Cillop
Fenerbahçe ‘maşallah ile maazallah’ arasında gidip gelen, daha doğrusu o uçtan öbürüne keskin savruluşlar yaşayan bir kulüp. Hem de bütün unsurlarıyla...
Haberin Devamı ›
Moralsiz, santrforsuz, Alex’siz Romanya deplasmanında ne yapar acaba diye düşünüyorsun... Maç başlarbaşlamaz inanılmaz mücadele edip, şiir gibi paslaşıyor ve müthiş pozisyonlar da buluyor. Bu arada kaleyi uzaktan bombalamayı da ihmal etmiyor.
Bakmayın bizim bilmiş güruhun küçümseyip, aşağıladığına... Şimdilerde ön adı ‘Stava’ diye telaffuz edilen bu takım, Şampiyonlar Ligi Şampiyonu olmuş bir ekol takımı... Üç sene önce Liverpool’la deplasmanda oynadığı maçı hatırlayın yeter.
Dos Santos, iki kez ‘boş kale’ fırsatı yakaladı, ‘sağ’lı ‘sol’lu heba etti. İlk yarının sonlarında, Bilica’nın gereksiz varyete girişimi çok pahalıya patlayacaktı. Gökhan Gönül’ün ayak, Volkan’ın da el ucuyla milimetrik müdahalelerini ıskalamamak gerek. Ve direğin kurtardığı müthiş kafa şutu...
Fenerbahçe’nin golü hazırlanış ve bitiriliş itibarıyla mükemmeldi. Emre-Özer-Carlos-Kazım kombinasyonundaki zeka, beceri, hız ve estetik doyumsuzdu.
Haberin Devamı ›
Her şeye rağmen ilk maçtaki saçma yenilgi telafi edildi. Üstüne bir de Sheriff, Twente’ye ateş edince, ‘cillop’ gibi ikili zafer oldu. Bundan sonra hep ‘maşallah’ tarafında kalırlar inşallah. Hangi şart altında olursa olsun, kendi ellerinde olduğu çok açık!