Arama

Popüler aramalar

Derbide kadro farkı

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Maç öyle bir başladı ki, tüm tahminler yerini buluyordu. İki takım özellikleri gereği yüksek tempolu, savunmadan çok hücuma konsantre olarak oynuyordu. Nitekim ilk 5 dakika basket izlemekten neredeyse başımız döndü.
Taa ki, Chatman ile Wesson kafa kafaya tokuşana kadar.
Zaten çok kısıtlı bir kadro ile mücadele eden Beşiktaş, iki Amerikalısı’nı da kaybedince (gerçi Wesson döndü ama sadece forması sahadaydı) eli ayağı iyice bağlandı.
Burada Galatasaray’ın fark yaratmasını bekliyorduk, ama öyle saçma işler oldu ki iki takım açısından da, son 5 dakikaya kadar sahada basketbol adına neredeyse hiçbirşey yoktu.
Ligde Beşiktaş’ı 111-94 yendikleri maçta tam 16 üç sayılık isabet bulan Galatasaray, dün 35. dakikaya kadar 22’de 3’le üçlük attı. O maçta 19/23 serbest atış isabeti bulan Beşiktaş ise dün 26 faulün tam 12 tanesini kaçırdı..
Kaçan turnikeleri, çember altı atışlarını saymıyorum bile.
Hal böyle olunca uzun süre maç kopmadı.
Ancak Galatasaray’ın basketbolu çok iyi bilen iki yabancısı, kritik anlarda sahne aldı. Önce Graves, ardından da Milojeviç, yorgun Beşiktaş’ın ipini çeken isimler oldu.
Galatasaray çok ağır bastığı pota altını, hem de maçın başında çok sayı bulmasına rağmen neden oyunun geri kalanında kullanmadı anlamış değilim. Beşiktaş alan savunmasına dönünce, kolaya kaçıp üçlüklere yöneldiler.
Her zaman o kadar yüksek yüzdeyle üçlük girmez.
Beşiktaş, kısıtlı kadrosuna rağmen son ana kadar oyunda kaldı. Serbest atışlara biraz dikkat etseler, bu kadar fark yemeyebilirlerdi.
Play-Off stresi de iki takımı da etkiledi.
Sonucu belirleyen faktör, kadro genişliği oldu.