Arama

Popüler aramalar

Mor Muslera!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Yıllar önce Coşkun Demirbakan çizgi üzerinde rakibine bacak arası atmış ve Teknik Direktör Necdet Niş kulübede kalp krizi geçirerek hastaneye kaldırılmıştı! Hemen kulübeye baktım Mancini memnun mu kızgın mı bilmem ama henüz ayaktaydı! Mor Muslera gösterilerine doyamadı ve ikinci bombayı da yaptı. Ardından alkışlar arasında şovunun bir farklı versiyonuna daldı ve 3. gösteri sahnesi esnasında Konyalı'lar Kaşık Havası tadında bir gol attı. Hemen her Muslera vakasında olay mahallinde biten Gekas topu Recep'e geçirdi ve genç oyuncu affetmedi 0-1. Konyaspor saha paylaşımı, özgüveni ve hücum anlayışıyla futbolseverleri mutlu edecek bir anlayışla sahadaydı zaten.

Ya Galatasaray? 'İyi değil, hatta kötüydü' desem abartmış olmam. Geçtiğimiz hafta orta alan futbolcularında gördüğüm pas sarsaklığı bu kez kaleciden en uca kadar bulaşmış takıma. Burak düşmekten acaip zevk aldığını adeta belgeliyor ve her önüne gelen düşüp kalkıyor. Bu boş işlere Abitoğlu gülüp geçtikçe de sinirleniyor. Olmaz tabii! Melo gayretliydi, ama yeter mi? 90. dakikanın sonunda ortaya çıkacak.

İlk devre Mor menekşe muhabbetinde ve Konyaspor'un 1-0 üstünlüğünde bitecek zannedilirken Umut'un ortasında Drogba ortaya çıktı ve beraberliği şahane bir kafa vuruşuyla sağladı. Santrasız gol Drogba'nın Mor Musleraya armağanı değil de, neydi?

Devre arasını iki ekip sanki bir arada geçirmiş ve galiba şu karara da varmış; 'olabildiğinde karşılıklı hatalar yapalım ve müsabakayı arızalar seronomisi haline getirelim!' Bu fikre uygun bir ikinci 45 dakika. Birbirlerine ikram paslar, lüzumsuz koşular, olmayacak işler ve daha neler neler! Hatta bir ara Sabri reyiz az daha kendi kalesine gol atıyor ve gemisini batırıyordu ama beceremedi! Daha sonra Galatasaray'ın baskısını izliyor ama gol etkinliğine rastlayamıyoruz.

Konyaspor hücumda pas yoğunluğu yerine, Mor Muslera modelinde bir hata arıyor yine. Aslında bizim futbol dünyamızda planlayıp gol atmaya uğraşacağına, bir kenarda rakip şaşkınlığı bekle çok daha fazla fırsat bulursun, gol de tabii. Gekas'ın bizim memlekette çözülemeyen büyüsü belki de bu sitem! Bekliyor, defoyu yakalıyor ve atıyor üzerine de mis gibi para kazanıyor.Helal olsun!

Bir başka bekleyen de Burak'tı. Sol kenarda, muavin hattında dolaştı ve uzun süre Konyaspor savunmasını çizgi halinde yakalamayı bekledi. İşte o fırsat ve Arena'da herkesin adeta nefesini tuttuğu asırlar boyu sürmüş gibi gelen an. Aydın'ın saldığı asist tadındaki topu aldı golcü, 'nefesine güvenen borazancı başı' dedi, gitti ve topu çok şık ağlara bıraktı 2-1. Bu gol sonrası Galatasaray'ın az daha etkin olmaya çalıştığını, ardından da işi 2-1'e bağlamaya uğraştığını izledik. Orta alanda başarılı olduğunu düşündüğüm Çolak çıktı, yerine Ceyhun girdi.

Şu gerçeği de akıllardan çıkarmamak gerek mevkiler, sistemler, isimler değişse de hatalar değişmiyor ve devam ediyor. Türk futbolu geleneksel hataları yabancılar tarafından da itinayla tekrarlanıyor. Galatasaray savunması top çıkaramadıkça kalecisine döndü ve oyunu istenilen düzey ve tempoya çıkarmayı sağlayamadı. 1 golle geri düşmenin sonrasında attığı 2 golle de maçı 3 puana bağladı.
Mancini'yi kritize etmek için devre arasını bekleyecek ve İtalyan'ın esas etkinliklerini yeni yılda göreceğiz diye düşünüyorum.