Yılmaz Özdil yazıyor

Rekor Trabzon’undu... İkincilik Bursa’nın mı?

Bugünü Bursa’ya ayırdık...devam edelim bari.
*yazıda da belirttiğim gibi, “kalibresi yüksek” hocalar görev yaptı Bursa’da... Ancak, futbolculuk ve teknik direktörlük kariyerlerinde sayısız şampiyonluklar olduğu halde, maalesef, Bursa’da şampiyonluk yaşayamadılar.
*
Eski futbolcuları da öyle...
*
Bahtiyar mesela... Bursa formasıyla gol kralı oldu, şampiyon olamadı... Okan Yılmaz, Bursa formasıyla iki defa gol kralı olmayı başardı, şampiyon olamadı... Sedat Özden, Sedat 3 yani, Bursa efsanesi oldu, milli takım kaptanı oldu, defalarca astronomik teklifler almasına rağmen Bursa’dan vazgeçmedi, şampiyonluk yaşayamadı.
*
Elvir Baliç, John Leshiba Moshoue, Fenerbahçe’de şampiyon oldular, Bursa formasıyla bu zaferi kutlayamadılar... Pancu, Madida, Beşiktaş’ta şampiyon oldular, Bursa’da olamadılar.
*
Danimarka şampiyonu olan Pingel, eski Yugoslavya’da şampiyon olan Seydiç, Uganda’da şampiyon olan Mususi, Polonya’da şampiyon olan Palasz, İsrail’de şampiyon olan Harazi, Bulgaristan’da şampiyon olan Kishiev ile Iliev, Bursa’da şampiyonluk göremedi.
*
Bursa’nın unutulmazları arasında yer alan, takım kaptanlığı onuruna layık görülen ilk yabancı... Taraftarın “imparator” sıfatını taktığı Nejat Biyediç, Türk oldu, şampiyon olamadı.
*
Bugünkü kadroya bakıyoruz...
*
Galatasaray’da Beşiktaş’ta Trabzonspor’da milli takımda forma giymeyi başarmış sayısız yıldız var... Şaşırtıcı şekilde, Zapatocny hariç, hiçbirinin Türkiye’de şampiyonluğu yok... Ivankov oldu, Bulgaristan’da oldu... Ali Tandoğan, ara transferde Bursa’ya gelmiş ve Beşiktaş’ta şampiyon olmayı kıl payı kaçırmıştı.
*
Bursa şampiyon olursa, sadece kendisi “şampiyonlar kulübü”ne girmeyecek... Kariyerinde hiç şampiyonluk bulunmayan 22 futbolcusu birden “şampiyonlar kulübü”ne girmiş olacak.
*
Bu kategorinin rekortmeni, Trabzonspor... İlk şampiyon olduğunda, “komple” şampiyonluk görmemiş futbolculardan kuruluydu.... Bursa, Türkiye’de şampiyonluk görmüş sadece bir futbolcusuyla, Trabzon’un ardından ikincilik tahtına da oturmuş olacak.

Bu kategorinin rekortmeni, Trabzonspor... İlk şampiyon olduğunda, “komple” şampiyonluk görmemiş futbolculardan kuruluydu.... Bursa, Türkiye’de şampiyonluk görmüş sadece bir futbolcusuyla, Trabzon’un ardından ikincilik tahtına da oturmuş olacak.


