Fener, potayı dövüyor

Lider Anadolu Efes, ligin dibinde yer alan Antalya Büyükşehir Belediye’yi uzatmada yenebiliyorsa, Galatasaray Medical Park’ı eksik olmasına deviren Beşiktaş Milangaz ligin acemisi Hacettepe Üniversitesi’ne boyun eğiyorsa, hiçbir maçın garantisi olmadığının resmidir.
Son 3 haftada 2 galibiyet alan Hacettepe, Beşiktaş’ı tecrübeli Hüseyin Beşok’un basketi ile yenip aralık ayını son derece faydalı geçirdi.
Coach Alp Bayramoğlu ligin en tecrübesiz ismi olmasına rağmen mevcut kadrosunu çok iyi kullanıyor. Özellikle tecrübeli Murat ve Hüseyin’in yanı sıra yabancılarından da maksimum verim alıyor. Ankara’da artık kolay kaybetmeyeceklerinin mesajını fazlasıyla verdiler.

Banvit’i tutana aşkolsun!

Haftanın maçı Banvit-Fenerbahçe arasındaydı.
Bandırma ekibi öyle bir kabuk değiştirdi ki, inanılır gibi değil. İlk 4 haftada 3 yenilgi almışlardı. Sonra vites artırdılar. Ligde üst üste 7 galibiyet, Eurocup’ta ise 3. 10 maçtır kazanıyorlar. Özellikle Eurocup’ta farklı kazandıkları Kuban ve Gran Canaraia maçları çok değerliydi. Orhun Ene ve ekibinin mutlak hedefleri kupada Final-Four olmalı.
Fenerbahçe’yi eksik yakaladıkları maçta çok doğru basketbol oynayarak devirdiler.
Fenerbahçe Ülker’in bu yıl ligde yaşadığı en büyük sorun düşük yüzdeyle hücum etmeleri.
Euroleague’de yüzde 35 ile üçlük atarlarken, Beko Basketbol Ligi’nde sadece yüzde 27 ile oynuyorlar. Uzak ara ligin en kötü üçlük atan takımı. Bandırma Banvit’ten bile kötüler.
Serbest atış yüzdeledi ise yüzde 66 civarında. En kötü atan takımlardan biri. Euroleague’de ise yüzde 77 ile en iyiler arasında yer alıyorlar.

Yüzde 27 ile 3’lük!

Bogdanoviç 40 üçlüğün ancak 5 tanesinde isabet bulabildi. Ortalaması yüzde 12. İnanılır gibi değil. Euroleague’de ise yüzde 43’le atıyor. Ortalamanın üstü, iyi sayılabilecek bir yüzde...
Çarşamba-Pazar arasında dağlar kadar fark var. Bunun tek izahı, motivasyon eksikliği. Benim aklıma başka birşey gelmiyor. Daha sert ve üst düzey savunmalara karşı çok daha yüzdeli atan Fenerbahçe, daha yumuşak olan bizim ligde potaları dövüyor.
Kanarya’yı ligde yukarılarda tutan en büyük iki faktör aldıkları hücum ribauntları (maç başına 11.5’la zirvedeler) ve ortalama sadece 9 top kaybetmeleri. Bu sayede yendikleri ve yenildikleri tüm maçlarda rakiplerinden en az 10-15 kez fazla hücum ediyorlar. İşin mücadele tarafından bir sorun yok ama bu düşük yüzde maçları kazanmaya her zaman yetmiyor.

Erdemir nefes aldı

3 haftadır kaybeden Erdemir, ligin formda ekibi Aliağa’yı İzmir’de yenip hayata döndü. 2 maç kaybettiler, 5 maç kazandılar, sonra üst üste 3 defa yenildiler. Grafikteki eğrileri çok dik. Ya baş aşağı gidiyorlar, ya da dosdoğru yukarı...
Galatasaray da iki kötü yenilgi almıştı. Sakatlıklardan muzdarip Türk Telekom’u çok kolay geçtiler. Farkın 7 sayı olması aldatıcı. Cim Bom gaz kesmese maç 30 sayılara gidiyordu.
Karşıyaka’nın zorlu fikstründen bahsetmiştik daha önce. Nasıl bir kura çektilerse zirvedeki 7 takımla arka arkaya oynadılar. Çoğunu da kaybettiler. Çıkışa geçecekleri belliydi. Haftalardır kazanıyorlar ve olmaları gerektiği yere yerleştiler.