Fanatik yazarlarının Galatasaray - Trabzonspor maçı yorumları
Terim mat etti... (Ercan Taner)
Fatih Terim, kendi evinde bu tarz maçları çok iyi kurgular. Oyuncuları, maça Terim’in istediği gibi başladı... Galatasaray’ın on beş dakikalık baskısı, Trabzonspor’u oyun içinde tam anlamıyla bunalıma soktu.
Böyle baskı yediğin anlarda, yakalayacağın tek pozisyon bile rakibi sarsar. Rodallega golü atsa, Bordo-Mavililer’in morali zirve yapardı, dönüşü penaltı ve gol...
Trabzonspor’da özellikle Kamil Ahmet’in savunma yönünün çok zayıf kalması, Onyekuru’nun çok işine yaradı. Ama futbol hayat gibidir, derler ya beklemediğiniz anda aldığınız darbeler, ya sizi travmaya sokar veya daha fazla olgunlaştırır, Rodallega’nın golü, beni bu ikilem içine götürdü. Beraberlik, maçı hangi rotaya sürükleyecekti?
Gecenin sorusu (Ercan Taner)
Marcao, tek hamlelik pozisyonlarda sallanıyor, Luyindama, uyum sürecinde gibi... Bu ikili uyum sağlar mı?
Maçın starı (Ercan Taner)
Geldiğinden beri çok eleştirilen Belhanda, gecenin mimar futbolcusu oldu. Hayallerin 10 numarası olmak zordur, ama dün gecenin yıldızı oydu...
Maçın olayı (Ercan Taner)
İlk 15 dakikada yaptığı gegenpress ile, bana, makine gibi olan Alman takımlarının oyun stilini hatırlattı, Galatasaray... Çok etkileyiciydi... 3-1 öne geçtikten sonraki oyun, Benfica maçları için iyi sinyal değil... Dikkat!
Kısa mesaj (Ercan Taner)
Ümit Öztürk, FIFA kokartı taktı, ama daha gitmesi gereken çok mesafesi var. En büyük problemi, çabuk türbülansa yakalanan acemi pilot gibi olması...
Enerji ekonomisi (Mehmet Demirkol)
Galatasaray çizgiden çizgiye yayılarak önde baskı ve direkt oyunla, kendi klasiğinin bir üst sürümüyle başladı. Novak, Pereira, Onazi, Sosa, Uğurcan gibi temel oyuncularının yokluğunu 4 pozisyonunda oynamayan oyuncuyla doldurmak zorunda kalan Trabzonspor penaltı golüne kadar bu oyuna hiç karşılık veremedi.
Yerleşim hatalarıyla özellikle Onyekuru’yu marke etmekten çok uzaktılar. Galatasaray istediğinde kanatlardan, istediğinde göbekten geldi.
Diagne 4 net gol pozisyonuna girdi. Trabzonspor zor çıktı, çabuk top kaybetti. Golden sonra Galatasaray enerji ekonomisine girince Trabzonspor; Yusuf ve Abdülkadir’le çıkmaya başladı ama akın sürekliliği sağlayacak orta saha ve savunma yerleşimlerini, takım boyunu kısaltmayı yapamadılar.
2. yarıda Abdülkadir Parmak oyuna girince orta saha Trabzonspor’un eline geçti. Bu kadroyla hele 3-1’den sonra hala arayabilmeleri her ne kadar verilemese de bir penaltıya yaklaşmaları ve Muslera’nın 2 net pozisyonu çıkarışı takdire şayandı.
Gecenin sorusu (Mehmet Demirkol)
MHK hakem konuşmalarını yayınlayıp bir sürpriz yapar mı?
Maçın starı (Mehmet Demirkol)
Belhanda. İlk gol normal şartlarda ona değil Hüseyin’e yazar ama asist onun. İkinci gol de usta işiydi. Bu kadar değil. Galatasaray’ın baskı oyununun tetiği değilse de kabzası o.
