Bu filmin sonu
Haberin Devamı ›
Zirvedeki tüm rakiplerinin puan kaybettiği haftada, Bünyamin Gezer’in biri ucuz iki sarı kartla Nadareviç’i atmasıyla ilaç gibi gelecek 3 puanı kaybetti Galatasaray. Büyük ihtimalle şampiyonluğuda.
Hamburg maçının 60. dakikasından sonra oyuncuların fiziksel çöküşünü görmüştük, ruhende çökmüşler. İlk devrede birisi İvesa’nın kurtardığı 3 pozisyon yakaladılar Kewell’la ama ne hücumda çoğaldılar, ne alan daralttılar, aslına bakarsanız ne de futbol oynadılar. Rakibin 10 kişi kalması Galatasaray’ın daha kolay top yapmasını, rakip ceza alanında 1 kişi fazla bulunmasını sağlayacaktı ama 10 kişiyle daha uzun süre Fenerbahçe’yle oynayıp mağlubiyetten kurtulmayı başaran Eskişehirspor’un hücum silahı Youla sahadaydı. De Sanctis, Doğa’nın bir şutunu kurtardı ama Yuoula’nın kini kurtaramadı. Sezon başından beri kötü yönetilen, kötü antrenman yapan, futbolcuya dayalı düzende yaşayan Galatasaray kazanamazdı. Üstelik futbolcuya dayalı düzen hala devam ediyor. Takımın bonservis değeri en yüksek oyuncularından biri, büyük ihtimalle pasaportu aynı oylmayan arkadaşları istemediği için oynamıyor, oynatılmıyor. Lincoln, takımı can verirken ısınmıyor, ısıtılmıyor. Ne o takıma girmek için çaba gösteriyor, ne de kriz yönetemeyen insanlar O’nun takımın pir parçası olması için çaba sarf ediyor. Kısacası Galatasaray yönetimi ne ektiyse, Skibbe’den sonra Bülent Korkmaz onu biçiyor.
Eskişehirspor, Galatasaray hem idari hem teknik olarak ne yapıyorsa, tersini yaptığı için kazanıyor.