Fanatik yazarlarının Beşiktaş-Göztepe maçı yorumları
Süper Lig'in 2. haftasında Beşiktaş, sahasında konuk ettiği Göztepe'yi 3-0 mağlup etti. Fanatik yazarları da, Kara Kartal'ın 90 dakikasını enine boyuna değerlendirdi.
Emine Bulut (Ali Ece)
Güne o kadar acı bir haberle başladık ki futbolu en çok sevenlerimiz bile bu akşam maç oynansa da oynanmasa da fark etmez diye içinden geçirdi. Santradan önce Emine Bulut’un katledilmesine karşı gösterilen duruş, dilerim futbol sahalarından hayatımızın her alanına yayılır. Emine Bulut’un katledilişine sebep olan tüm faktörler toplumdan bir an önce silinmeli. Herkes görevini yapmalı, o yüzden zor da olsa maçı yazmaya çalışacağım.
45’te Avcı’nın 11’i ile idealindeki oyun sistemi uyumsuzluğu bir sürü top kaybı olarak sahaya yansıdı. Oyun sistemi demişken, şu haliyle Lens’in Beşiktaş’ta verimli oynayabileceği bir oyun sistemi zaten yok. İlk iki gol, oyun sisteminden bağımsız olarak Caner’in en iyi yaptığı şey olan ortalarıyla geldi.
Beşiktaş geriden oyun kurarken Caner’in beki bırakıp orta sahaya gelmesiyle değil. Üçüncü gol Ljajiç’in özel yeteneği ile Beto’nun hatasının birleşmesi sonucu geldi. Göztepe’de Beto kadar kötü oynayan en az beş oyuncu vardı.
Gecenin sorusu(Ali Ece)
Oyuncu malzemesine göre oyun sistemi mi, yoksa oyun sistemine göre oyuncu tercihi mi? Sonsuz bütçesi olan Manchester City dahil tüm başarılı takımlarda ikisi arasındaki karşılıklı etkileşim asıl belirleyici değil mi?
Maçın starı(Ali Ece)
Gökhan Gönül, Ruiz, Ljajiç ve top kayıpları hariç Caner ile Oğuzhan Beşiktaş’ın en iyileriydi.
Maçın olayı(Ali Ece)
Beşiktaş’ın kötü bir ilk yarı oynamasına rağmen 2. yarıda toparlanınca farklı kazanması. Bu galibiyetin Avcı’ya daha fazla desteğin yanı sıra zaman da kazandırması.
Kısa mesaj(Ali Ece)
Futbol afyondur evet ancak afyondan ilaç da yapılır. Asıl yapmamız gereken ilaç ise Emine Bulut’u katleden toplumsal hastalığa karşı yapılmalı.
İkinci devre ‘Bu iş olur’ dedirtti (Cem Dizdar)
Pas oyunu sonuç alsa bile tempo ile icra edilmeyince izleyen açısından hayli sıkıcıdır. Bir dönemBarcelona oyunu için ‘Bu kadar pas yapıyor da ne oluyor?’ sözlerini hatırlayalım! Göztepe için anlaşılır belki ancak koca devre boyunca Beşiktaş’ın vasata yaklaşmakta zorlanan oyunu direkten dönen toplar ile golün bile perdeleyemeyeceği kadar sıkıcıydı.
Rakibin kendisine ulaştırdığı onca hatalı pastan pozisyon üretecek olgunluktan çok uzaktaydılar. İkinci devre aktif alanda başta Caner olmak üzere pas aktörü sayısı artıp buna bağlı olarak tempo da yükselince Abdullah Avcı hazırlığı da görünür hale geldi. Gerçi Beşiktaş yakın tarihte çoğunlukla böyledir; ilk devre rölanti ikinci devre sonuç oyunu. İkinci devre oyunu bana ‘Bu iş olur’ dedirtti...
Bitirirken ekleyelim, Beşiktaş’ın devre sonu attığı gole yanıt planlayan Göztepe gördüğü reaksiyon karşısında dağıldı. Bu, geçen sene kıl payı ligde kalan bir takım için hayırlı sinyal değildir.
Gecenin sorusu(Cem Dizdar)
Beşiktaş 50-70 arası oynadığı oyunu ilk devrenin bir bölümüne de aktarabilir mi? Örneğin, ilk 20 dakikaya... Ve, pas oyunu oynama iddiasındaki bir takım için bu zeminin hali nedir?
Maçın starı(Cem Dizdar)
İlk golün asisti ikinci golün bizzat kendisi... Oyuna arkadan katıldığı anlarda Beşiktaş’ı vasatın üzerine taşıyan işlerin sahibi Caner Erkin...
Maçın olayı(Cem Dizdar)
İlk devreyi ‘Acaba takım nasıl oynayacak?’ türü kaygılarla izleyen Beşiktaş tribünlerinin ikinci devre oynanan oyunla birlikte maça tıpkı geçmişteki İnönü performansıyla katılması..
Kısa mesaj(Cem Dizdar)
Beşiktaş ikinci devre oyununu bir an önce olgunlaştırırsa ortaya Başakşehir maçlarının coşkulu kalabalıklar önünde oynanan ve göze hitap eden bir versiyonu çıkar...
Pas trafiği ve coşku(Erman Özgür)
Devrenin sonunda Güven’le golü bulmasına rağmen çok sancılı geçti maçın ilk yarısı Beşiktaş için. Önce oynanmaya çalışan pas oyununun savunma arasına girip yöneten futbolcusu asla Medel değil. Topu atınca ya geri atan ya da pas hatası yapan iki kanat oyuncusu seyredenlere neredeyse jübile tarihini netleştirecek Quaresma’yı arattırdı.
