Zeynep Fıratoğlu ile gayrimenkul borsası
Gazetemizin yazarlarından Zeynep Fıratoğlu, gayrimenkul borsasında yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi.

'En büyük değil en iyi olmak hedefimiz'
Aslandağ: ‘Kartal’dan ev almak isteyenlerin ilk adresi STCA Gayrimenkul olacak’
Kartallife-Atalar projeniz hakkında inşaatıyla ilgili gelinen son durum, satış oranı, yeni fiyatlar, kampanya ve diğer gelişmeler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Toplam 4 bin metrekarelik bir arsaya sahip Kartallife Atalar, 800 metrekarelik bir oturum alanı üzerinde yükseliyor. Projede toplam 24 adet 2+1, 76 adet 3+1, 4 adet dubleks ile birlikte toplam 104 daire bulunuyor. 2+1 dairelerin brüt metrekareleri 86 ila 117, 3+1 dairelerin 146 ila 169 ve dubleks dairelerinse 225 ila 256 metrekare arasında değişiyor. Yüzde 25 peşinatla 60 ay yüzde 0 faiz veya yüzde 25 peşinatla yüzde 0,95 faiz 120 aya kadar vade seçeneklerinden birini tercih ederek Kartallife-Atalar projemizden ev sahibi olabilmek mümkün.
Kartal’da mahalle hayatı yaşansın diye yola çıktığımız Kartallife Atalar projemizin diğer projelerden ayrılan en büyük farkı mimari yapısı ve sosyal yaşam alanları ile aile konsepti odaklı olması. Projemizin en büyük özelliklerinden biri de tüm odaların deniz manzarasına sahip olması. Odalar bir yandan Kadıköy tarafına diğer taraftan ise Tuzla tarafına doğru deniz ve adalar manzarasına sahip. Hava açık olduğu zaman Yenikapı taraflarını, Dragos tepelerini, Kadıköy’ü ve Gemlik’e kadar geniş bir manzarayı seyredebilirsiniz. Kartallife-Atalar’ın en güzel yanlarından biri de asansörden indiğiniz zaman balkona çıkar gibi ferah bir alana çıkmanız ve bu alandan tüm denizi seyredebilmeniz.
Bir kentsel dönüşüm projesi olan Kartallife-Atalar size nasıl bir kazanç sağladı?
Bildiğiniz üzere yaklaşık 30 yıldır yapı malzeme sektöründeyiz ve 2009 yılında bu sektördeki deneyimimizi inşaat sektörüne yansıtmak, kendi projelerimizi üretmek istedik. 2009 yılından 2015 yılına kadar kendi arsalarımızı değerlendirdik, fabrika inşaatı gerçekleştirdik. 2015 yılında ise Kartal Atalar’da Yuvam Kartal ile ilk konut projemize başladık. Akabinde de Mayıs 2016 yılında lansmanını gerçekleştirdiğimiz Kartallife-Atalar projemizin temellerini attık.
Biz büyük konut projelerinden ziyade butik projeler üretmek istiyoruz. Kurumsal yapımızı oluşturduğumuz ve diğer markalarımızda sistemi oturttuğumuz için kendimize yeni bir sektör daha açmak istedik. Bu da en iyi bildiğimiz inşaat sektörü oldu. Sanayici kökenli bir aile olmamızdan dolayı para kazanmaktan ziyade ülkemiz için üretmeyi, istihdam yaratmayı seviyoruz. Şimdiki projemizin kaba inşaatında bile 50 kişi çalışıyor. Yakında ince işler başladığında burada yaklaşık 250-300 kişi çalışmış olacak. Ciddi bir istihdam yaratmış oluyoruz. Kısacası Kartallife-Atalar, ada bazlı kentsel dönüşümün nasıl olması gerektiğini sektöre gösterdiğimiz örnek bir iş olurken, istihdam oluşturarak, yatırımlarımızı inşaat alanında doğru bir şekilde yansıttığımız bir proje oldu.
STCA Grup çatısı altında başka hangi markalar var?
Tamamen yerli marka olarak yarattığımız Artella ile ahşap kapı Tresette ile ise mutfak ürünleri ürünleri tasarımı, üretimi ve uygulaması yapıyoruz. İtalyan Çelik Kapı markası olan Okey Porte’nin aksamlarını yurt dışından getirip, aksesuarlarını ise kendimiz üretiyoruz. Ayrıca İtalya’nın en ünlü mutfak markası Pedini Mutfak’ın Türkiye Distribütörlüğünü üstleniyoruz. Son olarak ise ithal ettiğimiz Leono markamız ile mobilya aksesuarlarında varlığımızı sürdürüyoruz.
