Arama

Popüler aramalar

Bu nasıl futbol?

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Bu görüntüyle Bank Asya 1. Lig takımlarından herhangi birini bile geçebilmesi çok zor. İçeride ya da dışarıda hiç fark etmez. Ne adam paylaşımı, ne alan paylaşımı, ne beceri, ne yardımlaşma, ne oyun ne de pozisyon zekası var ortalıkta... Elbette ve tartışmasız bir tek Kuyt istisna...

Doğru dürüst iki pas bile üst üste yapamadı yine Fenerbahçe... Bir şey yapmaktan çok, rakibe yaptırmamaya çalışan “küçük takım” acizliği içindeydi. Top rakipteyken rölantiye geçip, top ayağındayken ağır çekime geçen bir takım.

Hani bu kafayla, bu oyun anlayışıyla gol atsan ne olacak? Kadıköy’de yine perişan olup hezimet yaşayabilirsin. Spartak Moskova’yı da bir şekilde geçtin diyelim o zaman da grupta “0” çekmeye şimdiden adaysın. Maddi kaybı kurtarırsın ama manevi hasarın telafisi hiç kolay olmaz.

Allah’tan rakip takım, Fenerbahçe’yi kendi futbolcularından çok daha fazla ciddiye almıştı da çok fazla üzerine çullanamadı. Yoksa durum vahim olurdu. Sarı-Lacivertli ekip rakip kim olursa olsun her bölgede baskı yiyor, resmen kucakta oynuyor. Ama rakiplerine de Konya Ovası kadar geniş alan bırakıyor, rahatsız bile edemiyor.

Fenerbahçe’ye transfer olmaktan, hayali para saymaktan “zanlı ve sanık” Emenike’nin pürüzsüz vuruşuyla öne geçti ev sahibi ekip. Sonrası garabet bir panik dalgası. Ardından Kuyt’tan tertemiz bir vuruşla gelen eşitlik. Sonra yine panik atak ve kornerden bomboş voleyle gol yeme ucubeliği...

Emenike’nin golüne rağmen performansı, oyunu taammüden terk edişi ve pervasızca Aykut Kocaman’ın elini öpüşü, Rus savcıların dikkatinden kaçmadıysa şimdiden bir kez daha yandı Fenerbahçe, o da ayrı konu!