Milli çıkar
Haberin Devamı ›
10 yıl önce AİG meselesiyle ilgili olabilecekleri yazmıştım? Necdet Çobanlı ağabeyimle, olası felaketi işaret etmiştik. Hayri Kozak, İnan Kıraç taaa o dönemlerden, bu günleri söylemişlerdi. Hele hele Refik Arkan’ın ‘peçeli muhasebe’ sözleri...
Galatasaray Sportif A.Ş. bir açıklama yapıyor ‘Şirketimiz aleyhine QVT FUND LP tarafından İstanbul 3. Asliye Ticaret Mahkeme’sinin 2008/294 E. sayılı dosyası ile 15.02.2008 tarihli şirket genel kurulunda alınan 1,2,3, ve 4. maddelerinin iptali ve kararların icralarının geri bırakılması hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesi talepli açılan davanın 09/02/2009 tarihinde yapılan duruşmasında şirket yönetim kurulu denetçisi dinlenmiştir. Dosyanın bilirkişiden dönmesinin beklenmesine, adalet bakanlığınca davacı şirketin tabiyetinde olduğu ülke ile ülkemiz arasında mutekabiliyet bulunup bulunmadığının Adalet Bakanlığı’ndan sorulmasına, tedbir ve kayyum atanmasına ilişkin işlemlerin dosya geldikten sonra karara bağlanmasına ve bir sonraki duruşmanın 06/04/2009 tarihinde saat 14:00’de yapılmasına karar verilmiştir. SPK’nın özel durumların kamuya açıklanmasına ilişkin Seri:VIII No:39 sayılı tebliğine istinaden aşağıdaki konuları da bilgilerinize arz ederiz.’ Yine şirketimiz aleyhine QVT Fund LP tarafından İstanbul 8. Asliye Ticaret mahkemesinin 2008/12 E sayılı dosyası ile açılan davanın 10/03/2009 tarihinde yapılan duruşmasında davanın kısmen kabul edilmesine karar vererek, Genel Kurul’da alınan 4,5,6 nolu kararları iptal etmiştir.’
Ne demektir bu? Genel Kurul’un atadığı isimlerin açığa çıktığı, üyeliklerinin düştüğü işlemidir. Yani? Bu arkadaşların temsil hakkı mahkemece iptal edildi ve yerine başkalarının gelmesine az kaldı.
Kurumları yönetenler geleceği göremezse, yeni göreve gelenleri de, kurumu da yakar. Galatasaray’ın başına gelen budur. Faruk Süren ve ekibinin AİG operasyonu, kulübü kendi kazandığı parayı dahi ‘borçlanarak’ cebine koyması gafletidir. Yani riske giriyor, iş kuruyor, yatırım yapıyor üstelik te kazanıyor ama zarar ediyorsunuz.
Nasıl becerildi bu? İki şirketten biri sadece yatırım ve üretime yönlendirilip, diğeri de masrafa hiç karışmayıp sadece nakit sayma ve cebini doldurma işlerine bakıyor. Aynı evdeki mirasyedi ve üvey evlat meselesi gibi. Biri hiç sorumluluğu olmadan sadece malı yiyor, diğeri borç ödeyeceğim diye ölüyor.
Camia bu sorunu Polat ve yönetimi meselesi olarak görmemeli... Milli çıkar olarak değerlendirmeli. Daha da geç olmadan.