Fanatik Gazetesi’ne özel sorumuz, toplumlarda sporun birleştirici günü hakkında yorumlarınız nelerdir?
Birçok spor dalı takım oyunundan oluştuğu için takım ruhu ortaya çıkıyor. Fanatiklik yapacaksak bile saygı ve sevgi içerisinde olmalı kanısındayım. Milli maç olduğu zaman aynı mekanda farklı takım tarafları birlikte tek yürek olarak odaklanıyor ve birleşiyoruz. Dolayısıyla spor tamamen birleştiricidir.
Sağlıktan başlarsak, spor yapan her zaman sağlıklıdır. Ayrıca gençleri kötü alışkanlıklardan uzak tutabilmek için spora yönlendirmek lazım. Bir grup yakın dost olarak Göztepe’de 1999 yılında Örnek Gençlik Spor Kulübü’nü kurduk. Amacımız gençleri kahve köşelerinden, kulüplerden, eğlence salonlarından uzak tutmaktı. İlk akla gelen çözüm spordu. Tekvando, boks gibi kurslar açtık. Kulübe hâlâ maddi manevi destek veriyoruz. Bu kulüp sayesinde sporun sağlığa etkilerini, gençler arasında nasıl bir birleştirici güç olduğunu gördük. Ayrıca basketbol ve futbol alanlarında hizmet veren Kastamonu Spor Kulubü’ne sponsorluğumuz bulunuyor. Yani kendi memleketimizin takımına…
NEO YAPI ile ‘Gidip Yerleşin Bolluca’ya
Bolluca’nın en merkezi caddesi üzerindeki konumuyla öne çıkan Neo Bolluca 4; etrafı güvenlikle çevrili 4 blok, 8 ticari dükkan ve 136 adet 2+1 ve 3+1 daireden oluşuyor. Metroya 5, 3. Havalimanı’na 15 dakika uzaklıkta bulunan proje, her zamanki gibi kaliteli ve verimli malzemelerin kullanıldığı; Fitness salonu, otopark, güvenlik ve açık yüzme havuzları gibi olanaklar sunan yeni nesil bir proje.
Kağıthane’nin en büyük kentsel dönüşüm projesi ‘İstova’nın temelleri atıldı
İstanbul’un en hızlı gelişen ve yüksek yatırım değeri taşıyan bölgelerinden Kağıthane’de Yamaç Yapı tarafından hayata geçirilen ‘İstova’ projesinin temelleri düzenlenen törenle atıldı. 24 ayda teslim edilmesi planlanan proje, toplam 600 bağımsız birimden oluşuyor.
Rönesans’ın Gençleri “Geleceği” Tasarlıyor
Rönesans Holding’in üniversite öğrencilerine “sürdürülebilirlik” kültürünün kazandırılması amacıyla gelenekselleştirdiği “Sürdürülebilir Geleceği Tasarla” yarışmasının üçüncüsünde ödül alan geleceğin genç yaratıcıları 6 Nisan’da TED Rönesans Koleji’nde düzenlenen törende açıklandı.
5 projede 1 milyar TL’lik yatırıma imza atıyor
İnşaat sektöründeki yatırımlarına hız veren Invest İnşaat, 3 yıl içinde 1 Milyar TL’lik yatırımla 3.150 konut, 260 bin metrekare ofis ve 410 ticari üniteyi hayata geçirmeyi planlıyor. 25 yılı aşkın süredir inşaat ve tekstil sektörlerinde aktif şekilde faaliyet gösteren Invest İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Bahattin Uçar, 3 yıl içinde Ayazağa, Başakşehir ve Veliefendi’de toplam 5 projeye imza atacaklarını belirtti.
Heafey Group, Condo-Hotel konseptini Türk yatırımcılarla tanıştırdı
Dünyaca ünlü Fort Lauderdale plajının tam karşısında iki binadan oluşan, nefes kesen Atlantic Okyanusu manzaralı Ocean Conrad Resort 24 katlı olup 6’ncı kat ile 17. katlar arası condo hotel, 18 ile 24’üncü katlar arası rezidanstır. Ocean Conrad Resort, Türk yatırımcılara Florida yaşam stilini sunarken aynı zamanda yatırıma para kazandırmayı amaçlıyor.
