Arama

Popüler aramalar

‘’Efes ezdi geçti‘’

Anadolu Efes, 4.5 yıldır yenemediği Real Madrid’i, Sinan Erdem’in parkelerine gömdü: 76- 60. Geçen yılın Final-Four’da final oynayan iki takımın mücadelesi, belki haftanın maçıydı. Ama iki takımın oyun tarzından çok uzak bir mücadele izledik.

Efes, atarak değil, Real Madrid gibi Euroleague’in en yüksek skor potansiyellerinden birine sahip olan takımı Real Madrid’i 60 sayıda tutarak kazandı.

Maça Real, 3 üçlükle, 9-0 başladı. Ama periyodun devamında Lacivert-Beyazlılar, potasında bir basket dahi görmedi. Her ne kadar hücumda kendi de ritm bulamadı ama Singleton’ın sayılarıyla ilk çeyreği 15-11 önde bitirdi.

Real 0/8 ile başladı

Real, kullandığı 8 iki sayılık atışın hiçbirinde isabet bulamamıştı. Ama temsilcimiz bu fırsatı değerlendiremedi ve konuk ekip Deck’in ekstra sayıları ile soyunma odasına 31-29 önde gitti.

Real gibi bir takımı devrede 31 sayıda tutup öne geçememek, ikinci yarı için avantaj kaybı gibi duruyordu. Ama Lacivert-Beyazlılar, aynı savunma konstantrasyonunu devam ettirme başarısı gösterdi. Hücumda ise Miçiç ve Larkin’in üçlükleri oyunu rahatlattı. Ardından Simon devreye girdi.

Geçen yıl Barcelona’da yokları oynayan Singleton, Panathinakios günlerinden esintiler sunmaya başlayınca Real Madrid gibi bir dev, Efes karşısında küçüldükçe küçüldü. Dunston da pota altında oyunu ağırlığını koyarken farkı giderek farkı açan Anadolu Efes, salondan 76-60 galip ayrılıp, 4. haftada 3. galibiyetini almayı başardı.

25 Ekim 2019, Cuma 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Hoş geldin partisi‘’

8 aydır parkelerden uzak kalan Joffrey Lauvergne’nin 13 sayıyla takımın en skoreri olduğu maçta Fenerbahçe Beko, henüz galibiyeti bulunmayan Bahçeşehir’i yaptığı iyi savunma ile geçti, Basketbol Süper Ligi’nde 4’te 4 yaptı.

Euroleague’de ilk galibiyetini hafta içi Baskonia karşısında alan Sarı-Lacivertliler, İNG Basketbol Süper Ligi’nde de namağlup serisini sürdürdü. En önemlisi, geçen sezon şubat ayında sakatlanan ve o günde bu yana forma giyemeyen Joffrey Leuvergne’nin parkelere hızlı bir dönüş yapması oldu. Bahçeşehir karşısında 13 sayı ve 5 ribauntluk bir performans sergileyen Fransız pivot, fizik olarak da iyi bir görüntü çizdi.

Sarı-Lacivertliler, hücumda yine çok akıcı ve verimli oynamasa da, 40 dakika boyunca savunmada konsantreydi. Bütün periyotlarda rakibini 20 sayının altında tutan Kanarya, oyunu sürekli kontrol ederken, dakikaları da tüm oyunculara dağıtıp kazanırken fazla yıpranmadı.

De Colo bu kez devrede değil

7 asist yapan Sloukas, yavaş yavaş forma girdiğini gösterirken, gözler Baskonia maçında 39 sayı atan De Colo’nun üzerindeydi. Fransız yıldız, bu kez çok fazla top kullanmadı, 7 sayı atarken, 5 ribaunt alıp, 5 de asist yaptı, yine takımına ciddi katkıda bulundu.

Geçen yıl ligin en çok para harcayan takımlarından biri olan ancak Play-Off’a bile kalamayan Bahçeşehir ise şu anki görüntüsüyle yine hedefin çok uzağında kalır.