Güven ilk haftaya göre daha hareketli, Oğuzhan geri dönmeye çalışan arada sırada kaliteli işler yapsa da genelde oyundan kopuk. Uzaktan atılan şutlar haricinde pozisyon yok. Göztepe zorlayamayınca da oynanan kötü oyuna rağmen alınan skor. Ve bu skor adeta Beşiktaş takımının üstündeki baskıyı atmasını sağladı.
2. yarının başlaması ile kademe kademe arttı pas trafiği ve coşku. Caner’in orta yaparken attığı gol ile de tavan yaptı. Göztepe’nin gardını tamamen düşüren Ljajiç oldu. Ve Beşiktaş sıkıntılı geçen ilk yarıya rağmen çok net bir galibiyet alarak ilk hafta hayal kırıklığının üstünü çizmiş oldu.
Gecenin sorusu(Erman Özgür)
Beşiktaş’ın ideal kadrosu sahada mıydı? Beşiktaş için ideal kadro bu 11’e en az 3 ya da 4 oyuncu eklendiğinde ortaya çıkacaktır.
Maçın starı(Erman Özgür)
Caner pozisyon kısırlığı yaşanan maçta önce topu adeta Güven’e çarptırarak kilidi açtı. Sonrasında ise yaptığı orta değerini golle buldu ve Caner maçın yıldızı oldu.
Maçın olayı(Erman Özgür)
Victor Ruiz sanki geçen sezon da Beşiktaş’ta oynamış gibi. Son derece rahat ve soğukkanlı. Müdahaleleri yerinde, gösterişsiz ama çok faydalı oynadı.
Kısa mesaj(Erman Özgür)
Göztepe hücum hattı çok özel oyunculardan oluşmasına rağmen hiç pozisyona girememesi dikkat çekiciydi.
Sarıları çıkarmadı(Deniz Çoban)
Bu sezon itibariyle UEFA’da 1. kategoriye terfi ederek önemli bir aşama kaydetmiş olan FIFA hakemimiz Ali Palabıyık, rahat geçen maç için yeterli motive olmuş görünmedi.
76’da Poko’nun Oğuzhan’ın ayağına bastığı pozisyon klasik bir sarı karttı, göstermedi. Gösterse bu Poko’nun ikinci sarı kartı olacaktı. Aslında Poko’nun 3 dakika önce gördüğü ilk sarı kart yanlıştı. Poko, Ljajic’e faul yapmadığı halde Palabıyık sarı kartını gösterdi. 19’da Lens’in rakibinin boynuna, 45’te Gökhan’ın Yasin’in bileğine yaptığı hamlelerde de sarı kart çıkmalıydı.
Beşiktaş hızlanınca..(Umut Eken)
Avcı belli ki bildiğinden şaşmayacak. Topun sahibi olarak oynamak istiyor. Topla çıkıp, doğru adamı bularak..
Alternatifler de üretmiş. Caner'in bir anda merkeze gelmesi, Ruiz'in sola kaçması. Caner'in topu alır almaz tekrar Ruiz'e aktarması. İlk yarıdaki ısı haritası da bunu anlatıyor. Göztepe gibi önde kalabalık basan takımlar olduğunda ise bu plan sürekli işlemiyor.
Planının işlemeyişinin en önemli sebebi, Beşiktaş'ın dizilişi aslında. Her oyuncu uygun pozisyonda topla buluşsa bile bir sonraki pas için alternatif bulamıyor. Takım arkadaşı ya doğru açıda değil ya da topu buluşturamayacağı mesafede. Beşiktaş'ın belki de asıl sıkıntısı pas oyunu değil, sahaya doğru dizilememek. Mesafelerin çok açık olması. Küme halinde hareket edemiyor oyuncu grubu.
Ama dün özelinde bu sorunu aşacak bir plan buldu Abdullah Avcı. İki direkli, bir gollü devreden sonra plan değiştirmek kulağa iyi gelmeyebilir ama mecbur kaldı. Göztepe, planına sadık kalıp kalabalık bir grupla önde basmaya çalışınca, hızlandı Beşiktaş. Savunmadaki kurgu pasları sonrası çok hızlı oynadı. Güven, Ljajiç, Lens ve oyuna girdikten sonra N'Koudou...
Planının işlemeyişinin en önemli sebebi, Beşiktaş'ın dizilişi aslında. Her oyuncu uygun pozisyonda topla buluşsa bile bir sonraki pas için alternatif bulamıyor. Takım arkadaşı ya doğru açıda değil ya da topu buluşturamayacağı mesafede. Beşiktaş'ın belki de asıl sıkıntısı pas oyunu değil, sahaya doğru dizilememek. Mesafelerin çok açık olması. Küme halinde hareket edemiyor oyuncu grubu.
Ama dün özelinde bu sorunu aşacak bir plan buldu Abdullah Avcı. İki direkli, bir gollü devreden sonra plan değiştirmek kulağa iyi gelmeyebilir ama mecbur kaldı. Göztepe, planına sadık kalıp kalabalık bir grupla önde basmaya çalışınca, hızlandı Beşiktaş. Savunmadaki kurgu pasları sonrası çok hızlı oynadı. Güven, Ljajiç, Lens ve oyuna girdikten sonra N'Koudou...
Dün gece değişen planıyla Beşiktaş için her şey güzeldi ama Avcı felsefesi, zorlu ve sabır gerektiren bir süreç gerektiriyor.
Diğer yandan -Burak'ın döndüğünü de varsayalım- Beşiktaş süratli oyunculara sahip. Bu durum hızlı bir geçiş oyunu yaratabilir. Avcı'nın planı değişecekse, bu değişim sabırsız tribün ve Beşiktaş'lı futbolcularla ilgili olacak...