Geri sayım başladı…
Şehirlere marka değeri kazandıran, kuvvetli markaların buluşma noktası Marka Şehirler Zirvesi’nde geri sayım başladı. Sait Halim Paşa Yalısı’nda 11 Mayıs 2017 Perşembe günü gerçekleştirilecek 2. Marka Şehirler Zirvesi’nde, şehirlerin markalaşma sürecinde hak ettiği değeri doğru algıyla ortaya çıkarmak ve uluslararası yatırımlara zemin oluşturulmasına yönelik konuşmalar ve kararlar ele alınacak.
Sabri Paşayiğit Mimarlık nasıl kuruldu?
Sabri Paşayiğit, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Mimarlık bölümünden mezun olarak profesyonel kariyerine mimar olarak başladı. Öğrenim süreci boyunca büyük şantiyelerde ve tasarım ofislerinde edindiği farklı ölçeklerdeki ve proje tiplerindeki deneyimin ardından 2002 yılında Zafer Murat ile birlikte REM Mimarlığı kurdu. 2011 yılından sonra Sabri Paşayiğit Design Office (SPDO) olarak tanınan ofisimiz, yapılan marka çalışmalarından sonra 2016’dan itibaren Sabri Paşayiğit Architects olarak çalışmalarına devam ediyor.
'İnsan odaklı sistemler'
Şirketinizin yıllık iş hacmi ve cirosu nedir? Bizlere 2017 yılı hedeflerinizden bahsedebilir misiniz?
Ofisimizde 90 kişilik bir ekibimiz var. 2017 yılı içerisinde 100 kişi olmayı hedefliyoruz. 2016 sonunda kurduğumuz SP Academy ile farklı alanlarda ekibimize eğitimler vermeye başladık. Başta BIM sistemi olmak üzere, mekanik, statik eğitimler, kişisel ve kurumsal eğitimler, saha gezileri ve atölyelerle ekibimize katkı sağlıyoruz. Yine 2016 yılında oluşturduğumu AR-GE sistemini geliştirerek, projelerimize farklı değerler katmayı planlıyoruz. 2017 yılındaki en önemli hedefimiz yurtdışı projelerimizi artırmak. Yurtdışında son 2 senedir Ortadoğu projelerimize ağırlık vermekteydik. 2017 yılında da A.B.D. Houston’da açmış olduğumuz temsilciliğimiz ile pazar araştırmalarını sürdürmeyi planlıyoruz. Avrupa’da da çalışmalarımıza ağırlık vereceğiz.
Mimarlık aynı zamanda büyük bir yaratıcılık gerektirir. Bir Gayrimenkul projesi tasarlarken ana ilham kaynağınız ne oluyor?
Proje alanında kentin çevresel verileri ve orada yaşayan insanların hayatına değer katabileceğini düşündüğümüz her şey bizim için ana ilham kaynağı. İşverenden gelen istekleri çevre verileriyle birlikte ele almak ve daha önce yapılmış projelerden farklı bir proje yapmak için kendimizi her gün geliştirmeye devam etmek ofisimiz için çok önemli. Proje, tasarım, planlama ve uygulama çalışmalarının her aşamasında taleplere kısa sürede çözüm üretiyoruz ve tasarım, planlama ve gelişim sürecinde kaliteyi garanti etmek için de farklı kalite yönetim sistemini kullanıyoruz. Bu süreçlerden geçtikten sonra, başarılı bir proje ortaya çıkaracak olma fikri, ilhamımızı ve buna bağlı olarak da yaratıcılığımızı tetikleyen en önemli etken diyebiliriz.
Sabri Paşayiğit Mimarlık olarak birbirinden farklı ve her biriyle ulusal ve uluslararası ödül aldığınız projelere imza atıyorsunuz. Gayrimenkul geliştiricileri ile fikir birliğine varmada nasıl bir yol izliyorsunuz?
Biz mimari ekip olarak bir konsept belirliyoruz ve belirlerken o araziden kullanıcısına maksimum fayda sağlayacak şekilde bir proje çıkarıyoruz. Bunu sağladığımız zaman da gayrimenkul firması ile fikir birliğine varmak çok zor olmuyor. Önemli olan doğru projeyi üretmek her iki taraf da doğru projenin üretildiğine inandığı zaman ortaya iyi bir iş çıkmış oluyor. Projelerin her aşamasında mutlaka işverenlerimiz ile işbirliği içerisinde ilerliyoruz.
Yurtdışında imzanız olan mimarı projeler var mı? Varsa hangileri?