Maçın olayı (Mehmet Demirkol)
Yine hakem. Penaltıda Arda’nın sağ ayağı Onyekuru’nun sol ayağına takılıyor. Burada sorun yok. Ancak Diagne’ye çıkmayan 2. sarı, Trabzon’un VAR’da verilmeyen penaltısı! Nagatomo’nun F..O..’nun uyarı bile almaması konusu mutlaka olay olacak.
Kısa Mesaj (Mehmet Demirkol)
Trabzon’un gençlerine bakın... İşte bu kadar basit gençleri eğitin ve onlara güvenin. Yabancı oyuncu yasağı getirip onları tembelliğe itmeyin.
Arda tedirginliği (Cem Dizdar)
Temposu, heyecanı yerinde bir ilk yarı izledik. Bunda da “Ligin kalitesini yükselttiği” iddia edilen yabancı oyuncuların katkısı büyüktü! Çoğu, yapması gereken ilk işi yapmak yerine ikinci üçüncü işlere kalkışınca oyuna zevk geldi. Örneğin Donk iki kez kaçırdı.
Yetmedi, dört Galatasaraylı’nın merkezindeki Marcao bacak arasından kaçırınca daha kolayını eveleyip gevelediği için atamayan Rodellega bu kez kaçırmadı. Trabzon’da kıt kanaat girilen pozisyonlarda topla fazladan oynama gayreti verimliliği düşürdü.
İkinci devre genç Trabzon yüksek efor sarf etse bile ‘bitiricilik’ gibi çok bildik bir soruna takılınca Galatasaray rahatladı. Oysa Galatasaray, stoper bölgesinde ardı ardına sorunlar yaşıyordu.
Ancak Trabzon’un en arkada, genç kaleci Arda nedeniyle yaşadığı tedirginlik daha güvenli oynamalarını engelledi. Neresinden baksak lig ortalaması üzerinde tempo, canlılık, bir şeyleri yapma gayreti izledik. Bu kadar duygu bile yetiyor insana...
Gecenin sorusu (Cem Dizdar)
Adı; Video Asistan Hakem. Sahadaki futbolcu ‘Hakeme, ekrana yansıyacak biçimde galiz ifade’ kullanıyor. VAR öncelikle meslektaşına yardım etmeyecekse kime edecek? Üstelik iki gün önce hakeme benzeri ifadeyi kullandı diye bir oyuncu atılmışken...
Maçın starı (Cem Dizdar)
Ligin ilk devresinde taraftarının en çok eleştirdiği oyunculardan olan Belhanda. El üstünde tutulan yabancılar arasında oyunu bilerek oynayan nadir oyunculardan biri...
Maçın olayı (Cem Dizdar)
Her ne demekse “Kolların doğal konumu” diye bir saçmalık icat edildi! Genç Hüseyin’in kollarını arkaya bağlayıp ‘doğal konuma’ getirdiğinde beden dengesini yitirmesi ve Belhanda şutunun ona çarpıp gol olması...
Kısa mesaj (Cem Dizdar)
Bu maçın bana anlattığı şu oldu; Galatasaray ligdeki takibini sürdürür. Ama daha fazlası olur mu, o belirsiz. Trabzon iyi, dahası doğru yolda...
Belhanda cezayı kesti (Erman Özgür)
Galatasaray topu rakip takım ceza sahasına en kolay taşıdığı maçlardan birini oynadı. Trabzonspor’un savunma anlamında yaşadığı zaafiyetleri hem Kamil Ahmet üzerinden Onyekuru-Nagatomo ile hem de Toure’nin oynadığı göbekten Ndiaye ve Belhanda ile iyi değerlendirdi. Baskı yaptı, dikine oynadı, dönen top kazandı. 2 gol yaptı, fazlasını da yapabilirdi.
Diğer taraftan savunma da kötü gözükse de zaman zaman küçük paslarla gelen Trabzonspor, Rodellega’nın harika golü ile karşılık verdi, Anthony ile ilk yarının son anında bomboş bir gol kaçırarak içeriye skoru dengeleyerek gitme şansını kaçırdı.