5’inci büyük adayı armasında 5 yıldız

Metin Oktay desem...
Aklınıza ilk hangi takım gelir?
Galatasaray.
*
Hagi?
Gene Galatasaray.
*
Gordon Milne desem...
Beşiktaş.
*
Ahmet Suat Özyazıcı?
Tabii ki Trabzon.
*
Ya, Sepp Piontek?
Milli takım.
*
Nevzat Güzelırmak desem, İzmir’den tezahürat yükselir hemen, “Göz Göz Göztepe!”
*
Anlatalım o halde...
*
Milli takım teknik direktörlerimiz Sabri Kiraz, Abdullah Gegiç, Fethi Demircan, Yılmaz Gökdel ve Sepp Piontek’in bir başka ortak özelliği var... Hepsi Bursaspor’u çalıştırdı.
*
Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük golcüsü, taçsız kral, Metin Oktay’ın teknik direktörlük yaptığı tek takım... Bursaspor.
*
Galatasaray’da UEFA Kupası’nı ve Süper Kupa’yı birlikte kaldıran George Hagi ile Bülent Korkmaz’ın bir başka ortak yönleri, Bursaspor’u çalıştırmaları...
*
Milli takım kalesini koruyan Rasim Kara ile Engin İpekoğlu’nun, Beşiktaş kalesini de korumalarından başka ortak özellikleri nedir? Bursaspor’u çalıştırdılar.
*
Trabzonspor’u 4 defa şampiyon yapan, tarihimiz boyunca ilk kez Anadolu’dan şampiyon çıkarmayı başaran Ahmet Suat Özyazıcı, Trabzon’dan sonra ilk hangi takımı çalıştırdı? Bursa.
*
Efsane Göztepe’de forma giyen, sonra da Göztepe’nin teknik direktörlüğünü yapan milli futbolcularımız Nevzat Güzelırmak ile Ümit Kayıhan’ın başka ortak özelliği ne? Bursa teknik direktörlüğü.
*
Dorde Miliç, Gordon Milne... İkisi de Beşiktaş’ı şampiyon yaptı, ikisi de Bursa’yı çalıştırdı.
*
Toma Kaleperoviç... Hem Galatasaray’ı şampiyon yaptı, hem Fenerbahçe’yi şampiyon yaptı, hem Bursaspor’u çalıştırdı.
*
Kemal Ömeragiç, Necdet Niş, Raşit Çetiner... Üçü de Altay’ın teknik direktörlüğünü yaptı, üçü de Bursa’nın teknik direktörlüğünü yaptı.
*
Gaziantepspor’u çalıştıran Samet Aybaba ile Erdoğan Arıca, Bursaspor’u da çalıştırdı... Adanaspor teknik direktörlüğü yapan Gündüz Tekin Onay ile Hüseyin Kalpar, Bursa’nın da teknik direktörlüğünü yaptı... Diyarbakır’a hoca olarak emek veren Nejat Biyediç, Sakıp Özberk, Güvenç Kurtar, Bursaspor’a da hoca olarak emek verdi... Eskişehir’i çalıştıran Yılmaz Vural ile Ahmet Akcan, Bursaspor’u da çalıştırdı.
*
Yani?
*
Hürriyet’teki röportajımda “Bursaspor’u sürpriz çıkışlar yapan küçük bütçeli Anadolu takımlarıyla karıştırmamak lazım... Bursa, İstanbul kalibresinde bir şehirdir” demiştim... “Hadi canım sende” diyenler olmuştu.
*
Onun için yazıyorum.
*
Sıralayın yan yana...
Yukarıdaki “isim kataloğu”nu, ancak, Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş veya Trabzonspor’da bulabilirsiniz... Ankara, İzmir dahil, bir başka Anadolu takımının tarihinde, böylesine zengin bir teknik direktör listesi bulamazsınız... Yolu 4 Büyükler’den ve Anadolu’nun çıkış yapmayı başarmış takımlarından geçen “saygın” teknik direktörlerimizin “ortak buluşma adresi”dir Bursa.
*
Her şehre nasip olmayan bu muhteşem listeye rağmen, çok çok önemli bir eksiği var Bursa’nın... Şampiyonluk.
*
Muhtar Tucaltan’la başlayan, Sabri Kiraz, Kaleperoviç, Metin Oktay, Dorde Miliç, Ahmet Suat Özyazıcı, Sepp Piontek, Gordon Milne, George Hagi, Yılmaz Vural, Ümit Kayıhan, Erdoğan Arıca, Raşit Çetiner, Bülent Korkmaz, Samet Aybaba ile yoluna devam eden Bursaspor’un direksiyonunda Ertuğrul Sağlam oturuyor şimdi...
*
Bazı hocalar birkaç kez teknik direktörlük yaptı Bursa’da... Mesela, Muhtar Tucaltan ile Nejat Biyediç 5’er kere, Kaleperoviç ile Ömeragiç 4’er kere... Ama, yanlış saymadıysam eğer, Ertuğrul Sağlam Bursa’yı çalıştıran “41’inci” farklı teknik direktör.
*
Ve, şu anda 40 yaşında.
Bu sezonun şampiyonluk kupası kaldırılırken kaç yaşında olacak Ertuğrul?
41.
*
Demem o ki:
Tahtaya vurun kardeşim. Nazar değmesin...
41 kere maaşallah Bursa.


3 dakika, kaç puan 3 puan eder?

Son 3 dakikası kalmış maçın iptali olmaz... Olmamalı.
*
Ama, aslına bakarsanız, mesele “3 dakika” meselesi değil.
*
Ankaraspor’un küme düşürülme şekli yanlıştı... Antalya’yı yendi, Gençlerbirliği’yle ve Gaziantepspor’la berabere kaldı, Galatasaray’a 2-0 yenildi... Bu sonuçlar “geçersiz” kabul edildi... Oynanmış maçlar, oynanmamış sayıldı... Hepsine birden 3-0 yazıldı.

Diyarbakır’ı küme düşürürsen, aynısını yapmak zorundasın... Yani, bugüne kadar oynadığı maçların tümünü “yok saymak” zorundasın...
*
Ankaragücü’nden Denizli’den Manisa’dan Kasımpaşa’dan Eskişehirspor’dan Beşiktaş’tan Fenerbahçe’den puan almış... Trabzon’u Sivas’ı Gençlerbirliği’ni yenmiş.
*
Yani, sadece şampiyonluk potasını değil, küme düşme potasını da şekillendirmiş Diyarbakırspor... Nasıl “yok” sayacaksın bu saatten sonra? Puan tablosu allak bullak olmaz mı? Kaybetmiş takıma beleşten 3 puan verirsen, rakibi isyan etmez mi?
*
Dolayısıyla, Diyarbakır’ı sezon ortasında küme düşmekten kurtaran “iyiniyet” olmayacak... Daha önce yapılan “yanlışlık” olacak.

*yenen hurmalar, gün gelir tırmalar” diye bir laf var... Federasyonumuz alsın bu lafı, “futbol atasözü” diye duvara assın.

3