Yeni bir hücum planı
Haberin Devamı ›
Şaşırtıcı biçimde dengeli savunma yapabilen, hücumda sabırlı ancak yaratıcılıktan inanılmaz derecede uzak bir Yanal takımı...
Antalyaspor’un kaleyi tutan ilk vuruşunda golü yiyene kadar ev sahibi Gökhan ve Cale ile iki net fırsatı auta yollamış, Colman ve Selçuk’un attığı iki güzel şut Ömer tarafından kurtarılmıştı. Selçuk’un ortaladığı topta Umut’un dokunamadığı da cabası. Golden sonra 10 dakika dağıldılar sonra inisiyatifi yine ele aldılar ancak yaratıcılıktan yine çok uzaktılar. Kötü oynayan, maç eksiği sırıtan Orhan Ak’ın kanadını iyi kullanamadılar.
Umut ve Gökhan gibi hava topunda etkili iki santrfor olmasına rağmen ortaları sıfıra inip değil de, ceza alanına 15 metre kala yaptılar. Yalçın ve Dziewicki sağdan soldan yapılan ortaları (şişirmeleri de diyebiliriz) rahatça uzaklaştırdı, diğerlerini de Ömer topladı.
Kornerler dışında ilk yarıda bir kez, o da 45’te sıfıra indiler. Onda da Tayfun arka direkte bomboş bekleyen Umut ve Gökhan’a pas atmayı değil, kaleye şut çekmeyi tercih etti. Berbat tercihinden midir, savunmada aksamasından mı bilmiyorum ama Tayfun-Serkan değişikliği doğruydu.
2. yarı da ilk yarının kopyası gibiydi. Trabzon topları şişirerek, kaleye sırtı dönük ve stoperlerin kucağındaki santrforlara atılan paslarla, ceza alanı dışından atılan gayrı ciddi şutlarla gol aradı bulamadı. 27 şutta 8 isabet ciddiyetsizliğin ya da konsantrasyon eksikliğinin bir göstergesi değil mi!
Maçın sonunda nihayet Selçuk’la şahane bir pas, Gökhan’dan müthiş bir depar ve ‘kral işi’ vuruşla galibiyeti ve zirveyi yakaladılar.
Bu ağır zeminde 2 defa geri düşüp maç kazanmak şüphesiz ki moral de kazandıracak. Takım savunmasını bu denli geliştirmiş Trabzon hücum organizasyonunu da birinci sınıf yaparsa şampiyonluk uzak değil. İki kanada birer adam ve sıfıra inmek şartıyla...