Geçtiğimiz senelerde Azerbaycan, Irak, Umman, Rusya ve Libya gibi ülkelerde projelere imza attık. Şu an Umman’da ofis binası ve master plan projeleri üzerine çalışmaktayız. Geçen sene 173 adet villadan oluşan bir konut projesi tamamladık. Irak’ta Basra SOC Genel Müdürlük binasının konsept çalışmasını yaptık. Bunun gibi projelerimiz bulunmakta.
Kayserispor Kulübü tesislerini Sabri Paşayiğit Mimarlık olarak tasarlarken nelere dikkat ettiniz?
Projenin en önemli özelliği iyi planlanmış ve kullanışlı olması bir tasarıma sahip olması. Projeyi tasarlarken alanın kentle ilişkisini, mimari kurgunun temelini oluşturacak şekilde düşündük. Bu nedenle kütleler konumlandırılırken Erciyes Dağı'nın görülmesine dikkat edildi. Futbolcuların antrenman yaptıkları alan, Erciyes aksına oturtuldu ve tesis bu aksı ortalayacak şekilde düzenlendi.
Kayserispor Kulübü'nün hedefi, bu tesisin yurtdışı takımları ve milli takım için kamp alanı olarak kullanılması ve şehrin tanıtımına katkı sağlamasıdır.
Tesiste idari bölüm, sporcuların kamp esnasında kalabilecekleri otel, yeme içme konaklama bölümü, yüzme, SPA ve diğer ihtiyaçları karşılayabilecek sosyal alanlar bulunmaktadır. İdari bölümde yöneticilerin, antrenörlerin ve teknik idarecilerin ofisleri ile 250 kişilik bir konferans salonu bulunmaktadır. Ofis binalarındaki kat yüksekliği dört metredir. Binanın ön cephesi insanlarda merak uyandıracak şekilde tasarlanmıştır. Girişte büyük bir avlu oluşturulup tamamı çelik konstrüksiyon ile çözülmüştür. İdari binanın girişinde büyük bir galeri vardır. Ofisler ve holler galeriye bakacak şekilde ferah ve aydınlık bir çalışma ortamı sağlanmıştır.
Tesisin genel planlamasında çeşitli mahallerden bakıldığında Erciyes Dağı'nın görülmesine dikkat edilmiştir. Futbolcuların antrenman yaptıkları alan, Erciyes aksına oturtulmuş ve tesis bu aksı ortalayacak şekilde düzenlenmiştir. Tam ortada ana girişte büyük bir lobi planlanmış, tesise girenlerin antrenman yapan sporcular ve ardındaki dağ manzarası ile karşılanması düşünülmüştür. Bu girişin yer aldığı ana bina büyük bir otel mantığında planlanmıştır. Zemin katta gazetecilerle basın toplantısı yapılacak geniş bir alan, 250 kişi kapasiteli büyük bir restoran, sporcuların zaman geçirebilecekleri oyun alanları, futbolcular için ayrı bir restoran ve bir mutfak, üst katta da suit odalar bulunmaktadır.
Sosyal tesis kısmında açık ve kapalı havuz alanları, hamam, sauna, buhar banyosu, duş ve tuvaletler zemin katta yer alırken; birinci katta ise masaj, fizik tedavi ve muayene odaları ile çelik ayaklar üzerinde oturtulmuş 250 m²'lik fitness alanı yer almaktadır. Burada spor yapanların hem Erciyes'i hem de antrenmandaki futbolcuları izleyebilmesi sağlanmıştır. Şehrin en büyük SPA’sı da bu merkezdedir.
Fanatik Gazetesi’ne özel sorumuz; Sporun toplumlarda birleştirici gücü hakkında ne düşünüyorsunuz?
İnsan topluluklarını millet yapan kültür unsurlarından biri de spordur. Toplumsal dayanışmanın sağlanmasında spor gibi bireyleri yakınlaştırıcı, birbirine kaynaştıran merkezlerin önemli rolleri vardır. Spor, fiziksel engelliler de dâhil olmak üzere bireyler arası fark gözetmeden toplumun değişik kesimlerinin ilgi alanına girmektedir. Spor sayesinde insanlar milli duygular içerisinde aynı amaçlara yönelmeye, birlikte hareket etme duygusunu yaşamaya başlarlar. Bu nedenle biz de bir mimarlık ofisi olarak artık yaptığımız her projede spor alanlarını projeye dahil etmeye çalışıyoruz. Projelerimizi mutlaka açık spor alanları, yürüyüş yolları vb. öğelerle destekliyoruz. Proje kapsamındaysa, mutlaka sosyal tesis ve bu kapsamda spor alanları planlamaya çalışıyoruz.