Ancak göbekteki zaafiyet Abdülkadir Parmak hamlesine rağmen devam edince Belhanda bir kez daha cezayı kesti. Sonrasında Trabzonspor daha çok kale önünde gözükse de final pası ve gol konusunda çok becerikli olamayınca Galatasaray genelinde hakim oynadığı maçı kazanarak Başakşehir’i baskı altına alabileceği puanlara da gelmiş oldu.
Gecenin sorusu (Erman Özgür)
Diagne için ilk izlenim nedir? Pozisyona girme becerisi iyi, bitiriciliği kötü bir akşam geçirdi. Yine de bana göre Galatasaray’ın ihtiyacı olan golcü profilini hissettirdi.
Maçın starı (Erman Özgür)
Galatasaray kariyerinin en faydalı maçını oynadı. Orta sahanın yöneticisi, aynı zamanda skora etki edeni oldu. Belhanda ilk kez eleştiriye açık olmayan kusursuz performansı ile maçın yıldızı olmayı başardı.
Maçın olayı (Erman Özgür)
Diagne’nin 2. sarısını atlayan, Nagatomo’nun hakeme Soldado’nun gösterdiği tepkinin aynısı gösterdiği maçta hakem Ümit Öztürk kötü bir yönetim gösterdi.
Kısa mesaj (Erman Özgür)
Trabzonspor için santrforunun sol bek, stoperinin orta saha ve kalecisinin de ilk Süper Lig maçını oynadığı karşılaşmada ne hocasını ne de oyuncularını eleştirmem, ellerinden geleni yaptılar.
Galatasaray-Trabzon maçından ne hatırlayacağız? (Umut Eken)
Trabzon'un oyunun başında geride sağlam durmaya çalışması kabul edilebilir. Galatasaray'ın bu kadar istekli olacağını tahmin etmek de güç değil. Kestirilemeyen N'Diaye'nin ekstraları. Adeta ribaund toplamak, top çalmak için çıkmış sahaya. Üstelik, adam eksiltip 10 numaralara özgü ara paslar atınca da Trabzon'un duvarı çatlamaya başladı.
Bu topların birinde penaltı golü gelince Trabzon B planına geçti. Yetenekli ayaklarıyla boş alan kovalamaktan, oyunu rakip yarı sahaya yıkmaya döndüler. Böyle bir pozisyonda da 90 dakikanın tamamında en iyilerden olan Marcao'nun fahiş hatasına Rodallega klası ile cezayı kestiler.
Kalesinde büyük övgüvenle duran Arda'nın çaresiz kaldığı Belhanda şutu, ikinci yarının senaryosunu da belirleyen golü getirdi.
Trabzon, Abdülkadir Parlak hamlesiyle daha tehditkar olmayı planlarken, Terim'in belki de bu günler için sımsıkı sarıldığı Belhanda'nın 'saman alevi' varlığı farkı ikiye çıkardı. Terim, Faslı yıldızı bu haliyle kabul etmiş olmalı. 'Oyunda 20-30 dakika varolsun ama skoru belirlesin.'
Devamında Trabzonlular'ın ayaklarının yere sağlam basması, genç kadronun paniklememesi oyunun ibresinin tamamen Galatasaray'a dönmesini engelledi. Rodallega'nın, 'Ben özel bir santrforum' mesajı verircesine Galatasaray savunmasını sallaması, Trabzon'u oyunda tuttu.
Hep umutlu kaldılar. Bu çaba Trabzon'a golü getirebilseydi, Galatasaray için planlar fena şekilde değişebilirdi. Rodallega'nın bu meydan okuyuşuna Muslera'nın 'Ben de buradayım' karşılığı vermesi, maçın kırılma anlarındandı.
Kötülük bizi de zehirliyor (Umut Eken)
90 dakika ile ilgili bende en fazla iz bırakan şey, bu kadar tecrübesiz bir Trabzonspor kadrosunun iki farklı geri düşmüş ve hakem hataları olmuşken sahada bu kadar karakterli durması oldu. Rodallega ve N'Diaye'nin mükemmel performansları da elbette.
En kötüsü ise hakem kararları. Şu güzel ve temiz oyun sonrası hakemin bu kadar konuşulacak olması.. Bu kadar kolay kararlarda bu kadar bariz hataların yapılması, hakemlerin standardının vasatlığı ile açıklanabilir.
