Arama

Popüler aramalar

Anlayamıyorum

Haberin Devamı

Kabul, bu takım gösteri yapsın, hazlarımızı salıncağa bindirsin diye sahaya çıkmıyor. Öyle sanıldığı gibi kolayca atlatılabilecek türden bir travma değildi oyuncularıyla birlikte geçtiğimiz sezon yaşadıkları, o da kabul. İzan ve insaf taşıyoruz ve bu ülkede yaşıyoruz hepimiz. Asla tasvip etmediğim ve Fenerbahçe’nin misyonuna halel getirdiğine inandığım (başka statlardakiyle eşdeğer olsa bile) kötü tezahürata sırf Şükrü Saracoğlu’nda gerçekleşmiş diye hayli ağır cezalar verildiğini de biliyorum.

Yoğun maç trafiğinin etkisiyle yaşanan sakatlıkların cansıkıcı boyutlara vardığının da farkındayım. Ancak bu gerçek ve gerekçelerin hiçbiri, Fenerbahçe’nin aylardır oynadığı kekeme futbolu görmezden gelmeme ve Sayın Kocaman’n mevcut görüntüyü içine sindirmesini makul karşılamama yetmiyor.

Kuyt, fizik güçle kariyer edinmiştir. Ama haftalardır o bildik özelliğinin kıyısına bile varamıyor. Karşı karşıya bulunduğu psikolojik baskıdan yorulmuş Selçuk zaten orta sahanın ilacı olamaz. Hayli maç eksiği bulunan Krasiç ise sakatlığını tam atlatamamış. Peki, tam da böylesi koşullarda oynayamayacaklarsa Özgür, Sezer, Salih ve Recep Niyaz başka ne zaman oynayacaklar?

Sayın Aykut Kocaman’ın Daum ve benzeri hocalara pek sıcak bakmamasının önemli nedenlerinden biri de; “katma değer” yaratmadan güne oynamalarıdır. Ki, yerden göğe kadar haklıdır. İyi de Alex gibi bir fenomeni bile ( benim de kalıcı ve evrensel başarı adına hayata geçirilmesini tüm benliğimle desteklediğim) bir“antrenör takımı” yaratmak amacıyla gönderme yetkisine sahip bir hoca için az biraz muhafazakarlık olmuyor mu Kuyt’a ayrıcalıklı davranması?

Ya da “futbol pas oyunudur” diyen Aykut Kocaman takımının aylardır bu kadar ahenksiz, dirençsiz ve heyecansız oyununu neyle izah ediyor, edebiliyor, merak ediyor insan.

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü

‘’Maalesef!‘’

30 Ekim 2012, Salı 11:00
YAZININ DEVAMI