MENÜ

Prostat oldum

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Sıkıntılı ve dertliydi... Sordum; “Niçin?” Anlattı Hicabi Turna; “Kuş gibi olmak için gittiğim merkezde, her gün iki yürüyüş vardı ve 7 km. parkur bitmeden, teşaşüre dahi izin verilmedi. Prostat oldum.” Siyami Sirke, “Bizi aç bıraktılar. Kamptaki bir kız arkadaş da ‘Dayanamıyorum’ deyince, gece gizlice odasına girdim. Şiş kebap yedirecektim. Korumalar bastı, camdan atladım ve ayağımı kırdım.” Şahsenem Birtanem, “İyi ki annem sütten kesilmemişti. Geldikçe sütünü emdim de, yırttım” dedi. Burası magazin medyası ve sağlık köşelerinin ‘5 yıldız diyet’ diye tanıttığı bir zayıflama merkezidir ve ancak elim bir kayıp sonrası keşfedilmiştir (!)
Doğruları tespit ve yansıtma konusunda özürlüyüz. ‘Tehlikenin farkında mısınız?’ diyen Cumhuriyet Gazetesi hariç. Kilo kaybı kliniğinden, çocuklarımızın enkaz altında öldüğü kurslara, cukkanın gittiği adres bilinmez (!) derneklere, TSK’yı yıpratan kemiksizlere ve daha nice çürüklüklere göz yuman bir hâl ve tarikat aymazlığı, egemen olmak üzere. Üzere de, farkına varan var mı? ‘Benim memurum işini bilir’ düzeyinden ‘Benim gazetecim işini bilir’ günlerine mi erdik?

Komisyona dikkat!

Galatasaray AIG sorunlarını tam bilemeden, Goldman Sachs ile bir gizlilik sözleşmesi yapmış. Sadece Hayri Kozak ve Murat Ece, ‘Tehlikenin farkında mısınız?’ dedi. Dedi de, Yarsuvat’ın ‘siyahi’ teşbihi kadar ses getirmedi. Oysa Ada kazığı çok çok 500 YTL’ye patlar. Ya yine yanlış bir anlaşma? Yüz milyonlarca Dolar zarara. ‘Goldman Sachs’ adı da, ‘Goldman sex’ fiili diye literatüre geçer. Dikkat! Sonra ‘5 milyon dolarlık bir komisyon’ lafı dolanıp duruyor. Yani? Bu işe soyunanların ve kurulacak komisyonun çok özenli olması gerekiyor.
Ali Sunal ‘Fatih Terim’i oynamak isterim’ demiş. İyi fikir. Terim basın danışmanları gibi bir kadro ihdas etsin ve kulübede hemen arkasında bekletsin. Rakip kulübeye haddini bildirme işlerine Sunal bakar, hoca da işine bakar.
Şey!!! Kızılay Gn. Başkanı’na sormak isterim, “Almanya’da bir Kızılay Derneği kurulsa ve cukka toplamaya başlasa... Siz de Deniz Feneri yapımcıları gibi ‘Ay ne yapabiliriz ki?’ mi dersiniz, yoksa derhal mahkemeye mi gidersiniz?”
Bir de Kozak’ın Helvacı’ya gösterdiği kitapçık mı, yoksa Helvacı’nın mikrofonda son söylediği mi doğru? Açıklama bekliyorum.

YORUM YAZ