Fener oynadı Efes kazandı

Haberin Devamı ›
Final serisine hatalar damgasını vuruyor. Üç maçta da neler oldu, inanılır gibi değil. Ayhan Şahenk’te Efes daha iyi oynamış, son anlarda yaptığı hataları affetmeyen Fenerbahçe avantaj yakalamıştı. Dün de 35 dakika sahanın tek hakimi Fenerbahçe’ydi, ama kazanan Efes oldu.
Müthiş bir heyecan, gerginlik, mücadele, her şey vardı sahada. Taraftar salonu tıklım tıklım doldurmuş, Fenerbahçe de dakikalar 35’i gösterirken 15 sayılık farka ulaşmıştı.
Ne olduysa o anda oldu zaten. Taraftar zafer şarkıları söylemeye başladı, ama hatayı tribünlere uyan Sarı-Lacivertliler yaptı. Onlar da ‘kazandım’ havasına girince, çok tecrübeli ve yetenekli oyunculardan kurulu Efes Pilsen bu rehaveti affetmedi.
Mirsad’ın 26 saniye kala aldığı hayati ribaunt sonrası, 3 gün önce Ayhan Şahenk’te yaşananların neredeyse kopyasını seyrettik. Mirsad serbest atışlardan birini kaçırınca, Efes’e beraberlik şansı doğdu. Ancak Fenerbahçe takımı, coach uyardı mı bilmiyorum, taktik faul yapmak yerine riske girip Thornton’un kaçırmasını umdu. Böyle bir hata da onlara pahalıya mal oldu. Ardından finallerin şaşkın ismi Solomon, Sinan’a topu kaptırınca Semih’in son saniye basketi, ikinci mucizenin yaşanmasına yetmedi, uzatmada Efes aldı götürdü. İlk yarıda 0/8 üçlük atan Efes Pilsen’de önce Shumpert direnç koydu, ardından Thornton ve diğerleri ona eklendi. Sinan’ın yaptıkları ise olağanüstüydü.
İkinci yarı Efes 15’te 8 üçlük atarken, maçın başındaki tüm istatistikler de tersine döndü. Fener ilk çeyrekte 10 hücum ribauntu alıp, kaçan şutlarını telafi ederken, Efes Pilsen ikinci yarıda 11, toplamda da 18 hücum ribauntunu kapıp, maçı da aslında ne kadar çok istediğini gösteriyordu.
Son 5 dakikaya tekrar dönersek, Solomon’un maçtan tamamen koptuğu apaçık ortadaydı. Ama ısrarla oyunda kaldı. Dünkü 7, serideki toplam 20. top kaybı gecenin de senaryosunu yazdı. Solomon bir türlü maç konsantrasyonunu sağlayamıyor. Kendi burada ama aklı hâlâ Amerika’da galiba.
Seri artık yeniden başlıyor. Efes Pilsen dün kaybetseydi, 4-0’a doğru gidiyordu. Ama inatçılıkları, pes etmeyişleri onların ayakta kalmasını sağladı.