MENÜ

Trabzon'u para bozdu!

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Takımın oyun sistemi aynı. Dörtlü savunma, İki ön libero, ikili ya da tekli forvet, arkasında ikinci bölgeyi tamamlayan kanat oyuncuları. Geçen sezonun ikinci yarısını baz alırsak hoca da aynı hoca. O dönemde oynanan futbol, takımı “Süper Lig Şampiyonu” olmasa da, “Gönüllerin Şampiyonu” yapmıştı. İkinci yarının başında gelen yönetim değişmedi. Ufak tefek çatlaklara karşın tam kadro halinde aynen devam. Ama değişen bir şeyler var Trabzonspor’da, üstelik negatif yönde. Takım Şampiyonlar Ligi’nden elendi. Tamam hep birlikte eleştirdik, hala daha bu konudaki tepkimizde kararlıyız. Ama söyler misiniz Allah aşkına, bu kadroya hiç takviye yapmasanız da, antrenmanlarda A takımına kök söktüren B takımını Anorthosis karşısına çıkarsanız, o B takımı bütün motivasyonuyla kazanmaya yoğunlaşsa ve 100 maç yapsalar, ne kadarını kaybederdi Trabzonspor? Aynı o takım çıksaydı Konyaspor karşısına, o günkü Konyaspor’a bu kadar pozisyon verir ecel terleri döker miydi? İki puanı bu kadar kolay kaybedip, bir puana neredeyse sevinecek duruma gelebilir miydi? Gelinen noktadaki durumu, transferin gecikmesine ve Şenol Güneş’in kendine göre haklı gerekçeleri olmasına karşın, genel olarak kabul görmeyen oyuncu tercih ve değişikliklerine bağlamak demek asıl sıkıntıyı gözden kaçırmak demektir. Sorun şu; Trabzonspor’a para geldi, mertlik bozuldu. Para Trabzonspor’u bozdu, yani. Kimine göre 30 yıl vadeli borç para almak kadar basite indirgenen ama bize göre büyük kulüp olmanın bir gereği olarak değerlendirilmesi gereken Borsa faaliyetiyle gelen paradan söz ediyoruz. Önce borsaya karşı çıkıldı, sonra oradan gelecek paranın kullanılmasına. Yönetim muhalefetten korktu, kullanamadı. Pahalı diye istediği oyuncuyu alamadı, sonra daha fazla para vererek alternatifini getirtti. Futbolcu para var diye beklentisini artırdı. Herkes, Trabzonspor’un bugünkü kötü duruma gelmesine neden olan iyileştirme çalışmalarından daha fazla nemalanmanın yolunu aradı. Takımdaşlık ruhu kayboldu. “O şu kadar para alıyor, ben neden bu kadar?” ya da “fazla parayı alan daha çok koşsun!” gibi çok tehlikeli yaklaşımlar ortaya çıktı. Her köşede birbirlerinin aldıkları parayı sorgulamaya başladılar ve zihinleri bulanıklaştı. Yönetim kararlılıkla bu olayın üzerine gidip sezon başlamadan sorunu çözemedi. Halen takım içindeki iki oyuncuyla pazarlıklar devam ediyor.Yönetim şunu diyemiyor: “Madem bu kadar istiyorsun, getir şu kadar parayı da git!” Öyle ki gelinen noktada futbolcu istediği parayı alsa da mutlu olamadı. Bulanık zihinler maça motivasyonu engelledi. En iyiler en kötü futbolu sergilemeye başladı. Başarının anahtarı bu sorunu çözmek. Eğer futbolcular arasında iyileştirmeye yönelik beklentiler devam ederse istediğini alamayanın verimi de düşer, çok basit. Yönetim, bir de kötü saha sonuçlarının yarattığı kriz dönemiyle sarsıldığı için iki cephede birden çok zorlanacak. Önce kendi durumlarını bir netleştirmek, sonra da futbolcularla ilgili sorunlara yönelmek. Bu durumda onların da, Trabzonspor’un da, taraftarın da işi kısa vadede çok zor.

YORUM YAZ