Arama

Popüler aramalar

Değerli kazanç

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Seyirciyi de arkasına aldı. Yüklendi ve 10. dakikada bunun meyvesini de gördü. Golde Bekir’in hatası ve de talihsizliğinin yanısıra Riera’nın ortası da mükemmeldi. Aynı Riera, Hasan Ali’nin golünde de gizli asist yaptı. 33. dakikada gelen Selçuk’un dönüş golü de muhteşemdi. Beklenmeyen köşeye özlenen vuruşunu yaptı, dengeyi takımı lehine değiştirdi. Skoru belirleyen duran top vuruşlarının getirdiği 3 gol dışında iki takım da pozisyona girmekte zorlandı.

Oyun genelde orta sahada kilitlendi. Kalecilere iş düşmedi. Mehmet Topal, Meireles ve Cristian’ın etkisiz oyunları karşısında Melo ve Selçuk hamleleri orta saha egemenliğini Sarı-Kırmızı lehine geliştirdi oyun boyunca. İkinci yarıda Fatih hocanın Yekta ve Emre hamleleri doğruydu. Aykut Kocaman’ın da Sezer, Krasic ve Stoch kozları Galatasaray’ın orta saha kalabalığında kayboldu. Meireles’in kırmızı kartıyla da oyun iki taraf için de manen sona erdi. Galatasaray’da Melo oyuna kendini verdi. Riera ofansta iyi işler yaptı. Hamit ilk yarıda iyi oynadı. Umut orta sahaya destek vermeye çalıştı ama yetersiz kaldı. Burak koşu yoluna aradığı topları alamadı. Fenerbahçe’de Sow yalnızları oynadı. Caner etkisiz, Kuyt’ın çabaları yetersiz kaldı. Maçtan önce çok konuşulan Halis Özkahya gecenin futbol adına iyilerindendi. İkili mücadeleleri doğru süzdü, kart yorumları hatasızdı.

Dün gece öne çıkan önemli bir nokta da derbinin tam bir centilmenlik örneği olarak başlayıp bitmesi oldu. Yöneticilerin birbirlerine yaklaşımı, sahada oyuncuların birbirlerine yaklaşımları sahaya yabancı madde atılmaması, taraftarın müthiş koreografisi futbol adına hep görmeyi özlediğimiz tabloları oluşturdu.