, Yusuf, Uğur İbrahim Toraman ile bir çırpıda anlaştı. Hem de yarı yarıya varan indirimlerle. Verilen mesaj da çok açık. Garanti para az, ama maç başılar çok fazla. Yani oynayan kazanacak. Yatanlar bakacak! Bu arada Adalı’nın bir de sözü var. Sözleşmesi devam edenlerle de bu yönde değişime gidilecek. Sorun çözen, ‘beyaz masa’ haline gelen futbol komitesi kangren haline dönen transfer yanlışlarına ilk günden dur dedi. Umarız aynı kararlılık hep devam eder. Bu resti gören Hakan ve Serdar da ‘evet’ deme durumunda kaldı.
Şampiyon amatörler
Önce kupada hentbol, ardından da plaj voleybolunda şampiyonluk geldi. Malum çevreler, hentbolda ezeli rakiplerin olmamasını gösterip küçümsediler. Yeni kurulan voleybolu ise kaale alan yok! Ancak her ne kadar amatör branş olarak görülüp üvey evlat muamelesi yapılsa da, kazanılan kupalar her türlü övgüye layık.