Buruk vuslat
Haberin Devamı ›
Sezonun gerçek galasıydı bir anlamda Kadıköy’deki maç.. Taraftarıyla ve ‘çubuklu’suyla vuslat zamanıydı Fenerbahçe için.
Zaten tek üstün yanı buydu Sarı-lacivertliler’in... Buna bir de galibiyete daha çok ihtiyacı olduğu gerçeğini ekleyelim. Beşiktaş ise moral ve özgüven gibi iki önemli özellikte daha üstündü.
Sezonun ilk derbisine çıkan iki büyüğün tek ortak özelliğine gelince durum vahim. İkisi de takım olmaktan çok uzak ve futbol yoksulu. O yüzden en çok boğuşma, dalaşma, itişme, kakışma ve sinir harbi izledik.
Bu ağır çekim kör dövüşü ve hengame sırasında ilk ciddi girişimler Siyah-Beyazlılar’dan geldi. Sarı-Lacivertliler ilk tehlikeli atağını gerçekleştirdiğinde dakika 25’ti. O dakikada Zapo’nun Niang’ın önünden aldığını, bir dakika sonra Hakan Arıkan yine Niang’a hediye etti.
Sonra sırasıyla Gökhan Gönül, Niang, Dia ve Alex, bomboş 4 pozisyonda ‘kaçırma’ yarışına girip, saç baş yoldurttu. Yoksa maç daha ilk yarıda bitecekti. Hem de Beşiktaş sakatlıktan dolayı iki kayıp vermişken...
İkinci yarıya Beşiktaş daha gayretli ve diri başladı. Fakat ilk gol pozisyonunu bulan geriye yaslanan Fenerbahçe’ydi. Bundan sonra pozisyon harcama sırasını rakibine devretti. Schuster, Emre’nin çıkmasıyla sıkıntıya giren Fenerbahçe’yi, Aurelio’yu kulübeye alarak rahatlattı.
82. dakikada Volkan’ın can havliyle ve parmak ucuyla çıkardığı o topun gol olmaması için sanki doğa üstü güçler devreye girmişti. Sonra Volkan’dan iki çelme geldi. Önce çelme takıp penaltıyı yarattı, sonra Guti’nin penaltı vuruşunu çeldi. Ancak topun sertliğinden dolayı engelleyemedi. Bu bir beraberlik değildir. Gecenin galibi Beşiktaş, kaybedeni Fenerbahçe’dir.