Bir umut daha var

Haberin Devamı ›
Önce Lincoln, ama Brezilyalı’nın savunulacak bir tarafı olmadığı için susuyoruz. Sonra üzeri örtülen Baros olayı. Patlayan Nonda, yine yöneticilerin araya girmesiyle tatlıya bağlanan sıkıntı. Son olarak antrenmanda yaşanan Ayhan isyanı. Kim bilir daha neler var kapalı kapıların ardında? Bülent Korkmaz’ın gelişiyle yaşanan gerilim saatleri... Florya kreşi ya da eğitim kampı! Bülent hoca sezon başı gelse bu hareketleriyle haklı olabilir kendine göre. Alkışlarız. Ama light ve aşırı hoşgörü sahibi Skibbe’den sonra ne yapsan nafile. Yatay geçiş, yapay geçişe dönüşür. Öyle de oluyor. Kaldı ki milyonluk ayaklara bebe ya da erat muamelesi nereye kadar...
Bülent Korkmaz’ın üzerine gitmemiz belki yadırganıyordu önceleri, fakat şimdi herkeste benzer nakarat. Bizim derdimiz asla Korkmaz’la değil. Zaten ortada böyle bir sıkıntı da olamaz, hele şahsi olarak. Ama baştakilerin yanlış kararları, geç kalınmış kararlar yolun sonunu getirmiştir. Tabii çaktırmamaya çalışsalar da aralarındaki fikir ayrılıkları da sekte vurmuştur zirve yarışına. Birinin tuttuğunu diğeri koparmaya çalışınca şampiyonluk mucizelere kalmıştır. Aslında fikstür avantajına bakarsak bir umut var. Ama son maçta oynanan futbolla değil bugün oynanacak Ankaraspor’u, Hacettepe’yi bile geçemezsin. Sakın sakatlıkları ya da cezaları bahane edip kendinizi kurtarmaya çalışmayın. Hele Lincoln üzerinden ‘mazeretim var’ deme hakkınız hiç yok.
Evet hâlâ bir umut var. Önce futbolculara; tek çare her şeye sünger çekip birlik olun. Grupları birleştirin, malum kişiyi aranıza alın. Siz de biliyorsunuz ki onsuz olmuyor. Yöneticiler; aranızdaki fikir ayrılıklarının bu takımı ne hale soktuğunu siz de biliyorsunuz. Adisyonu sezon sonuna saklayın. Bülent Korkmaz; ıslığı bıraktın şimdi sıra polislikte, öğrencilerine daha sevecen ve sıcak yaklaşırsan bak o zaman olacaklara. Ve Adnan Polat; siz de gördünüz ki bu iş tezgahla, mezgahla olmuyor. Tereciye tere satmayalım, özellikle de bir motivasyon ustasına...