MENÜ

Sevgili ile eşle sarılmak orucu bozar mı? Sarılmak orucu bozar mı? Diyanet ne diyor?

Orucu bozan ve bozmayan şeyler nelerdir? Diyanet işlerine orucu bozan şeyler konusunda en çok sorulan soruların yanıtladı. Sevgili ile eşle sarılmak orucu bozar mı? Sarılmak orucu bozar mı? Diyanet ne diyor? İşte detaylar...

Sevgili ile eşle sarılmak orucu bozar mı? Sarılmak orucu bozar mı? Diyanet ne diyor?

Sevgili ile eşle sarılmak orucu bozar mı? Sarılmak orucu bozar mı? Diyanet ne diyor? Diyanet İşleri Başkanlığı verdi. Ramazan ayında oruç tutan vatandaşlar nelerin orucu bozduğunu merak ediyor. Oruç bozan şeyler haberimizde.

Haberin Devamı

Eşlerin oruçlu iken ilişkilerinin sınırı ne olmalıdır?

Oruçlu olan kimse orucu bozacak şeylerden kaçındığı gibi orucun sevabını azaltacak şüpheli durumlardan da kaçınmalıdır. Ramazan’da oruçlu olduğunu bile bile cinsel ilişkide bulunmakla oruç bozulur, hem kaza ve hem de keffâret gerekir (Buhârî, Savm, 30 [1936]; Müslim, Sıyâm, 81-84 [1111]; Ebû Dâvûd, Savm, 37 [2393]; İbn Mâce, Sıyâm, 14 [1671]). Eşlerin birbirlerini öpmeleri veya sarılmalarıyla oruçları bozulmaz. Ancak bu durumda boşalma meydana gelirse oruç bozulur ve güne gün kaza gerekir (Merğinânî, el-Hidâye, 1/120).

Cinsî münasebette bulunmak orucu bozduğu gibi kefaret de gerekir. Hanımını öpmek, okşamak, sarılma, v.s. sebebiyle erkekten ve kadından meninin gelmesi orucu bozar ve kaza gerekir. Şehvetlenip sadece mezinin gelmesi ile oruç bozulmaz.

Haberin Devamı

Hanımını öpmek, elle tutmak, okşamak... Bu durumda meni gelmedikçe oruç bozulmaz. Nefsine güvenemeyen kimsenin hanımını öpüp okşaması da mekruhtur. Zira meni gelerek orucun bozulma ihtimali vardır.

Fâhiş olmamak ve kendinden emin bulunmak şartı ile hanımını öpüp kucaklamakta kerâhet yoktur. Karı ile kocanın çıplak halde birbirlerine sarılmaları, nefislerinden emîn bile olsalar, mekruhtur. Buna fâhiş mübâşeret denir.

Eşinize sarılıp öpmek orucu bozar mı?

Kişinin hanımını öpmek, elle tutmak, okşamak gibi durumları orucu bozmaz. Bu durumda meni gelmedikçe oruç bozulmaz. Nefsine güvenemeyen kimsenin hanımını öpüp okşaması da mekruhtur. Zira meni gelerek orucun bozulma ihtimali vardır. Fâhiş olmamak ve kendinden emin bulunmak şartı ile, hanımını öpüp kucaklamakta kerâhet yoktur. Karı ile kocanın çıplak halde birbirlerine sarılmaları, nefislerinden emîn bile olsalar, mekruhtur. Buna fâhiş mübâşeret denir. Erkeğin hanımının dudaklarını emmesi de mekruhtur.

Botoks yaptırmak caiz midir?

İslâm’da, yaratılıştan getirilen özellikleri (fıtrat) değiştirmeye yönelik tasarruf ve müdahaleler yasaklanmıştır (en-Nisâ, 4/119; er-Rûm, 30/30). Hz. Peygamber (s.a.s.), güzelleşmek maksadıyla vücuda dövme yapmak, dişleri incelterek seyrekleştirmek gibi işlemleri, yaratılışı değiştirmek kapsamında değerlendirmiş ve bunu yapanların Allah’ın rahmetinden uzak olacağını ifade etmiştir (Buhârî, Libâs, 83-87 [5935-5948]; Müslim, Libâs, 115-120 [2122-2125]). Bununla birlikte vücudun herhangi bir organında, diğer insanlar tarafından yadırganan, insanın psikolojik olarak etkilenmesine sebep olabilecek bir anormallik veya fazlalık bulunması durumunda bunun ameliyatla düzeltilmesi, fıtratı bozmak değil, bir tedavi işlemi olarak değerlendirilir (Ebû Dâvûd, Hâtem, 7 [4232]; Tirmizî, Libâs, 31 [1770]).
Yüzdeki kırışıklıkları gidermek için botulinum denilen zehirli (toksin) bir maddeden elde edilen sıvının, kırışıklıkların bulunduğu yere iğne ile az miktarda zerk edilmesini ifade eden “botoks” da genel amacı itibarı ile estetik müdahale niteliğindedir. Bu sebeple beden ya da ruh sağlığı açısından gerekli olmadıkça uygulanması caiz değildir.

Haberin Devamı

Muska kullanmak caiz midir?

Muska; hastalık, göz değmesi, afetten korunmak veya kurtulmak gibi amaçlarla insanların yanlarında taşıdıkları, içinde bazı âyet, hadis ve duaların yazılı bulunduğu metindir. Çoğunlukla koruyucu bir malzemeye sarılı olarak kullanılır.
Korku ve nazardan korunmak, bazı hastalıklardan şifa bulmak için dua etmek, Kur’ân-ı Kerîm’den âyetler okumak, caizdir (Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân, 9 [5007]; Müslim, Selâm, 65-66 [2201]; İbn Mâce, Tıb, 35-36 [3517-3525]). Âyet ve dua gibi metinlerin bir şeye yazılıp insanların bedenlerine asılması veya iliştirilmesi konusunda Hz. Peygamber’den bir rivâyet yoktur. Ancak Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber’in (s.a.s.) “Sizden biriniz uykuda korkarsa ‘Allah’ın gazab ve azabından ve kullarının şerrinden, şeytanların vesvesesinden ve yanıma gelmelerinden, eksikliği olmayan Allah’ın sözlerine sığınırım.’ desin. O takdirde, hiçbir şey ona zarar vermez.” buyurduğunu bildirmiş ve kendisi de bu duayı temyiz çağına gelen çocuklarına öğretip, temyiz çağına gelmeyen çocukları için yazıp boyunlarına asmıştır (Ebû Dâvûd, Tıb, 19 [3893]; Tirmizî, De‘avât, 94 [3528]).
Bazı âlimler, Kur’ân-ı Kerîm’den âyetlerin yazılıp muska yapılarak takılmasında bir sakınca görmemektedir (Şâfiî, el-Ümm, 7/241; Zeylaî, Tebyîn, 1/58). Bununla birlikte muskadan medet umma, onu koruyucu olarak algılama, Allah’tan (c.c.) beklenilecek şeyleri muskadan bekleme gibi olumsuzluklara sebep olacaksa muska kullanılması caiz değildir. Bu bağlamda insanların duygularını istismar edenlere karşı da uyanık olunmalıdır.

YORUM YAZ