Bekir'in gecesi
Haberin Devamı ›
Fenerbahçe de her maçta olduğu gibi orta sahaya binbir güçlükle çıkabildi. Bakalım bu durum ne zaman tersine daha doğrusu olması gerekene doğru dönüşecek.
Fenerbahçe tipik deplasman takımı gibi soğukkanlı bir şekilde atak karşıladı. Defansta hiç az adamla yakalanmadı. Yine sakin ve dikkatli bir şekilde en uygun anı kollayıp, uzun toplarla pozisyon üretmeye çalıştı. Milimetrik paslar atan Meireles’in sakatlık sonrası ayak ayarı biraz bozuk. Pasın yönü ve şiddeti konusunda sıkıntı yaşıyor. Herkes ilk yarının başladığı gibi bitmesini beklerken Bekir, Sow’a nispet yaparcasına röveşataya kalktı ve belki kariyerinin golünü attı. Marsilya ikinci yarıya kelimenin tam anlamıyla baskınla başladı. Amaç Fenerbahçe’nin dikkatini dağıtmak, panik atağa sürüklemek ve bu kaostan erken bir beraberlik golü bulup çökertmekti. Ancak Sarı-Lacivertliler’in bu kez ikrama hiç niyeti yoktu. Baskın taktiğini önce sükunetle paslaşarak kırdı, sonra da Volkan’ın müthiş konsantrasyonuyla eritti.
Kuyt dün gece iştahıyla, becerisiyle, hırsıyla, mücadelesiyle, yüreğiyle, tecrübesiyle ve zekasıyla yine sahanın her yerindeydi. Defansta, orta sahada ve forvette bütün pozisyonların içinde şapka çıkarılacak adamdı.