İşin özü şu aslında; hakemler kötü karar vermiyor, hakemler kötü..
Ve bu kötülük bizi de zehirliyor. Trabzon'un gençlerini, Galatasaray'ın güzel futbolu yerine hakemleri konuşuyoruz.
Standart yok (Deniz Çoban)
Onyekuru’nun yerde kaldığı pozisyondaki penaltı düdüğüne katılmıyorum. Nagatomo’nun dudaklarından dökülen “f..k off” kelimelerine yorum yapmama gerek var mı? ‘Diagne ikinci sarı kartı görmedi’ diyenlere katılmıyorum. Hakemlerin çok eleştiriliyor olmasının temelinde standartsızlık yatıyor.
Dün bir kez daha gördük ki, hakemlerimizin aynı sezon içinde olmadığı gibi, aynı maç içinde de standardı yok. Aynı ihlallere farklı kararlar veriyorlar. Hakemlerin çok eleştiriliyor olmasının temelinde yatan birkaç etkenden birisi de bu standartsızlık!
Onyekuru’nun yerde kaldığı pozisyondaki penaltı düdüğüne katılmıyorum. Onyekuru rahat bir şekilde gol vuruşunu yapıyor, açıyı kapatmak için çıkan Arda’nın ona bir müdahalesi yok... Topa vuran Onyekuru’nun sol ayağı ile Arda’nın uzanan sağ ayağının küçük bir teması var. Bu teması hisseden Onyekuru daha sonra kendisini bence yere bırakıyor.
Penaltı vermesini beklerdim (Deniz Çoban)
Trabzonspor’un penaltı beklediği pozisyonda Marcao’nun Ekuban’ın ayağına bir teması var. Ben ‘penaltı değil’ derken, bir başkası ‘penaltı’ diyebilir. Ancak aynı hakem aynı maç içinde standart kararlar vermek zorundadır. Onyekuru’nun ayağına olan teması penaltı için yeterli gören hakemin, burada da penaltı kararı vermesini beklerdim.
Nagatomo’nun dudaklarından dökülen “f..k off” kelimelerine yorum yapmama gerek var mı? Aynı organizasyonda 2 gün önce benzer söze kırmızı kart çıktı. Eğer standart varsa, burada da kırmızı kart çıkmalıydı.
Diagne’ye tek sarı yeter (Deniz Çoban)
“Diagne ikinci sarı kartı görmedi” diyenlere katılmıyorum. Rodallega, Diagne’den sıyrılsa karşısında dörtlü Galatasaray savunması bekliyordu ve dengesiz yakalanmamıştı. Ayrıca pas verip net bir gol pozisyonuna sokacağı arkadaşı da yoktu.
Sadece önünde birkaç metre boş alan olması, sarı kart için yeterli olamaz. Burada umut vaat eden ataktan söz edemeyiz. Hareket ‘arkadan yapıldı’ diyenlere şunu hatırlatırım: ‘Arkadan yapılan, rakibin sağlığını tehlikeye sokan fauller’e sarı kart gösterilir.
Normal sonuç! (Ergun Ata)
Tabiri caizse kolu kanadı kırılmış, birçok mevkiyi çakma takviyelerle doldurmuş Trabzonspor’a ilk 20 dakikada inanılmaz baskı kurdu Galatasaray. Karaman’ın çaresizlikten sol bek Amiri ve ön libero Toure kararıyla dengesi bozulan savunmanın bu baskıya uzun süreli direnç göstermesi zordu.
Ancak Sarı- Kırmızılılar durum böyleyken gol için elini kullanan Diagne’nin çabası (!) yeterli olmayınca Onyekuru’nun kendisine dokunmayan genç Arda’ya sarı kart da gösterterek penaltı almasıyla öne geçti. Sonrasında da temposu düştü. Bordo- Mavililer dengeyi kurup aradıkları eşitlik golünü kısa süre sonra buldular.