21 Ekim 2019, Pazartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Efes hata yapmadı‘’

Euroleague’de ilk deplasman sınavına çıkan Anadolu Efes, iki maçını da farklı kaybeden, bana göre Eurocup ayarında bir takım olan Valencia’yı, ikinci yarıda doğruları bulunca devirmeyi başardı. Bandırma’da şok bir yenilgi alan, ardından da orada kalıp ceza idmanları yapan Efes, maça çok kötü başladı. Valencia ise bir o kadar agresifti. Onlar da 3. hafta sonunda iç sahada bir galibiyet almak istiyorlardı.

‘Dunston ve Pleiss düşünülmedi!’

İlk yarıda iki takım da savunmayı bir kenara bir kenara bıraktı çok kolay hücum etti. Geçen hafta Alba Berlin karşısında normal sürede 95 sayıyı potasında gören Efes, Valencia karşısında da soyunma odasına 46-39 geride gitti. Tamamen, Micic, Larkin, Simon, Peters ve Beaubois’nin şutlarına bakan, iki pivotu Dunston ve Pleiss’ı 20 dakika boyunca hiç düşünmeyen Lacivert-Beyazlılar, ikinci yarıda iç-dış dengesini aklına getirince, maçın rengi de değişti.

‘Daha iyi savunma’

Dunston 3. periyotta ikili oyunlar sonrası 4/4 isabet oranı ile 8 sayı atınca, Efes’in dış oyuncuları da rahatladı. Daha iyi savunma yapan son finalist, 30-17’lik seriyle tek periyotta işi bitirdi.Efes’te Singleton hariç, rotasyona dahil olan tüm oyuncular hücumda ciddi katkı verirken, yüzde 22 ile üçlük atmalarına rağmen böyle bir galibiyet almaları, çok önemliydi. Maçın yıldızı 15 sayı ve 12 asistle Micic olsa da Simon ve CSKA’da hayal kırıklığı yaşayan, ama bu yıl Moerman performansına çıkacak gibi görünen, takıma inanılmaz uyum sağlayan Peters’ın katkısı çok değerli oldu.

19 Ekim 2019, Cumartesi 12:32
YAZININ DEVAMI

‘’Fenerbahçe kabuk değiştiriyor‘’

Obradoviç yönetiminde ilk kez sezona iki yenilgi ile başlayan Fenerbahçe Beko için mutlaka kazanılması gereken bir maçtı. Gerçi 31 hafta daha oynanacak belki ama, 3’te 0’la başlamak kafalarda soru işareti yaratabilirdi.

Bu yıl ilk kez taraftarı önüne çıkan Kanarya, istekli ve coşkuluydu belki ama özellikle ilk yarı, ilk iki haftadan farklı bir hücum performansı sergileyemedi. Baskonia, iki 4 numarası Shengelia ve yerine giren Pollonara ile Fenerbahçe savunmasını geçerken, Kanarya’da bu yılki en büyük sorun olan top kayıpları devam etti. De Colo girince oyunun rengi değişti.

Fenerbahçe bu yıl kabuk değiştiriyor. Transfer döneminde de yazmıştık. Sarı-Lacivertliler, belki de ilk kez De Colo ve Williams gibi süper yıldız seviyesinde takviyeler yaptı. Bünyenin buna alışması da zaman alacak.

Sarı-Lacivertliler, 5 yıl üst üste Final-Four oynarken, hep topu ve sorumluluğu paylaşan bir takım olmuştu. Bogdanoviç varken bile De Colo kadar top kullanmıyordu belki. Zaten Fenerbahçe’nin geriden gelip öne geçmesindeki faktör bence De Colo’nun attığı 39 sayıdan ziyade kritik anlarda Datome’den gelen üçlükler, Vesely’nin pota altı katkısı ve durumun farkında olan Kaliniç’in ısrarla top kullanmasıydı.

Ön plandaydı

Bu seviyelerde işin içine en az 4-5 oyuncunun girmesi gerekiyor ki, istikrarlı bir basketbol oynansın.

De Colo, belki de kariyerinin en muhteşem performanslarından birini sergiledi. Çok formdaydı. 21’de 15 isabet oranı ile 39 sayı ve 5 asistle oynadı. Kaybedilen iki maçta da De Colo, ön plandaydı.

