Arama

Popüler aramalar

Adı konamaz

Haberin Devamı

En başta yapılması gereken, en sonda yapıldı. Yapıldı da, ne yapmak ne yapmak. Ne var ne yoksa kirletildi, murdar edildi, ortalıklara döküldü, ayaklar altına alındı...

Öyle böyle bir rezillik değil. Tehdit iddiaları, belirsizlikler, medya üzerinden ucuz savaşlar. Sonunda yine bildik hikaye; kıvırmalar, inkarlar, yok farz etmeler, kulağının üzerine yatmalar. Herkesi aptal yerine koymalar. Yutkunmak yetmez yutmak lazım da, hadi gel de yut yutabilirsen. Hadi gel de yuttur yutturabilirsen.

Sözleşme garabeti apayrı bir çarpıklık. Tapu falan da değil, resmen tabu... Bırakın düşünmeyi, konuşmayı, dillendirmeyi; yazmayı bile insanın midesi kaldırmıyor. O kadar pespaye, utanç verici bir manzara.

Fenerbahçeliler yeni sezon için umut ve moral olacak hamleler beklerken, haftalardır yönetim ile Daum’un kasti faullerle dolu entrika tefrikalarını okuyup izleyip burnundan soluyor. Taraftar sinire kesti, spor sayfalarına küstü. Franz Beckenbauer ‘sirk’ benzetmesi yapıyor, bir Alman gazetesi ‘Deliler Evi’ diye başlık atıyor. Fenerbahçe’nin teknik direktörü Daum da içkili bir lokantada ayak üstü basın toplantısı yapıyor. İman tahtası sağlam ve mezhebi geniş olanlar için ne güzel bir manzara... Kuş dili ve edebiyatı enstitüsü...

Sevgiyi zaten geçtik de, kimsenin kimseye bir saygısı, inancı, güveni kaldı mı? Her şeyin ayaklar altına alınıp çiğnendiği bu ortamda hangi felsefeyle, hangi hedefe yürünecek? Fenerbahçe sezonu başlamadan murdar ve sabote etmiştir. İtibarını hiç kimsenin aşağılamayacağı kadar aşağılamış, ucuzlatmış ve gülünç duruma düşmüştür.

Kulüp üç kuruşluk adamların ağzına zorla ve kasten sakız edilmiştir. Lafı dolandırmanın anlamı yok; vizyon da, misyon da iğfal edilmiştir. Hepsinin masal, hatta bir balon olduğu konusunda hiçbir kuşku kalmamıştır.

Ya bu rezillikler hiç yaşanmayacaktı ya da yaşandıysa da hiç uzatmadan gereği yapılıp üstü kapatılacaktı. Şimdi durumdan vazife çıkaran ‘tescilli bir dalkavuk’, Christoph Daum’a ‘6 milyon Euro için bu yapılır mıydı, buna değer miydi?’ diye bir soru soruyor. Bu sorunun doğru adresi Daum mudur, yönetim midir? Ya hiç dayak yememiş ya da hesap bilmiyor. Ya da hesabı başka...

Daum o sözleşmeyi silah zoruyla mı imzalattı? Devam edilecek ya da ayrılacaksa, oturur medeni şekilde konuşulur ve biterdi. Bu çirkinlikler serisinin tahribatı hangi bedelle ölçülebilir. Meğerse şu şampiyonluk Fenerbahçe’den bile daha değerli bir şeymiş.

Rahmetli İslam Çupi ‘adı konamaz bir büyüklük’ olarak tarif eder Fenerbahçe’yi... Peki şu olup bitenlerin ‘adı konabilir mi?’ Kelime haznesi geniş bir babayiğit varsa yönetimde o koysun adını... Benim dağarcığım yetersiz kalıyor da!

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü