MENÜ

Üç büyüklerin tarihi haftası

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

1997 yılında tarihe “kara perşembe” olarak geçen Tofaş-Aris Koraç Kupası finali ve Efes-Asvel Final-Four öncesi son maçının oynandığı 2 nisanın ardından, kulüpler bazında en önemli sınav haftası başlıyor Türk basketbolu için. Geçen 11 yılda Efes’in iki Final-Four’u dışında final yüzü göremedik, “Türkiye’nin en başarılı takım sporu” diye böbürlendiğimiz basketbolda.
Sürekli söylüyoruz, bu sezon Türk basketbol tarihinin en kaliteli ligi yaşanıyor. Ve bu ligden çıkan 3 takım, bugün ve yarın kendilerini Avrupa’da son sekize atma yolunu arayacak. Belki bu sayı 5’e çıkacaktı, Efes’in seçtiği Amerikalılar sadece zeki ve çevik çıkmasa, tek başına bir takım gibi oynayan Telekomlu Michael Wright sakatlanmasaydı.
Gelelim elimizde kalanlara.
ULEB Kupası’nın en başarılı takımı Beşiktaş, Belgrad’da berabere kaldığı Akatlar’da konuk edecek. Galatasaray-Asvel serisini düşündüğümüzde kolay bir galibiyet beklemesin kimse, özellikle de taraftarlar. Akatlar’ın tıklım tıklım dolu, Beşiktaş’ın da Kızılyıldız’ın deplasmanda da bir çok kez kazandığını unutmayıp çok konstantre olması gerekli.
Geçen hafta bahsetmiştik. İspanya’ya giren bırakın galibiyeti fark yemeden çıkamıyor. Bir gün önceden Kanarya adasına uçan Galatasaray, 25 sayı önde başlayacak son 40 dakikaya. İki büyük çok ama çok yakın ilk kez düzenlenecek olan Final-Eight’e. İlk gün birbirleriyle karşılaşacaklarına göre ULEB’de yarı final cebimizde olacak bu geceyarısı. Karşıdan bana göre kupanın en büyük favorisi Joventut Badalona ile Pamesa galibi gelecek olsa da, tek maçlarda hiçbir sonuç sürpriz sayılmaz.
Bir başka büyük Fenerbahçe de, kendi tarihinin en kritik maçını oynayacak Abdi İpekçi’de TAU Ceramica ile. Yenerse, “Bu acemi takım Euroleague’de fazla ilerleyemez” dediğimiz Fenerbahçe bir ilki gerçekleştirecek. Abdi İpekçi’nin dolu olması değil, tribünlerin hakem ve rakip üzerinde büyük baskı kurması gerekiyor artık. Hakem düdük çalarken bin kere düşünmeli, rakip potaya şut atarken eli titremeli. Bu nasıl olacak? Şarkılar türküler yerine, aleyhte çalınan her düdük sonrası, rakibin her hücumunda salondan uğultular yükselmeli. Maçı yaşamalı tribünler, galibiyeti ne kadar istediğini sahadakilere hissettirmeli tabii taşkınlık yapmadan, sahaya birşey atmadan. Ancak bu şekilde içsaha avantajı kullanılabiliyor basketbolda, İspanya’da, Yunanistan’da, İtalya’da olduğu gibi. Sonuçta TAU Ceramica’nın hiçbir iddiası yok. Kazanmak için oynayacaktır, ama canını dişine de takmayacaktır böyle bir atmosferde. Şunu da unutmamak gerekir ki, geçen yıl da İspanyol ekibi aynı şartlarda gittiği Roma’da, Lottomatica’yı yenip rakibin tüm umutlarını yok etmişti, 6’da 6 yaparak çıktığı TOP 16 grubunda.
Bizim ligimizde ise 8 takım can çekişiyor ligde kalabilmek için. Arka arkaya 4 kez kazanan TED Kolej, Play-Off’u zorlamaya başladı, 3 kez galip gelen Oyak Renault da biraz rahatladı. Her hafta sıralamada değişiklik oluyor. Efes, evinde bir kez yenilen Antalya’yı Antalya’da yenerken, Mustafa Abi’nin müthiş oyunu dikkat çekti. Görev adamı olan Mustafa Abi, adam yokluğunda herşeyi yaptı. Sayı attı, ribaunt aldı, savunma yaptı, kritik galibiyetin mimarı oldu.

YORUM YAZ