Eksik o kadar çok ki!
Haberin Devamı ›
Golü yiyene kadar rakip kalede etkili olamadı Fenerbahçe. Golden hemen sonra belirgin bir reaksiyon gösterdi ve hatırı sayılır şekilde ofansif üstünlük de kurdu rakibine Advocaat’ın öğrencileri.
Ancak skor üretmekte zorlandı ilk 45’te.
Bence bunun ana nedeni Lens’in yokluğuydu. Çünkü “boz bulanık sel” anlamı taşır rakip kale için Hollandalı futbolcu.
Sol kulvarda hem İsmail Köybaşı hem de Volkan Şen, biraz başı dumanlı oynayınca ve sağda da Sow onlara eşlik edince, ilk yarıda gülemedi Sarı Lacivertliler.
İkinci yarının başlarında Van Persie’yle golü buldu Fenerbahçe. Ama doğrusunu söylemek gerekirse, maçı koparmak için hiç de bariz bir çaba gösteremedi ve galibiyet adına tartışılmaz bir üstünlük kuramadı.
Tamam, Advocaat’ın eli değmiş takıma. Olumlu anlamda bir karakter sıçraması yaptı Sarı Lacivertliler Hollandalı teknik direktörle. Amma velakin hala özlenen fotoğraf için sabır ve zamana ihtiyaç var, bu kesin.
Tabii, bireysel anlamda da göze batan zaaflar yok değil. Mesela Sow çok eksik, hem fiziksel hem de zihinsel anlamda. Hani tanımasak, bu olsa olsa “Çakma Musa” deriz şu anki performansına bakarak.
Elbette Osmanlıspor deplasmanından alınan 1 puan değerlidir. Fakat puan farkı da açılıyor üsttekilerle. Bu gerçek de rahatsız edici Sarı Lacivertliler adına.
Şunu da söylemek zorundayım ki, Fenerbahçe’nin en büyük sorunlarından biri de Volkan Demirel’in performansıdır.
Bir diğer önemli uyarım da hakemlerle ilgili. İyi bir hakem 22 futbolcunun da sahada kalması konusunda duyarlı olmalıdır. Ancak aynı hassasiyeti topun oyunda kalmasındaki süre için de göstermelidir. Dün akşamki maçta top 45 dakika oyunda kaldı mı acaba, Sayın Mete Kalkavan? Lütfen maçı tekrar izleyin.