2009 model aslan

Yeni yılın ilk derbisinde Galatasaray, 2009’a Fenerbahçe’yi yenerek başladı. Yeni coach Koray Mincinözlü yönetimindeki Cim Bom, tecrübeli isim Hüseyin Beşok’un 23 sayı ve 11 ribauntluk mükemmel performansıyla ezeli rakibini 16 sayı farkla yıktı
Haberin Devamı ›
Öncelikle şunu belirtelim, salonda uzun süredir özlediğimiz, derbinin adına yakışır bir atmosfer ve heyecan vardı. Galatasaray taraftarı salonu tıklım tıklım doldururken, bu galibiyeti ne kadar çok istediğini maç başlamadan oyuncularına gösterdi.
Galatasaray da bu kararlılıkta başladı maça. Savunmada öyle sertlerdi ki, daha oyunun başında “kolay basket bulamazsın” mesajını verdi ezeli rakibine. Fenerbahçe ise, bu mesaja fazla bir reaksiyon göstermedi. Galatasaray’ın oyun planını kabul edip, kaçak döğüşen boksörler gibi sadece üçlük atarak hücumları değerlendirmeye çalıştılar. Galatasaray ise ısrarla topu içeri indirirken, Ziziç’le etkili oldu. Çeyrek 23-14 evsahibinin üstünlüğüyle sona erdiğinde Fenerbahçe tam 9 üçlük kullanırken, sadece 4 kez içeriyi kullanmayı denemişti.
İkinci çeyrekte Vidmar-Mirsad’ın yerine giren Oğuz-Semih ikilisi savunmayı toparlarken, Fenerbahçe’de ayakta kalan tek isim Emir Preldziç’ti. Kanarya’nın oyun kurucuları Green ve Mrsiç ilk yarıyı sadece 2 sayı ve 0 asistle tamamlarken, Cim Bom Fener derbilerini bir başka oynayan Hüseyin’in önderliğinde soyunma odasına 35-30 önde gidiyordu.
Tek maçla bir yargıya varılmaz ama savunma coachu olarak bilinen Koray Mincinozlu ilk günden kimliğini takıma yansıtmayı başarmış gibi gözüktü. Fenerbahçe’nin en ağır bastığı yer olan çember altını çok iyi savunan Galatasaray, Vidmar, Semih, Mirsad ve Oğuz’u tamamen etkisiz hale getirdi. Rakibin en büyük zaafı olan dış adam savunmasını da çok iyi kullandı Cim Bom. Graves ve Atkins sürekli rakip müdafayı delerken, dengelerini de bozdu, 3. çeyrek 51-47 sona erdi.
O ana kadar 6 üçlük atıp takımı tek başına ayakta tutan Preldziç dışında sahada yokları oynayan Kanarya’nın en kötüsü Green’in kaptırdığı top sonrası yapılan centilmenlik dışı faul, oyunun kaderini de yavaş yavaş belirliyordu. Taraftar iyice coşmuş, oyuncular da onlara ayak uydurmuştu. 23 sayı, 11 ribaunt ve 4 asistle mükemmel bir performans ortaya koyan Hüseyin, Fenerbahçe’nin son umtularını da yok ederken, Graves’in ekmeğini taştan çıkararak attığı serbest atışlar farklı galibiyetin müjdecisi oldu.
Bu sezon Ayhan Şahenk’te iki maç kaybeden Kanarya, 3. hüsranını yaşadı. Özellikle oyun kurucuların baskıya karşı tepki verememeleri, maçı da 2/14 isabet oranı ile sadece 6 sayı ve 2 asistle bitirmeleri, düzenlizliğin, hücumda hiçbirşey üretememelerinin baş nedeniydi. Sahanın en gençlerinden Preldziç’in 9/13 isabet oranıyla 25 sayı, 5 ribaunt ve 4 asistle oynaması onun ileride nasıl bir oyuncu olacağının göstergesi gibiydi.