MENÜ

Mehmet Demirkol: Bu yaz boş geçsin, ligler Eylül'de başlasın

Yazarımız Mehmet Demirkol, spor gündemini değerlendirdi. Demirkol, liglerin başlama tarihinden oyuncuların sözleşmelerinde yapılacaklara kadar birçok konuda yorumda bulundu.

Mehmet Demirkol: Bu yaz boş geçsin, ligler Eylül'de başlasın

Gazetemiz yazarlarından Mehmet Demirkol, yayıncı kuruluş beINSports Haber kanalında yayınlanan 'beIN Manşet' programında spor gündemini değerlendirdi.

Haberin Devamı

İşte Demirkol'un yorumları:

Liglerin Haziran ayında başlayacağı yönünde tek bir doğru yok. Mümkün olan en doğruyu bulmak lazım. 'Kesin böyle yapılmalı.' denecek bir durum yok. Herkesin doğrusu birbirinden farklı gibi duruyor. O günkü şartlar neyi gerektiriyorsa, ona göre davranmalı. Seyirci olmayacaksa, maçların tek bir merkezde oynanmasının büyük bir eksisi yok gibi geliyor.

Asıl önemsediğim konu işin psikolojik kısmı. Oyuncular nasıl dönecekler, dönebilecekler mi? Yabancılar dönmek isteyecek mi? Haziranın başında sözleşmesi bitenler ne olacak? Bunların UEFA ve FIFA tarafından netleştirilmesi lazım. Ben bu yazı boş geçip, eylülde başlamak daha mantıklı olur diye düşünüyordum ama belli ki bu pek düşünülen bir şey değil.

Haberin Devamı

Türkiye'de çok ciddi bir transfer lobisi var. Denetlenmeyen korkunç bir para dönüyor, bundan nemalanan bir grup var. Bundan vazgeçmek istemiyorlar. Bu kadar çok teknik direktör değişmesinin de sebebi bu aslında.

Altyapıyı canlandırmanın 1 numaralı yolu, bir önceki jenerasyondan çıkan oyuncuların başarı sağlaması. Ozan Kabak 6 ayda transfer oldu, arkadan herkes yüreklenmiştir ama kimse gelmedi. Onu sürekli kılmak lazım. Bizde kaynak sıkıntısı yok.

İndirim istenebilir ancak şu anda daha makul olan ücret dondurmak. İki tarafın da bunun üzerinde konuşması lazım. Futbol olmadan, futbolun parası kazanılmaz. Bu, oyuncuya 'Bak bir pandemi oldu, maaşını indir.' denecek durum değil. Mesut Özil bu konuda haklı olabilir. Şu anda dondurmak gerekir ama bu konuda da uzlaşmak gerekir.

Bizdeki kriz sadece koronavirüse bağlı bir kriz değil ki. Biz zaten krizin içindeydik. Bu, vesile oldu. Bunu düzeltebiliriz, çok zor bir şey değil. Bunun için de Ahmet Nur Çebi'nin söylediklerinin büyük oranda doğru olduğunu düşünüyorum. Tabii ki maaşlarda belli bir düzeyde indirim yapılması gerekir. Hele ki euro'nun artışıyla bunlar ödenebilir paralar değil. Ama bunu direkt covid-19 salgınına bağlamak doğru değil. Bu, zaten böyleydi.

Burak Yılmaz'ın iyi bir teknik direktör olabileceğini düşünüyorum. Belki de öğrenmeyi en iyi bilen Türk futbolcu. Zihni açık bir oyuncu.

Haberin Devamı

Kaptanlık çok zor bir iş. Pazubandı takmakla olmuyor. Burak Yılmaz'ın sırtında bu kadar yük varken, kendini yeniden ispat etmekle mükellefken, bir de üzerine kaptanlık fayda sağlamıyor. Fayda sağlıyormuş gibi geliyor ama tam tersi. O yüke gerek yok.

5 milyon euro kazanıyor adam, vergi vermiyor. Futbol oynuyor vergi vermiyor, ben futbol konuşuyorum %38 vergi veriyorum. Olacak iş değil. İşin kötüsü, kimsenin de umrunda değil. Bir tek Şenol Güneş itiraz ediyor. Adam, kendini göstermek için gelmeli buraya. Emeklilik ikramiyesi için değil.

Galatasaray açısından bakıldığında, kadro derinliliğinden yerli oyuncu avantajdır. Fenerbahçe açısından bakıldığında, daha teknik organizasyonun ne olacağı belli değil. Fenerbahçe açısından bu ara bir şans oldu. Sağlam kafa düşünülebilecek bir zaman ortaya çıktı. Geçen senenin içine girilen bunalımını da unutacaktır taraftar, bu da bir avantaj. Üstüne FFP'de gevşeme olacaksa, bunu da bir avantaj olarak görebilir yönetim.

Haberin Devamı

Fenerbahçe'nin daha teknik heyeti belli değilken, Hasan Ali'nin kalıp-gitmesi üzerine bir şey söylemek yanlış olur. Bunlar belli değilken, Hasan Ali'nin de daha belli olan bir yere gitmek istemesi anlaşılmaz değil. Hasan Ali, Fenerbahçe'de kaptanlığa kadar yükselmiş bir oyuncu. Kolay değil bu tip oyuncuların kulüp değiştirmesi.

Fenerbahçe'den, Caner Erkin gibi 30 yaşın üzerinde bir futbolcu için 2+1 yıllık sözleşme, beklenti nedir bilmiyorum. Kulüplerin, 30 yaşından sonra oyuncularla 1 yıllık sözleşme yapmaları gerektiğini düşünüyorum.

Fenerbahçe'nin hangi teknik direktörle çalışacağının hiçbir önemi yok. Fenerbahçe sürekli çok iyi hocalarla çalışıyor ve yollarını ayırıyor. Geçtiğimiz 20 yıl için söylüyorum. Fenerbahçe neden sürekli çok iyi teknik direktörlerle ayrılmak zorunda kalıyor? Bunu sorgulamak lazım. Mesela bir soru sorayım. Guardiola ya da Klopp Fenerbahçe'ye gelse başarılı olabilir mi? Büyük çoğunluk 'olamaz' der.

YORUM YAZ