Arama

Popüler aramalar

Bir Spahija klasiği...

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Milano’nun hiçbir iddiası yok. Maça da tam istediğimiz kıvamda çıkmışlar. Tabii ki ‘buyrun maçı alın’ demeyecekler. Prestij mücadelesi verecekler. Biraz direnç göstersen, biraz sıksan teslim olacak durumdalar. Ama ben hayatımda bu kadar akılsızca bir savunma stratejisi görmedim. Fenerbahçe Ülker aynı basketten 30 tane yedi. İkili oyun savunması yapamıyorlar diye, müdafada sürekli switch (adam değişme) yaptılar. Her pozisyonda kısaya uzun kaldık, adamlar her seferinde bire birde savunmacımızı geçip turnike attılar. Ya da bomboş üçlük buldular. Bir değil, iki değil, tam 30 kere... İlk yarı 46 sayı yemişsin, maç belli ki 100’lere gidiyor, insan hiç mi savunma planında bir değişiklik yapmaz. Spahija, ‘deli kızdırır’ gibi ısrarla aynı plana sadık kaldı. Basketboldan zerre kadar anlamayan biri bile, ‘bu işte bir terslik var’ derdi, o demedi. 17 sayı önde olduğumuz Kazan maçından sonra, dün de maçı kendi verdi Spahija... Hayatımda bu kadar hayal kırıklığı yaşadığım maç az var. Panathinaikos sürekli önde götürdüğü maçı kazanmış, sana 1 sayılık galibiyet yetiyor. Bu kadar mı umursamaz olunur. Söyleyecek fazla bir şey yok. Sezon başından belliydi. Spahija, kurduğu yanlış takımın üstüne strateji yanlışlıklarını da ekleyip durdu. Bu takımın miladı Bandırma Kırmızı mağlubiyetiydi. O maçtan sonra yazmıştım. Takımın başına acilen Ertuğrul Erdoğan getirilseydi, şu an yüzde 90 çeyrek finaldeydik...