Şimdilik alışık olmadığımız bir Fenerbahçe var sahada. İlerleyen haftalarda Fransız yıldızın kullanacağı top sayısı azalacak, diğerleri daha fazla devreye girecektir.

18 Ekim 2019, Cuma 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Hasret sona eriyor‘’

Euroleague’de 3. hafta başlarken, Fenerbahçe Beko, Obradoviç yönetiminde ilk kez 3. haftaya galibiyetsiz giriyor. Sezonu Real Madrid yenilgisi ile açan, ardından Belgrad’da çok kötü bir oyun sonrası Kızıl Yıldız’a mağlup olan Sarı-Lacivertliler, taraftarı önünde çıkacağı ilk maçta, ilk galibiyetini almak isteyecek.

Bütün takımlar gibi Dünya Kupası olduğu için Fenerbahçe de iyi bir hazırlık dönemi geçiremedi. Üstüne sakatlıklar da eklenince, Sarı-Lacivertliler’in iyi durumda olması beklenemezdi. Yine de gerek Madrid’de, gerekse Belgrad’da maçı kazanacak noktalara getirdiler. Şimdi rakip Baskonia...

Bask ekibi de bu yıl kadrosunda Voigtmann, Huertas, Poirier, Hilliard gibi isimleri kaybederken, NBA yıldızı Nick Sitauskas dışında öyle ahım şahım transferler yapmadı. Sitauskas da sakatlığı nedeniyle halen forma giyemedi.

Yine de ekol olan, geleneği bulunan Baskonia, hiçbir zaman kolay lokma olmayacak. Zalgiris deplasmanında kazanan, Khimki’yi de zorlayan Bask ekibi, Ülker Arena’da da ekibimize sıkıntı yaratacaktır. Ama Obradoviç’in üst üste üç yenilgi almamak için takımı gerek mental, gerekse taktiksel olarak maça iyi hazırlayacağını düşünüyorum. Sarı-Lacivertliler, bir şekilde kazanmanın yolunu bulacaktır.

17 Ekim 2019, Perşembe 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Efes siftah yaptı‘’

Anadolu Efes ile Alba Berlin arasında çok enteresan ama fazlasıyla keyifli bir maç izledik Sinan Erdem’de... İki takımın müthiş hücum performansı, normal sürede 95’er sayı atmaları, seyirciler için tam bir görsel şölendi belki ama çok da Euroleague standartlarına uygun bir müsabaka değildi.

Atarak ayakta kaldık

Bunda Alba Berlin’in, sürekli geçiş hücumlarını kullanması, bazen bir pas bile yapmadan topu potaya atmasının rolü büyüktü. Efes’te de açık alan basketbolunu seven çok oyuncu olunca, izlerken bile yorulduğumuz bir maç oldu. Alba, Nnoko hariç, bütün oyuncularından üç sayılık isabet bulabilen bir takım. Oyunu sürekli açtılar ve çok yüksek yüzde ile şut attılar. Efes savunması buna bir çare bulamazken, Alba gibi atarak ayakta kaldılar.

Larkin kaldığı yerden

Sakatlıktan çıkan Shane Larkin, bu salonda oynadığı son maçta alev alev yanıyordu, bıraktığı yerden devam edeceğini gösterdi. 26 sayı ve 5 asistle oynarken, ekürisi Miçiç 23 sayı ve 13 asistlik bir performans sergiledi. İki oyun kurucu 49 sayı atarken, iki pivot Dunston (18) ve Pleiss (16) toplamda 34 sayı üretti. Hem içeriden hem dışarıdan çok rahat sayı buldu temsilcimiz ancak maçı uzatmada kazanabildi. 25 saniye kala Efes 106-105 öndeyken ve top da kendilerindeyken Renesses’in faul yapmama tercihi, Alba Berlin’in maçı kazanma ihtimalini sıfırlarken, ekmeğimize de yağ sürdü.

12 Ekim 2019, Cumartesi 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Fener hazır değil‘’

Fenerbahçe Beko, Obradoviç döneminde bir çok kötü maç oynadı, bir çok kez farklı yenildi ama bu kadar kötü hücum ettiği bir maç daha oynamamıştı. Sakatlıktan dönen Vesely, ilk beşteki yerini alırken, De Colo dışında takıma katkı veren bir oyuncu bile çıkmadı.

