MENÜ

Londra'ya Stepne Gerekti !

Abone Ol Google News
Haberin Devamı

Grup maçları oynandığı için onun yerine 1. yedek olan Belçikalı Goffin çıktı Djokovic’in karşına. Şimdiye kadar oynadıkları tüm maçlar Sırp’ındı. Belçikalı ilk kez böyle bir turnuvada yer aldığından kendisini göstermeye çalıştı. Arka çizgiye çakılı oynadığından hiç olmazsa Djokovic’in onu pasifize etmek için fileye geleceğini düşünmüştüm. Pek yanılmamışım. Ancak yarı-finallere kalmayı garantilediğinden kendini fazla da sıkmadı ve maçtan mümkün olduğu kadar zinde çıkmaya çalıştı. Ne de olsa yarı-finallerde karşısına Murray, Wawrinka ya da Nishikori’den biri gelecek. Çok daha ciddi rakipler bunlar. Bu maçtan alacağı puandan çok, gelecek rakipleri önünde göstereceği performansın önemini biliyor. Goffin ise gelecek turnuvalarda fikstür avantajı sağlamak için ATP sıralamasında daha üst sıralara ulaşmayı hedefleyip burayı bir basamak olarak görüyordur. Ne de olsa 6. sıradaki Monfils ile arasındaki puan farkı sadece 845. Ama hiçbir şekilde Djokovic kumaşında değil. Bu da zaten maçta belli oldu (61, 62).

Esasen maçın en ilginç yanı Djokovic’in İrlanda’lı hakem Fergus Murphy ile olan ikilemiydi. Maçın ikinci setinin ortalarında servis atarken izin verilen 25 saniyeyi geçirdiği için puan cezası verilmesine çıldırdı Sırp raket. Haksız da değildi. Zira önce bir uyarı verilmesi gerekirdi. “Sahada oynanılan oyunla senin hiçbir alakan yok. Oyunu anlamıyorsun bile…” dedi. Aynı hakemle Federer Indian Wells’de birbirlerine girmişlerdi. Diğerleriyle de pek anlaşabilen bir yapısı yok Fergus Murphy’nin. Sert mizaçlı biri.

İkinci maçta dün akşam Raonic Londra’daki en genç raket olan Thiem’i geçerken (76, 63) zorlanmadı değil. Ama antrenörlerinin bu Avusturyalı gence işi biraz ağırdan alması gerektiğini iyice aşılamalı. Sabır olmadan teniste hiçbir yere varılamayacağını iyice sindirmeliler. İzlediğim iki maçta da kaybetmesinin başlıca nedeni hep puan alıcı vuruşlara yönelmesidir. Sürekli risk alırsanız aynı yaşamda ki gibi hüsranla da karşılaşabilirsiniz. Bazen işi sağlama bağlamak gerekir. Ama her durumda Londra hem Raonic’in özgüven tazelemesine yol açmıştır, hem de Thiem için güzel bir tecrübe olmuştur.

Bugün diğer gruptaki her üç tenisci için de çok önemli. Murray şu anda bir numara ve çok formda. Ancak unutulmamalı ki Haziran ayından bu yana ilk kez Nishikori’nin şahsında karşısında ilk 5’den birini buldu. Onda da çok zorlandı. Şimdi önündekilerin hepsi de ilk 5 içinde. Önce Wawrinka ile karşılaşacak. Grubu bence bu maç oluşturacak. Bakın eldeki senaryolar nasıl :

- Eğer Wawrinka Murray’i set vermeden yener, Nishikori’de Cilic’i geçerse, Japon 1., İsviçreli 2. olur, Murray de evine döner.
- Eğer Wawrinka’yı yenerse Murray grubu ilk sırada bitirir, Nishikori de ikinci olur.
- Eğer Wawrinka Murray’i, Cilic te Nishikori’yi yenerse , Wawrinka 1., Murray 2. olur.
- Eğer Nishikori Cilic’i, Wawrinka’da Murray’i set vermeden yenerse Japon 1., İsviçreli 2. olur.
- Nishikori Cilic’i set vermeden, Wawrinka’da Murray’i 3 sette yenerse, Japon 1., Murray 2. olur.
- Japon Hırvat’ı 3 sette, Wawrinka da Murray’i set vermeden yenerse İsviçreli 1., Japon 2. olur.
- Nishikori Cilic’i, Wawrinka da Murray’i 3 sette yenerse İngiliz 1., Japon 2. olur.

İyi izlenceler…Hoşkalınız.

YORUM YAZ