Ancak Toure’li orta alanda, başta Kamil Ahmet ve Amiri’li beklerde ciddi sorun yaşayan Trabzonspor’un direncinin zayıflamasıyla Galatasaray ilk yarının sonlarında biraz da genç Hüseyin’in talihsizliğiyle devre arasına üstün girmeyi başardı.
Abdülkadir desteği sağlanarak çıkılan ikinci yarıda bordo mavililer daha toparlanamadan gelen 3. gol ve Ekuban’a ceza alanında yapılan harekete devam kararı Galatasaray’ın işini kolaylaştırdı.
Gecenin sorusu? (Ergun Ata)
18 yaşında bir genç Arda. Önce Diagne eliyle golü denedi, kandıramadı! Sonra Onyekuru takmayı bile başaramadığı ayağıyla kendini yere bıraktı, penaltı! Peki bu aldatma anılarıyla nasıl sürdürecek bu çocuk futbol yaşamını?
Maçın starı (Ergun Ata)
Türk Telekom Stadyumu’nu dolduran 45 bin dolayında Galatasaray taraftarı, maç boyunca Sarı-Kırmızılı takıma inanılmaz coşkuyla destek verdiler. Tribün baskısı ilginçtir Trabzonsporlu oyunculardan çok Ümit Öztürk’ün kararlarında etkili oldu.
Maçın olayı! (Ergun Ata)
Penaltı kararı verilen Onyekuru - Arda ve ‘devam’ denilen Marcao - Ekuban mücadeleleri. Hakem Ümit Öztürk, belli ki bu iki kritik kararıyla önüne geçtiği zirveyi direkt etkileyecek maçtan daha çok konuşulacak.
Kısa mesaj (Ergun Ata)
İlk maçın onbirlerinde Galatasaray’dan 6, Trabzonspor’dan 7 oyuncu yok. Fark şu; sarı kırmızılılar flaş transferleriyle, transfer yapamayan Bordo-Mavililer, U-17 - U-21’le kadroyu yenilemiş.
Artık zirve daha yakın (Metin Karabaş)
Lider Başakşehir’in puan kaybettiği haftada Galatasaray, Trabzonspor’u konuk etti. Zirve yarışında puan farkını kapatmak isteyen Sarı-Kırmızılılar’da sakatlığı bulunun Mariano ve cezalı Fernando kadroda yer almadı.
Mücadeleye çok hızlı ve etkili başlayan Galatasaray ilk dakikadan itibaren Trabzonspor’u kendi yarı alanına hapsetti. 3. dakikada Diagne kaleci ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda topu auta gönderdi. 18’de Trabzonspor kalecisi Arda, Onyekuru’yu ceza sahasında düşürdü ve hakem penaltı noktasını gösterdi.
Topun arkasına geçen Diagne düzgün vurdu ve takımını öne geçirdi: 1-0. 24’te ise Ndiaye ceza sahası dışından vurdu top az farkla üstten auta çıktı.
Muslera şov (Metin Karabaş)
30. dakikada Marcao’nun savunmadaki hatasında topu önünde bulan Rodallega çok sert vurdu ve skora denge geldi. 1-1. 45.dakikada Belhanda ceza sahası dışından vurdu Hüseyin’e çarpan top ağlara gitti: 2-1. Galatasaray bulduğu bu golle soyunma odasına 2-1 önde gitmeyi başardı.
Belhanda rahatlattı. Galatasaray ikinci yarıya golle başladı. 51.dakikada Feghouli ile ver-kaça giren Belhanda klas bir vuruşla farkı ikiye çıkarttı: 3-1. 57’de ise Trabzonspor gole çok yaklaştı. Korner atışı sonrası Rodallega’nın kafa vuruşunu Muslera inanılmaz çıkarttı.
Orta alanda kaldı (Metin Karabaş)
Bu yarı daha iyi hücum eden Bordo- Mavililer, Galatasaray savunmasını bir hayli zorladı. Fakat son vuruşu yapmakta zorlandılar. 60. dakikadan sonra tempoyu düşüren Fatih Terim takımı orta alanda kalmayı tercih etti. Rakibini 3- 1 mağlup eden Galatasaray zirveyle farkı altıya indirerek yarışa tekrar ortak oldu.