Arama

Popüler aramalar

Hafızanın müzik hali

Haftanın filmlerini Abbas Bozkurt yazdı: Adını The Beatles’ın meşhur şarkısından alan film, müzik tarihinin efsanevi grubunun tarihten silindiği bir alternatif dünyada geçiyor.

Hafızanın müzik hali

Bu bir Beatles filmi ama içinde John, Paul, Ringo ya da George yok… Jack Malik adlı karakterimiz, kendi çapında müzikle ilgilenen sıradan bir adam. Bir gün uyanıyor ve Beatles şarkılarını yalnızca kendisinin bildiği bir dünyada buluyor kendini. Jack, bir yandan bu şarkıların yarattığı duyguları kimseyle paylaşamadığı için üzülürken bir yandan da dört müzik dehasının yarattığı parçaları kendine mal ederek bir rock yıldızı olabileceğini anlıyor. Temeli pek de inandırıcı olmayan bu “ya dünya şöyle bir yer olsaydı” tarzı fantastik komediyi çekici kılan şey Beatles’ın yaşam enerjisi veren şarkıları.

Haberin Devamı

Yönetmen Danny Boyle’un da hakkını yemeyelim. ‘Trainspotting’ ve ‘28 Gün Sonra’ gibi filmlerin usta yönetmeni Boyle, bu basit senaryodan insana bir şekilde coşku ve umut veren hafif bir seyirlik çıkarmayı başarmış. Başroldeki Himesh Patel’in kendine ait olmayan şarkılarla ünlü oluşunun hikayesini izlerken, tuhaf bir biçimde, Beatles’ı özel kılan, o şarkı sözleri ve melodilerde insanların bam teline dokunan şeylerin ne olduğunu da keşfe çıkıyoruz. Böylelikle, Beatles üyelerini hiç görmeden, bir müzik tarihi belgeseli izlemeden bile, tarihin bu en önemli müzik grubunu daha iyi anlamış oluyoruz film bittiğinde.

Jack adlı karakterimiz koskocaman stadyumlarda konser verirken, onun bakış açısından adeta bir bilgisayar oyunu oynuyormuş gibi, Beatles üyesi olmanın nasıl bir his olduğunu deneyimliyoruz. Dahası, ‘Yesterday’in yanı sıra, ‘Let It Be’, ‘Hey Jude’, ‘Here Comes the Sun’ gibi pek çok klasiği koro halinde söylüyoruz. Müzik filmi dediğimiz biraz da böyle bir şey...

Haberin Devamı

Laurel ile Hardy

Hollywood’un ilk dönemlerinin en ünlü ikililerinden Laurel ile Hardy’yi hepimiz tanırız. Sıska Laurel ile şişkince bir vücuda sahip Hardy’nin zıt kutuplar birbirini çeker tarzı dostluğu, siyah beyaz dönemde milyonlarca insanı güldürmüştü. 1920’lerden 1950’li yıllara dek süren bu işbirliğinin perde arkasına bakan filmde usta aktörler Steve Coogan ve John C. Reilly başrolde. İki komik adamın veda turunun hikayesi, sanıldığının aksine epeyce duygusal.