Stark Arena’da 17 bin kişi vardı. Ama Fenerbahçe böyle atmosferlere alışıktı. Kızılyıldız’ın evinde kolay kaybetmeyeceğini, mücadele edeceğini biliyorduk ama hücumda bu kadar durağan olabileceğini hiç tahmin etmemiştik. Aslında işin mücadele kısmında hiç sorun yoktu. Savunmada mükemmele yakındı Kanarya. Sadece gereğinden fazla hücum ribaundu verdiler rakibe. Ama hücumlar felaketti.

Çok yavaş oynadılar

Kanarya açık alan basketbolunu seven, çok fazla geçiş hücumu deneyen bir takım olmadı hiç bir zaman. Ama en iyi yaptıkları şey, set hücumlarını çok hızlı ve doğru oynamaktı. Dün ise çok ama çok yavaş oynadılar. Her hücumda top bir oyuncunun elinde patladı, o da el üstü üçlük atmak durumunda kaldı. Her şeye rağmen Fenerbahçe Beko maçı kazanacak noktaya getirdi.

Sıkıntılı geçecek!

5 dakika kala Ali Muhammed’in üçlüğü ile fark 2’ye indi: 53-51. Ama mola dönüşü Kızılyıldız’ın 5-0’lık serisi, yapılan basit top kayıpları, Fenerbahçe’nin son umudunu da yitirmesine neden oldu. Sarı- Lacivertliler, ilk kez bir sezona 2 yenilgi ile başladı.

Daha yolun başı. Köprünün altından çok sular akacak. Ama şu anki durum, bireysel olarak birçok oyuncunun formsuz olması. Ali Muhammed, Sloukas, Datome, Kaliniç ve Ahmet hiç hazır değil. Real maçının yıldızı Williams sayı atamadı. Sezon başı sıkıntılı geçecek. Ama önemli olan mart ve nisan ayında formda olmak.

11 Ekim 2019, Cuma 06:01
YAZININ DEVAMI

‘’Fenerbahçe şampiyon‘’

Sezon başında takımın başına İspanyol coach Lapena’yı, menacer olarak da eski oyuncuları Arzu Özyiğit’i getiren Fenerbahçe, Kayseri’de oynanan maçta Çukurova karşısında çok üstün bir oyundan sonra galip gelip Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı müzesine götürdü. Geçen yıla oranla daha dar bir bütçe ile yola çıkmasına rağmen Anna Cruz ve İagupova gibi Avrupa’nın önemli oyuncularını kadrosuna katan Kanarya, oldukça dengeli bir takım kurdu.

13 top çalma işi bitirdi!

Geçen yıla oranla zayıflayan Çukurova, alan savunması yapıp rakibin şutlarını riske etmeye çalıştı. Başka çaresi de yoktu. Ama ilk yarıda Sevgi Uzun 3/4, Zandalisini de 3/3 ile üçlük atınca Sarı-Lacivertliler, üstünlüğü ele aldı. Farkın açılmasındaki en büyük faktör ise Sarı-Lacivertliler’in daha ilk yarıda 13 top çalmasıydı. Bu çaldıkları topların neredeyse tamamında boş turnike bulan Fenerbahçe, soyunma odasına 47-26 önde gitti.

Çukurova’ya Coffey yetmedi

Çukurova adına ayakta kalmaya çalışan tek oyuncu Coffey oldu. ABD’li uzun çok enteresan yeteneklere sahip. İlk yarıda 4’ü, Fenerbahçe’nin en zayıf halkası gibi görünen Williams’a olmak üzere tam 6 blok yapan Coffey, takımının daha da fazla sayı yemesine engel oldu. İkinci yarıda da Cruz ve İagupova üçlüklere eşlik edince fark 24 sayıya kadar çıktı: 58-34. Kalan bölümlerde maçın dengesi değişmedi ve Sarı- Lacivertliler salondan 86-62 galip ayrılıp Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı kazanmayı başardı.

10 Ekim 2019, Perşembe 06:01
YAZININ DEVAMI