VakıfBank Kaptanı Zehra Güneş'ten duygu dolu itiraf '16 yaşında aileme bakmaya başladım'

VakıfBank'ın başarılı kaptanı Zehra Güneş, kariyerine dair samimi açıklamalarda bulundu. Zorluklarla kariyer yolculuğuna başladığını söyleyen Güneş, 16 yaşında ailesine bakmaya başladığını ve bugünlere gelene kadar oldukça zor günler geçirdiği söyledi.

Genç sporcunun açıklamalarından satır başları ise şöyle;
"Ailem her zaman destekledi 1 saniye bile desteklemediklerini hatırlamıyorum. Küçükken durumumuz çok iyi değildi, babam kendisi olan bir şeyi yapmazdı beni antrenmana götürürdü. 2 tane küçük kardeşim vardı ben de küçüğüm, uzak bir yerde oturuyorduk Annem iki kız kardeşimle birlikte beni antrenmana götürürdü tek gidemiyorum diye. Her zaman desteklerini hissettim."

"Boyum uzun olunca beni voleybola başlatmak istediler. Bunun üzerine hayal kuran biri değildim ama yaptığım işte en iyisi olması gereken biriydim. Voleybola başlıyorsam en iyisi olmalıyım dedim. Hiç unutmuyorum, andımızı okuduk. İçeri girerken antrenörüm, okula seçmelere gelmişlerdi. Bana "Geleceğin starı olmak ister misin?" dedi. Ertesi gün seçmelere gittim, beni seçtiler. Vakıfbank'ta voleybola başladım."

'FEDAKARLIKLAR GÖZÜMÜN ÖNÜNDEN FİLM ŞERİDİ GİBİ GEÇİYOR'
"Bana star olabilirsin dediler ya, ben de extra antrenmana gidiyordum, sahadan en son ben çıkıyordum. Bu kadar çok fedakarlık veren insanlar bu kadar çok fedakarlık verdiğini farkında olmuyorlar başarılı oldukları için. O yüzden olmadığı zaman, "ben istediğim yere neden ulaşamıyorum"u sorgularken, yaptığı fedakarlıklar gözlerinin önünden film şeridi gibi geçiyor diyebilirim."

'16 YAŞIMDA AİLEME BAKMAYA BAŞLADIM'
"Mina’nın Amerika’ya gitmesinden çok mutlu oldum açıkçası, ama bu tamamen kendi verdiği bir karardı. Çünkü yeni bir hayat kuracak, kendi ayaklarının üstünde duracak ve orada hiç kimse yok. Tek başına hayat mücadelesi vermek insanı çok büyüten bir şey. Ben 16 yaşında aileme bakmaya başladım ve bütün sorumluluk benim üzerimdeydi. Bu sorumluluğu aldıktan sonra, onlar bu hayata adım atarken aslında hayatlarında büyük bir zorluk yoktu. Onlara her zaman söylediğim şey şuydu: “Sen Zehra Güneş’in kardeşi olarak mı anılmak istiyorsun, yoksa kendi adınla mı?”

'KARDEŞLERİMLE KONUŞMUYORDUM'
"Mesela biz Vakıfbank antrenmanında birlikte oynuyorduk ama kulüp içinde onlarla konuşmuyordum. Ben kendi soyunma odama giderdim, onlar kendi soyunma odasına giderdi. Birbirimizi gördüğümüzde sadece selam verirdik salonda. Eğer antrenörlerle konuşulacaksa babam gelir antrenörle konuşurdu; benim için sözleşme yapılacaksa sadece menajerimle iletişim kurulurdu. Bu noktada çok keskin çizgilerim vardı. Çünkü bu olmasaydı, bunun onlar için bir zarar olacağını düşünüyordum."

'BU CESARETİ GÖSTEREMEZDİM'
"Tabii ki bu ismin altında bir şeyler yapmaya çalışmak onlar için de çok zor. Ama Mina Amerika’ya kendi kararlarını alarak, her şeyini kendi yaparak gittiği için çok mutluyum. Çünkü bu çok büyük bir karar. Onun yolunu açtığım için, önünü açtığım için de ayrıca mutluyum. Çünkü onun yaşında olsaydım ben bu cesareti gösteremezdim."

Anna Danesi'den Türkiye sorusuna şaşırtan yanıt!

Ebrar Karakurt ve Melissa Vargas için 'vahşi' demişti