Bekle bizi İspanya

Namağlup çıktığımız F Grubu'nda bu kez güçlü rakipler bizi bekliyor. Bunların başında da son dünya şampiyonu, Olimpiyat ve Avrupa 2.'si İspanya geliyor. 12 Dev Adam yarın Boğalar'la çarpışıyor
Haberin Devamı ›
Avrupa Basketbol Şampiyonaları'na tarihimizin en iyi başlangıcını yaptık. İlk defa gruptaki tüm maçları kazanıp, büyük bir avantajla ikinci tura gidiyoruz. Önce nasıl ilk tur geçirdik ona bir göz atalım, ardından da bizi bekleyen rakipleri inceleyelim. Sürekli söylemiştik. İkinci turda İspanya, Sırbistan ve Slovenya gibi şampiyonanın en güçlü takımlarıyla eşleşeceğimiz için, Wroclaw'da alacağımız sonuçlar bizim için büyük önem taşıyacaktı. Nitekim, Litvanya ile başlayan iyi basketbol, ardından galibiyetin getirdiği moral Türk Milli Takımı'nı kalan iki maçta uçurdu.
Moral motivasyon bizim takım için hayati önem taşıyor. Özgüvenleri geldiği taktirde oyuncuların performansı neredeyse iki katına çıkıyor. Öyle ki, üç maçta oyuncuların tamamından verim aldık.
Beni en çok şaşırtan, hücum performansımız oldu. İyi savunma yaptığımız zaman, bunun hücuma çok olumlu yansıyacağını biliyorduk. Burada da yaptığımız takım müdafası, geriye çok iyi koşmamız hücumları moralli oynamamızı sağladı. Üç maçta 88.3 ortalama ile Yunanistan'dan sonra turnuvanın en skorer ikinci takımı konumundayız. 2007'de ortalama 62 atıp en kötü hücum eden takım olmuştuk.Serbest atışlar beni endişelendiriyordu. Bu kategoride zirvedeyiz.
Haberin Devamı ›
Ribauntlarda bütün takımları yeneceğimizi düşünüyordum. Her maçta rakiplerden fazla ribaunt aldık.Hidayet ve Ersan bu takımın kilit isimleri olacaktı. Onlar bekleneni fazlasıyla veriyor, ama bütün takım bu ikiliye inanılmaz derecede yardımcı oluyor. Wroclaw'da Ender ışıldadı. Ömer Aşık son maçın yıldızıydı. Ama inanıyorum ki, her maç hiç beklenmedik bir ya da bir kaç isim ön plana çıkacak. Zaten bireysel istatistiklerde neredeyse hiç yokuz. Herkes önce 'takım' diyor çünkü. Başarının sırrı da burada yatıyor zaten.
Geçmişte yıldızlar topluluğuyduk, hep avucumuzu yalayarak geri dönmüştük. Düne kadar 'yıldız' yalakalığı yapanların basketbol bilgisinden de şüphe etmek gerekiyor. Basketbolda takım olunmadan, bir 'hiç' olunacağını sokaktaki çocuk bile biliyor.Ayrıca, Hidayet de, Ersan da, Kerem de, Ömer Onan da, Ender de ve diğerleri de hepsi yıldız kategorisinde oyuncular bana göre.
Gelelim bizi bekleyen canavarlara. İspanya'ya bir haller oldu. Son yıllara damgasını vuran, herkesin uzak ara favorisi İspanya hazırlık döneminde tozu dumana kattı. Şampiyona başlamadan önce Vilnius'a gittiler, Litvanya'ya 22 sayı farkla yenildikten sonra sanki bambaşka bir takım oldular. Gruptan zorla çıkmış olmalarına rağmen, bana göre hala en büyük şampiyonluk favorisi İspanya. Toparlanırlarsa işimiz çok zor. Ancak ilk turdaki gibi oynarlarsa, bir zafer daha elde edebiliriz.
Slovenler Polonya'ya çok iddialı geldiler. Nitekim Sırbistan ve Britanya'yı farklı yenerlerken, İspanya'ya uzatmada mağlup oldular. Lakoviç, Nesteroviç, Nachbar, Brezeç, Dragiç gibi önemli oyuncularla fazlasıyla gözdağı veriyorlar. Sırbistan ise genç ama genç olmalarına karşın çok tecrübeli ve yetenekli oyunculardan kurulu bir ekiple mücadele ediyorlar. Benim madalya için sürpriz adaylarımdan biri de Sırbistan. Bu üç takım da, ilk turda yendiğimiz üç takımdan bir gömlek daha üstün. Wroclaw'da aldığımız sonuçlar bizi fazla havaya sokmamalı. Oynadığımız basketbol kesinlikle umut veriyor ama eksik Litvanya, Bulgaristan ve Polonya bu turnuvanın üst düzey takımları arasında değiller. Bunu da unutmamak gerekiyor. Lodz'da alacağımız bir galibiyet bizi ilk sekize sokar. Yeter ki, bu mücadeleye devam edelim...